Gaye Usluer, Eskişehirlilerin yakından tanıdığı bir isim.

İki dönem Eskişehir Milletvekilliği görevinde bulundu.

Son seçimlerde yeniden listede yer bulamayınca vekillik görevi de sona erdi.

Ancak;

Hala partisinin en üst görevlerinden birisi olan Parti Meclisi üyeliğini sürdürüyor.

Yani aktif siyasetin önemli kurmaylarından birisi…

+++

Usluer, çoğu zaman ülke siyaseti ile gündeme geliyor.

TV Programlarında sıklıkla görünüyor.

Sosyal medyada ise yakından takip ediliyor.

öte yandan, Usluer sadece ülke meselelerine de dair politika yapmıyor.

Eskişehir’in sorunları ile de bir hayli ilgili.

Son olarak TCDD’de yaşanan bir iddiayı gündeme getirdi.

İyi ki de getirdi…

çünkü büyük bir haksızlığın giderilmesinde ilk adımı attı.

+++

Geçtiğimiz günlerde, konuyla ilgili haberimizi yazarken, kendisinin bu konudaki gayretlerini atlamışısız.

Fark etmeden yaptığımız bu hatayı da bu vesileyle düzeltelim istedik.

“Yani hakkı olanın hakkını verelim” dedik.

Vekillik görevi son bulsa da, hala bir “Eskişehir Milletvekili” gibi çalışmasını da kutlayalım.

öyle ki;

Aktif vekillik görevinde bulunanlardan bazen şehre daha çok faydası olduğunu da itiraf etmeden geçmeyelim…

JESSE’NİN DURUŞU!

öncelikle söylemeliyim ki;

Mevcut oyuncu grubundan herkesin, istediği yere gitme hakkı sonuna kadar vardır.

çünkü;

Kulübün içerisinde bulunduğu ekonomik durum ortadadır.

Paraların günü gününe ödenmediği de ortadadır.

Yani hiç kimse, kimseye “Nereye gidiyorsun?” deme hakkına sahip değildir.

+++

Ancak!

İşin bir de duygusal tarafı var…

Eskişehirspor’un belkide bugünkü durumu olmasa;

Pek çok oyuncu kariyer yapma imkanı bulamayacaktı.

Ve hatta;

Türkiye’nin hiçbir takımda tek bir dakika oynayamadan kaybolup gideceklerdi.

+++

Ama Eskişehirspor, ayakta kalmayı başarıp yeni yeteneklere yer açtı kadrosunda.

Forma verip şans tanıdı.

“çıkın, oynayın kendinizi gösterin” dedi.

Eline bu fırsatı geçirenler, bunun kıymetini bilip gösterdiler yeteneklerini.

+++

Bunlardan birisi de Jesse…

Eskişehirspor sayisinde parladı yıldızı.

Bugün pek çok takımın takibine girmiş durumda.

Ancak O, bahanelerin arkasına saklanıp bırakıp kaçmayı tercih etmedi.

Bedelsiz olarak gitme hakkı olmasına rağmen, kendisini futbolcu yapan kulübüne para kazandırmak istedi.

üstüne üstlük kamp kadrosuna da katılarak, bu işi ne kadar çok istediğini ispat etti.

+++

Ne diyordu Atatürk;

“Ben sporcunun, zevik, çevik ve aynı zamanda ahlaksını severim”