6-İbrahim ŞAVK (CUMADAN CUMAYA)

6-İbrahim ŞAVK (CUMADAN CUMAYA)

Günaydın yerine SELAM

Sözlükte her türlü bedeni ve ruhi hastalıklardan eksikliklerden ve kusurlardan uzak, selametle barış ve esenlik içinde olmak anlamında kullanılır. Allah’a nisbet edildiğinde “akla gelebilecek bütün eksikliklerden münezzeh olan; yaratılmışlar gibi halden hale girip değişmeyen bir gün gelip yok olma ihtimali olmayan; aksine bütün kapsamıyle selametin kaynağı olup dünya ve ahirette esenlik veren” şeklinde açıklanır.
“Selam” kelimesinin Allah’a (c.c.) isim olması “tam anlamıyle selamet içinde olmak ve selamet vermek” denince Allah’ın akla geleceğni; ondan başkasının bu gece sahip olmadığını; insan hayatının en büyük gerekliliği olan huzurun, barış ve kurtuluşun eşsiz ve sınırsız kaynağının sadece O olduğunu gösterir.
“Selam” isminin içeriği iki temel konuya işaret etmektedir. Allah Teala’nın (c.c) her türlü noksanlıktan münezzeh (arınmış) oluşu ve selametin tek kaynağı oluşu. Bu vasıflardan birincisi “Kuddüs”, ikincisi “Mü’min” isimleriyle yakın anlamlıdır. Elmalılı’ya göre bu nedenle “Selam” ismi Kur’an’da Allah Teala’yı nitelediği tek yerde (Haşr Suresi Ayet:23, Saife 547) bu iki ismin arasında zikredilmiştir.
Kur’an-ı Kerim’de “s-l-m”kökünden gelen kelimeler 140 yerde geçer. Bu kelimeler çoğunlukla “dünyada başarı, Ahirette kurtuluş” anlamlarında kullanılmıştır. Bu meyanda ‘Selam’ isminin tecellisi doğumdan ölüme oradanda dirilişe kadar sürer. (Meryem Suresi Ayetler 15-33, Sf: 305)
Ayrıca mü’minlerin birbirleriyle karşılaştıklarında ‘es-selamü aleykum’ ve ‘selamün aleyküm’ (size selam olsun) cümleleriyle birbirlerine dua etmelerine denir. Bu kullanımda selamın anlamı; “Allah seni/sizi esenliğe kavuştursun” demektir. Allah (c.c.) mü’minlerin selamlaşmalarını istemektedir. “Size selam verildiği zaman siz de ondan daha güzeliyle selam verin, yahut verilen selamı aynıyle mukabele edin”
(Nisa Suresi A:86 Shf: 90)
Selam vermek sünnet, selam almak ise farzdır. Sünnet olan küçüğün büyüğe, yürüyenin oturana, binitlinin yayaya selam vermesidir. Kur’an okuyana, ezan ve kamet esnasında selam’a cevap verilmez. Tuvalet ve banyo gibi yerlerde bulunan kişilerle işçi ve kumar gibi bir günah işlemekte olan kimselere bu günahı işlediği esnada selam verilmez. Kahvelerde kumar oynayanlara da selam verilmez. (Dini kavramlar Sözlüğü, Diyanet Yay. Sh:586)
Selam ismiyle selamlaşmak Müslümanlık alameti sayılmıştır. (Nisa Suresi, Ayet 86)
‘Selam’ ismiyle aynı kökten türemiş olan ‘İslam’ Allah’a kayıtsız şartsız teslimiyeti ve O’na boyun eymeyi ifade eder. (Hucura Suresi, A:17, Sh:514)
Aynı zamanda silm (barış) selamet; kurtuluş anlamlarını da içeren İslam, bu durumda ‘dünyada barış, ahirette kurtuluş vadeten bir teslimiyet yolu’ olarak tanımlanabilir. Bu açıdan bakıldığından ‘Selam’ isminin en büyük tecellisi “İslam” olmaktadır.
Yine bu kökten türeyen “teslimiyet” kavramı da Allah’ın dini olan İslamın özünü oluşturan manalarındandır. Pek çok Ayeti Celilede Allah’a tam bir teslimiyetle teslim olma emredilmiştir. (Nisa, A:65, Enam, A:14, Hac A:34, Mü’min A:66, Ahzap A:56), Zümer A:54)
Toplumsal dirliğin korunması için insanlar arasında sevgi, güven ve huzurun yaygınlaşması şarttır. Kişisel ve toplumsal başarılarda ancak böylesi huzur ortamlarında gelişme imkanı bulur. Sevgili Peygamber Efendimiz (a.s) Rabbimizin bu ismiyle birbirimize dua etmek olan selamlaşmaya özen göstermemizi emretmişlerdir.
Selam olsun Hakka teslim olanlara.
Hoşçakalınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6-İbrahim ŞAVK (CUMADAN CUMAYA) Arşivi