Şu bir gerçek;
 “Dündar ünlü, il başkanlığı görevinde kaldığı yıllar boyunca arkasında bir kitle oluşturdu.”
Bugün Ak Parti’yi konuşurken, ünlü’ye destek veren bir gruptan söz ediyorsak;
ünlü’nün bugüne kadar sadece parti işlerini yapmadığını, insan biriktirdiğini de ifade edebiliriz.
Bu yüzden ünlü’nün parti içerisinde önemli bir denge unsuru olduğunu açıkça söylemek gerekli.
Ki,
Şu tespiti kolayca yapıyoruz zaten;
“ünlü’nün il başkanlığı döneminde parti içinde yaşanan çekişmeler asla dışarı yansımadı.”
Bunu sağlayan bir güç vardı.
“Dündar ünlü gücü”
Ne zaman ki ünlü il başkanlığı görevini bıraktı, kaynayan kazan içindekiler de kamuoyu önüne dökülmeye başladı!
Dündar ünlü için bu nedenle “toparlayıcıydı, birleştiriciydi” yorumunu yapabiliyoruz.
Zaten yıllar boyunca ünlü’nün en büyük hizmetinin bu özelliği olduğunu yazmadık mı?
Sadece bu taraftan bakıldığında bile, ünlü’nün geride kalan yıllar içerisinde ne denli zorlu bir işi başardığını ifade etmeliyiz.
+++
Her parti içinde yaşanan tüm iç çekişmeler son derece doğal gelişmelerdir.
Buna “parti içi demokrasi diyebilirsiniz”
CHP’yi ele alırsak, Ak Parti’de bugün yaşanan krizin çok daha derinlerinin geçmişte fazlasıyla yaşandığını gözlemleyebiliyoruz.
CHP’de tüm bu kavgalara “parti içi demokrasi” deniliyor zaten.
Sonrasında kavgayı başlatan ve sürdüren tüm taraflar seçim öncesinde bir araya gelebiliyor.
Yani partilerdeki kutuplaşmalar, ayrışmalar, sürtüşmeler siyasetin doğasında olan şeyler…
Ak Parti de, kurulduğu yıldan bu yana kendi içinde defalarca yaşadı bu sorunları.
Bugünlerde Ak Parti’nin içsel sorunlarının bu kadar tepki görmesinin sebebi de böylece ortaya çıkıyor.
Bugüne kadar alışık olunmayan bir durum yaşanıyor çünkü.
CHP’deki kaos ve kavgalardan farklı bir durum var yani.
İlk defa içeriden dışarıya bir kriz yansıyor.
Bu sürtüşmenin şehir gündeminde bunca evelenip gevelenmesinin asıl nedeni de budur.
+++
Yeniden Dündar ünlü’ye dönelim…
Gittiğimiz pek çok yerde ünlü’nün, partisinin milletvekili Günay’a olan yanıtı konuşuluyor.
Pek çok kişinin ünlü’nün verdiği yanıttaki ifadelerine katıldığını söylemeliyiz.
Ancak, Dündar ünlü’nün yanıtındaki cümlelerinden çok aslında daha farklı bir soruyu gündeme taşımak gerekli.
O da şu;
“Dündar ünlü, Günay’ın parti içi eleştirilerine yanıt vermeli miydi?”
öyle ya, ünlü karşılık vermeseydi, belki de Günay’ın sözleri bir kenarda sıkışıp kalan ve birkaç gün içerisinde unutulup gidecek birer söylemden farklı bir şey olmayacaktı.
Ancak, ünlü yanıt vermeyi tercih etti.
Belki de doğru olanı yaptı.
Yaptı, çünkü yerel seçimlere çok kısa bir zaman kala belki de parti bir silkelenme yaşamak zorundaydı.
Ve belki de ünlü’nün bu çıkışı, partiyi yeniden iç huzura kavuşturacak bir adım olacaktı.
+++
Lafı uzatmayalım…
Ak Parti, alışık bir durum yaşamadığı için şu günlerde epey gündem olmuş durumda.
Bu durumun geçici olduğunu da söylemek gerekli!
Ak Parti, gündeme yeniden seçim gündemi ile dönebilir.
Dönmelidir de…
Yoksa Ak Parti’nin ayağına kadar gelen tarihi fırsat bu şekilde kaçırılamaz.
En azından kaçırılmaması için bir şeyler yapılacaktır.
Son yaşanan gelişmeler belki de bunun için bir vesile olacaktır.
Bugüne kadar ünlü’nün uğraşları sonucu sorunsuz ilerleyen parti, belki ünlü’nün bu çıkışı ile yeniden eskiye dönecektir.
Her şerde bir hayır var mıdır?
Bekleyip göreceğiz…