Mevcut çevreyolunun hali artık çileye döndü.

Şehir halkı, bu sıkıntıyı günlük yaşamında dibine kadar hissediyor artık.

Yani acil çözülmesi gereken bir sorun hepimizin gözü önünde duruyor.

+++

Yapıldığı ilk günlerin aksine, yükünü kaldıramayan bir yolumuz var.

Bunca yükün oluşması, aslında ayrıca bir yazı konusu.

Ancak kısaca birkaç kelime edeyim.

Eskişehir, Ankara-Bursa-İstanbul üçgeninin tam ortasında!

ülke sanayisinin büyük bölümünü sırtlayan bu şehirlerin arasında yoğun bir ticaret yaşanıyor.

Bir de buna güçlü sanayisi ile Eskişehir katılıyor.

Bu nedenle, her üç kent ve Eskişehir arasında epeyce bir ticaret trafiği yaşanıyor.

İşte o trafik artık çevreyolunda kendisini gösteriyor.

Fark ediyorsunuz değil mi?

Yoldan geçen her 10 araçtan neredeyse 4’ü, 5’i kamyon, tır ve diğer nakliye araçları…

+++

öyle bir noktaya geldik ki, kamyondan, tırdan, otobüsten yolumuzu bulamaz olduk.

Ve daha kötüsü…

Artık sadece pik saatlerde değil;

Neredeyse günün her saati yaşanmaya başlanan trafik yoğunluğu, birkaç yıla kalmaz içinden daha da çıkılmaz bir noktaya gelecek.

Sözünü ettiğimiz şehirler arasındaki alışveriş arttıkça;

Her üç şehri farklı amaçlar için kullananların sayısı çoğaldıkça, kilit olmuş bir ulaşım ortaya çıkacak.

“Yani 17-18 Milyonluk İstanbul’da yaşanan görüntüler;

1 Milyonluk Eskişehir’de de yaşanmaya başlayacak.”

+++

Yaşanır oldu da zaten!

Başkan Celalettin Kesikbaş,  tam da buraya dikkat çeken bir paylaşım yaptı dün.

Biliyorsunuz, Kesikbaş şehrin sorunları için son derece hassas bir isim.

Kente dair, pek çok meseleye ilişkin hem görüşlerini sunuyor, hem de çözüm önerilerini dile getiriyor.

çevreyolu konusunda da Kesikbaş’ın duyarlılığını da ayrıca tüm şehir kamuoyu yakından biliyor.

İşte sözünü ettiğim, İstanbul-Eskişehir kıyaslamasını herkesin gözü önüne koyuyor Kesikbaş…

Şöyle ki;

İstanbul’un alışılagelen yol yoğunluğu, trafik haritalarında çoğu zaman kıpkırmızı…

Yani, ulaşımın güçlükle ilerlediği yönünde uyarıyor kullanıcıları.

Ve maalesef artık Eskişehir çevreyolu da o haritalarda kıpkırmızı.

çünkü olası bir kaza veyahut farklı bir olay, tüm çevreyolunu saatlerce tıkıyor.

İnsanlar, 1 Milyonluk Eskişehir’de de saatlerce o trafiğin içinde adım adım gitmek zorunda kalıyor.

+++

Anlayacağınız…

Kesikbaş,  şehrin en önemli sorununa yine farklı bir boyuttan bakmayı başarıyor.

Altına da, kentin bu konuda artık harekete geçmesi gerektiğini de belirterek;

“Şehirde üzerine sorumluluk düşen herkes, çevreyolunu gündeme getirmeli.

Eskişehir, artık bu sorunu kaldırmaktan öteye gitmeye başladı” notunu da iliştiriyor.

+++

Maalesef ki, Kesikbaş’ın bu çağrısı konusunda hiçte umutlu değiliz.

Nedeni çok açık!

Günde 70 Binden fazla aracın geçtiği Eskişehir çevreyolu gerçeği dururken;

Merkezi yönetimin günde 10 bin aracın bile geçmediği şehirlerin çevresini nasıl da otobanlarla ördüğünü görüyoruz.

Nüfusu bir Tepebaşı bile etmeyen kentlerin yollarının dağların, tepelerin oyularak, büyük paralar harcanarak yapıldığına tanıklık ediyoruz.

Ve bu projeler durmadan devam ediyor…

Kuzey ve güney çevreyolu yapılmayan bir başka büyükşehir kalmadı şu an.

+++

Bundan sonra ne olur bilinmez.

Ama bildiğimiz bir şey var.

“Şehrin çare bekleyen sıkıntıları karşısında galiba Başkan Kesikbaş’tan başka kendisine dert edinen yok bu kentte.”

Olsa, Eskişehir bu devirde, bu hükümet varken, bu sorunu asla yaşamazdı!

Bizi üzen asıl gerçekte bu değil mi zaten?

Yani boşu boşuna çıkmadı bu şehrin adı “Sahipsiz şehre”