Eskişehir olarak mevcut gar binamızı dahi aylardır kullanamıyoruz.

Tadilat adı altında terkedilmiş binaya döndü güzelim tarihi binamız.

Enveriye deseniz, tamamen işlevsiz hale getirildi.

Millet koca koca yeni gar binalarını açmaya başladı!

Bize de yerin altına metro istasyonu benzeri bir şeyi verdiler.

5 tane de peron.

Alın size yeni gar binası dediler!

+++

Olmayan çevreyoluyla devam edeyim mi?

Bağlanamayan limanlarla?

Boşa akan şifalı sularla?

Başlayamayan uçak seferleriyle ya da?

Veyahut başlanmış ya da hiç başlanmamış ama bitirilememiş projelerle!

+++

CHP İl Başkanı Recep Taşel’in söylediklerinden sonra bunları bir kez daha yazmaya karar verdim.

CHP’li Taşel’e göre çünkü korunması gereken şehrin üç önemli değeri var.

Birisi Eskişehirspor,

Diğeri Kalabak Suyu,

Bir diğeri de Yılmaz Büyükerşen.

+++

Elbette tespiti bizce de son derece doğru.

Şu günlerde yaşananlara bakılırsa da, Eskişehir halkının bu değerlere karşı korumacı tavrı devam ediyor.

Ve elbette hiç bitmeyecek.

Ne Eskişehirspor’u yalnız bırakacak, ne Kalabak Suyu’ndan vazgeçecek, ne de Büyükerşen’in davasını unutucak!

Yani Eskişehir halkı korumacı tutumu ile de gurur veriyor.

Gerçekten, yaşadığı kente bu denli sahip çıkan, koruyan, kollayan toplumlar zor bulunur.

Bu nedenle yaşadığımız şehirden dolayı bir kez daha onur duyduğumu tekrarlamalıyım.

+++

Gelelim şimdi başlıktaki konuya…

Biliyorum, çok farklı yerlere götürdüm sizi bu yazıda...

Ama toparlıyorum hemen merak etmeyin.

Başlık ile bu yazının alakası nedir?

Anlatacağım.

+++

Evet, Recep Taşel’e katıldığımı söyledim.

Şehrin korunmasına dair değerlere ilişkin hemfikir olduğumu da bir kez daha belirteyim.

Ama Recep Ağbi’ye katılmadığım bir nokta var.

O da şu;

Sözünü ettiği üç değer eksik kalmış.

Asıl korumamız gerekeni söylememiş.

O da ne biliyor musunuz?

“Eskişehir”

+++

Ama şehrin bütünüyle de, Eskişehirli tarafından korunması anlamında içimiz rahat doğrusu.

Tıpkı Es-Es, Kalabak ve Büyükerşen gibi, toplum şehrinin korunması için de son derece hassas.

Termik santrale geçit vermedi mesela bu halk.

Murat Dağları için mücadele edip, doğal suyunu korudu.

Şimdi de siyanür havuzlarıyla doğasının tahrip edilmesine karşı bir dayanışma içerisinde…

+++

Kısacası…

Eskişehirliler her daim;

Metro istasyonundan bozma garı bu kente layık görenlerin;

Bırakın yeni çevreyolunu, ilçelere bile yol yapamayanların;

Kütahya’daki havalimanı yüzünden, bu şehrin uçuş talebini görmezden gelenlerin;

Gemlik Liman Bağlantısını sürümcemede bırakıp, sanayinin önüne taş koyanların;

Tülomsaş’ından, üniversitesine ve doğasına kadar, bu şehrin pek çok değerini elinden almaya çalışanlara karşı hepberaber dik duracaktır.

Eskişehir halkı, elbette o üç değeri başüstü yapmayı sürdürecek.

Ama komple bu kente sahip çıkmaya da devam edecektir…

Nokta.