‘Arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim',

'Etrafındaki 5 kişi kimse, sen de o kadarsın' sözleri hayatınızda nasıl bir anlam taşıyor bilmiyorum ancak haklı yanları olduğu ortada…

Yanınızdaki kim ise bir nevi siz o'sunuz.

Bu özlü sözler bu ara siyasiler için büyük önem arz ediyor.

Belediye başkanlığına talip isimlerin yanında, çevresinde gezdirdikleri kişilerin de seçim sürecinde büyük önem arz ettiğini düşünenlerdenim.

Halk adaydan ziyade “çevresine” not veriyor desek yeridir.

Daha önceki seçimlerde örnekleri görüldü.

Aday kenarda dursun, çevresine güven duyulmadı, sandıkta hezimete uğradı çok isim…

Bu seçim de öyle olacak.

Belediyeleri her ne kadar “başkan” yönetecek gibi dursa da oluşturacakları kadro da halk nezdinde önem taşıyor.

Desteklediği adayları körü körüne savunan isimlere denk geliyorum.

Bir beklentisi olmasa her camdan kafalarını neden uzatsınlar ki?

Bir hesabı, kitabı mutlaka var.

Kazanılacağı takdirde bir makam bekledikleri aşikar.

Ancak dışarıdan öyle bir profil çiziyor ki bazı kişiler:

“Aman kardeşim, boşver, seçilirse belediyeye dolduracak bu isimleri” deniliyor, adayların üzeri de çiziliyor.

CHP ve AK Parti fark etmeksizin geçerli bu söylediklerim.

Adayların gözden kaçırdığı bir şey var.

Vaatler, projeler bahane…

Halk iki unsura oy verecek.

Birincisi güven, ikincisi huzur…

Halkın güvenli kentte yaşamak ilk tercihidir.

Güvenin olduğu yerde de huzur peşin sıra gelecektir.

İnsanımız huzurunun bozulmasını istemez.

Aman “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” atasözü boşuna mı kuruldu?

Tercihini de bu çerçevede kullanacaktır.

Geri kalan projeler, vaatler hikaye…

Belediye başkan adaylarının çevresi adayların akıbetini belirleyecek diyorum, başka da bir şey demiyorum.

Seçimi kazandıracak da kaybettirecek de o malum çevre…

Eeee ne demiş Mevlana:

‘Kiminle gezdiğinize, kiminle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin çünkü bülbül güle, karga çöplüğe götürür'