İstanbul seçimleri de bitti.
4,5 yıla yakın bir süre seçim olmayacak!
Ancak!
Seçim sonuçları, ülkenin her zaman bir seçim gündemine gebe kalacağının göstergesi!
Yenilenen seçimlerin 10 puana yakın bir farkla kazanılması bunun işaretçisi.
siyasette işler artık yakın geçmiştekine hiç benzemeyecek.
+++
ülkede Ak Parti karşıtı politikaların prim yapmaya devam ettiğini kolayca görüyoruz.
Ak Parti karşıtı oluşan bloğunda sürekli güçlendiğini İstanbul sonuçları ile birlikte bir kez daha gördük.
Ancak, bu güçlenmenin asıl kaynağının CHP politikaları değil;
Ak Parti’nin yanlış giden ve yanlışlara başka yanlışların eklenmesiyle sürdürülen politikalar olduğunu kolayca gözlemleyebiliriz
İstanbul seçimlerini özet olarak, kazanan üzerinden değil;
Kaybeden üzerinden yorumlanmasının daha doğru bir seçenek olacağını ifade etmeliyiz.
+++
Bu yüzden…
Ak Parti’nin, İstanbul gibi her dönem güçlü bir biçimde kazandığı bir şehirden nasıl 10 puan fark yiyen bir parti konumuna geldiğini sorgulama zamanı geldiğini söylemek gerekli.
Ancak!
Atlamadan geçmek olmaz ki, son dönemlerde başlayan aşağıya doğru inişin ardından ortaya konulan sözlerinde vücut bulmadığını söylemek gerekli.
öyle ki;
“Mağlubiyete doğru ilerleyen ve artık farklı mağlubiyetlere dönmeye başlayan her seçimin ardından;
“Halkın verdiği mesajı aldık” diyen bir Ak Parti gördük.
Ardından ise bu mesajın hiçte alınmadığı;
Aksine mevcut politikaların vatandaş aleyhine daha da ağır bir şekle büründüğünü gördük.
+++
Balığın baştan kokmaya başladığını göremedi bir türlü Ak Parti…
Kibir denizinde boğulmuş, çakarlı araçları, özel şoförleri ve korumaları olmadan sokağa çıkmayan;
Vatandaşın derdinden daha çok, iş kovalayanların derdine düşen parti yöneticilerinin sayısı daha da arttı.
Halk arasında Ak Parti davasını güden onca genç görmezden gelindi.
Kadınlar için özel projeler geliştirilemedi.
Evlere girilemedi, vatandaşla hasbihal edilemedi.
Yapılanlar samimi olmaktan uzak kalıp, gösterişten öteye geçemedi.
İttifak kurulan MHP’nin tabanı, hep kapıda bekletilen bir vatandaş muamelesi gördü.
+++
Yönetim birimlerinde durum çok daha ağır oldu.
Hak etmeyenlerin, hak etmediği makamlara getirilmesi;
Bürokrasinin kafasına göre işler hale dönüştürülmesi;
Kamu kurum ve kuruluşlarının iş çözmekten çok, torpillilerin mekanı haline gelmesi;
Torpillilerin bile davanın gerçek neferleri yerine farklı kesimlerden seçiliyor oluşu;
Partiye hizmet etmiş kişilerin her geçen gün çok daha fazlaca küstürülmesi gibi yaşanmışlıklar;
Halkın “Dava her şeyden önemlidir” düşüncesinin bile önüne geçti.
Ak Parti’ye gönül vermiş milyonlarca kişi kapı önünde kalmaya devam ettikçe;
Tüm yaşananları bir bir sorgulamaya başladı.
Ve böylece…
“Ak Parti karşıtı bir Ak Partili grubu” ortaya çıktı.
Ak Parti karşısında oluşan bloğun bu denli güçlenmesinin tek ve yegâne sebebi de bu oldu.
+++
Kısacası;
İstanbul seçimlerini kazanandan çok;
Gerçektende kaybeden tarafından yorumlamak, sonucun nasıl ortaya çıktığına dair açık ipuçları verecektir.
Yani, Ak Parti politikaları mevcut düzenle seyreder;
“Halkın verdiği mesajı aldık” sözleri lafta kalmaya devam eder;
Dev kapsamlı revizyonlar, köklü değişimler yapılmazsa Ak Parti karşıtı bloğun çok daha fazla güçleneceğini görmemek körlük olur.
Şimdiden söyleyelim, uyaralım ve tarihe bir not düşelim…