Dün Başkan Ahmet Ataç ile birlikteydik.
Bölgede kısa bir geziye çıktık.
Cuma namazı içinde Batıkent seçildi.
Namaz öncesi vatandaşla hasbıhal etti Başkan Ataç...
Hayli ilgi gördüğünü de bu arada söylemeliyiz.
Çünkü;
Başka kurumları ilgilendiren meseleler ile ilgili bile Ataç'tan beklentiler vardı.
Etrafı sürekli doluydu!
***
Ataç ile bölgenin meseleleri ile ilgili sohbet ederken;
Konu döndü dolaştı Hobi bahçeleri meselesine geldi.
Malum;
Söğütönü'nde belediyenin yapacağı hobi bahçeleri için adeta kavga çıkmış, huzurlarda kaçmıştı.
Halkın huzuru kaçınca, Başkan Ataç'ta belli ki bu işi hayli dert edinmiş.
Üzerine de rakip partiden Vahap Ata'nın açıklamaları gelince, üzüntü kızgınlığa dönüşmüş.
***
"Biz hobi bahçelerini sürekli engelli ve şehit ailelerine veriyoruz" diyor Ahmet Ataç...
Bunu söylemesinin nedeni de;
İki grubun karşı karşıya geldiği eylem günü, bahçelere karşı olan grubun içinden yükselen sesler.
O sesler, hobi bahçelerinde fuhuş yapıldığını ve içki içildiğini iddia ediyormuş!
K K K
İşte Ataç bu noktada çıkışıyordu Vahap Ata'ya...
'Tamam, siyaset bir kenara ama bu iddiaların arkasında nasıl durabiliyor?' diye sordu.
Hobi bahçelerini engelli ailelerinin, şehit ailelerinin ya da emeklilerin kullandığını nasıl bilemez diye de ekliyordu.
Sonrasında;
Ata'nın 'belediye yanlış içinde' açıklamalarının kaygı verici olduğunu söylüyor ve Ata'ya bir davette buluyordu.
"Şehit ailesi ve engelli ailelerinden özür dilesin!"
***
Ataç'la kısa bir geziden çıkan manzara bu!
Vahap Ata'nın, Ataç'ın söyledikleri ve özür çağrısı ile ilgili tavrı da bizim için merak konusu haline geldi.
Ancak, Ataç söyledikleri ile haklı gibi duruyor.
Bakalım Vahap Ata karşı cevap olarak neler söyleyecek?
Hatta Ataç'ın daveti üzerine bir özür dileyecek mi?
Bekleyim, görelim...
.........
BU ÇEKEMEMEZLİK SADECE SİYASETTE Mİ SANDINIZ!
Hep yazıyoruz, hep söylüyoruz ya;
"Eskişehirlinin, Eskişehirliye yaptığını kime yapmıyor." Diye!
Bu durumu hep yaşıyoruz maalesef!
Yaşanan çekememezliklerin, kıskançlıkların, koltuk sevdalarının başarının önünü nasıl tıkadığını hep anlatıyoruz.
Ve bu kişisel egolar yüzünden şehrin kaybettiği hizmetleri ve zamanı da üzerine ekliyoruz...
***
Maalesef benzer şeyler sporda bile karşımıza çıkıyor.
En son örnek Marsilya maçı!
Ne kadar acı ki, tüm Türkiye Eskişehirspor'un sahadaki mücadelesi yerine maç yorumlarını konuşuyor.
Pek çok internet sitesinde sporseverler, yorumlar yüzünden maç izlemeyi yarım bıraktığını söylüyor.
Ve o kişilerin tepkileri bir anda stadın tribünlerine kadar yansıyor.
Binlerce kişi yorumları protesto ediyor.
Bir şehir adına ne kadarda büyük utanç!
K K K
Maç başlarken gelen iki şehidin haberi, maç öncesi yüreğimizi burktu...
Ne yalan söyleyelim heyecanımızı da aldı götürdü.
Bunun üzerine birde yorum faciasını öğrenince, iyiden iyiye tadımız kaçtı.
Maçın sonunda, Erkan Midilli'nin dediği gibi 'sevinsek mi, üzülsek mi', ayırt edemedik, karar veremedik.
Ne yapalım...
Artık Fransa'daki maçın heyecanına kaptıracağız kendimizi...
Hele hele birde turla dönersek, o zaman tadından yenmez!
Unutuveririz önceki akşamki tatsızlıkları...
'Şehrin kaderidir bunca yaşananlar' deyip geçeriz artık, her zaman olduğu gibi!