Siyaset yapmak zordur…

Her ne kadar uzaktan “seçkin kişi” gibi görünseler de;

Siyaset yapanların içlerinde kopan fırtınaları çokta göremeyiz.

Bunun nedeni, her kesimden gelen tepkilerdir.

Ya da kimseyi memnun edememe durumudur!

örneğin;

Yaptığın bir iş, söylediğin bir cümle bir kesimin pek hoşuna giderken;

Karşı kesimlerin göstereceği tepki, siyaset yapan kişinin tadını kaçırır.

Bu örnekleri siyaset yapanlar adına çoğaltabiliriz…

+++

Tüm bunları neden anlatıyorum?

Açıklayayım…

Malum, kentimizde iki kutuplu bir siyasi anlayış var.

Bir tarafta muhafazakâr diye tabir ettiğimiz kesim,

Diğer tarafta ise sol düşünceye daha çok ilgi gösterenler.

Bu iki kesimin zıtlaşması, şehir siyasetini belirliyor aslında.

Bir tarafın yaptığını diğer taraf beğenmiyor.

Diğer tarafın söylediğini, bu kez bu taraf beğenmiyor!

Vaziyet böyle olunca, Eskişehir’deki siyasetçilerin işi de hayli zorlaşıyor.

çünkü şehrin bu yapısı, siyaset yapanı bir tarafa geçmeye zorluyor.

+++

Lafı Volkan Doğan’a getireceğim…

Son günlerde benzer durumu yaşayanlar siyasetçilerden.

Şehirde dedikodu furyası altında işini yapmaya çalışan bir isim.

Son zamanların en dikkat çekici siyasetçisi olduğu için böyledir belkide…

Bilemiyoruz…

Bildiklerimiz şunlar;

“Doğan’ın bahsettiğimiz bu iki kesimden hangisi ile yan yana gelse, diğer tarafın eleştirileri çıkıyor ortaya.”

Hatta parti içinde bile Doğan’a bu türden eleştiriler getirildiğini duymaya başladık.

Hele hele, “Volkan Doğan, neden 10. Yıl Marşı söylüyor?” sorularını soran partililerin bile olduğunu duyuyoruz.

Doğan’ın Cumhuriyetimizin temel kazanımlarının yanında durmasının rahatsızlık yaratması nasıl eleştirilir?

Bunun açıklaması olabilir mi?

Hele hele Eskişehir gibi bir kentte, böylesine bir siyasi eleştiri hangi kafayla yapılır?

+++++

Dönelim madalyonun diğer tarafına…

Şehirde muhafazakâr kesim içerisinde aşırı düşüncede olanlar yok değil!

Elbette belirli kesimi temsil ediyor ve görüşleri de net olan kesimler.

Bu kez Doğan’ın şehirde cübbeleri ile dolaşan kişiler ile fotoğrafı çıkınca;

Yukarıda anlattıklarımızın tam tersini söyleyenler çıkıyor ortaya.

Hatta “Volkan Doğan 10. Yıl marşını neden söylüyor?” diyenlerin bile;

“Volkan Doğan cübbelilerle nasıl bir araya gelir?” sorusunu sorduklarını duyuyoruz.

+++++

Velhasılı;

“Bir kesimin yanında olmak adeta tabu haline getirilmiş bu şehirde”

Bu tabunun dışına çıkmaya çalışan adeta ayıplanmaya, çekilip çekiştirilmeye başlanmış.

Siyasetin doğrusu, maalesef ki bu şehirde yanlış;

Yanlış olan da doğru olarak kabul edilmiş.

Doğan’ın her kesimden insanlarla siyaset yapmaya kalkışması da;

Belki de sırf bu “kalıp kafalar” yüzünden eleştirilir olmuş.

Ne kadar ilginç değil mi?