
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
BAKİ ÇETİN VE MHP'DE YAŞANAN BÜYÜK BİLMECE
Odunpazarı İlçesinin atamayla görev başına gelen başkanı Baki Çetin, oldukça hareketli bir isim.
Göreve gelmesinin ardından verilen her görevi yerine getiriyor!
Bunun yanı sıra gittiği her yerde kendisinin bir görev adamı olduğundan söz ederek, birleştirici mesajlar vermeye gayret ediyor.
Hatta ve hatta parti içi muhalefetin katıldığı bazı etkinliklere dahi giderek, böylesine bir düşünce içerisinde olduğunu ve başka bir amacı olmadığını da ispatlayabiliyor.
Kısaca;
MHP'li Baki Çetin; "Verilen görevi her zaman yaparız. Biz il başkanımızı ve milletvekilimizi biliyoruz. Onun dışındaki gelişmelerde ancak birleştirici rol oynarız. Parti hepimizin" diyor.
Bu düşüncelerinden ve düşüncelerini ispatlayan Çetin'i kutlamak gerekli.
Zor günler yaşayan MHP özlenen adımlar bunlar.
Ancak;
Çetin'in kamuoyuna göreve geldiğinden bu yana iki kez deklaresi oldu.
İki kez basının karşısına çıkıp açıklamalarda bulundu.
Ve her iki konu da Milli Eğitim Müdürlüğü ile ilgiliydi.
Bu durum gerçekten de dikkat çekici!
Çünkü;
Milli Eğitim ile ilgili hiç bir siyasi partiden açıklama gelmezken,
Baki Çetin imzalı iki eleştirinin gelmesi bizleri şaşırttı.
Neden?
Çünkü; MHP'de son günlerde yaşanan olaylar ile ilgili Türk Eğitim Sendikasının da etkisinin olduğu her yerde konuşuluyor.
Sendikanın mevcut yönetim lehine partide etkisinin olduğu ve hatta yönlendirmeler içerisinde bulunduğu da yine konuşulanlar arasında.
Bunların hapsi tabikii birer söylentiden ibaret.
Fakat, MHP'li Çetin'in her iki açıklamasında da Milli Eğitim Müdürlüğü'nü hedef alan sözlerde bulunması;
"Acaba bu açıklamalarda da Türk Eğitim Sen'in etkisi mi var?" sorusunu aklımıza getirdi.
İL BAŞKANI MİLLETVEKİLİNİ TAKMIYOR MU?
Kongre tarihleri uzatıldı.
Bunu kamuoyuna açıklayanda İl başkanı Hayri Önder oldu.
Bu durumu partide yaşananları bilmeyen birisine sorsanız;
"Genel merkez talimatı vermiştir, il başkanı da açıklıyordur" diye size cevap verir.
Ancak gelin görün ki;
Partinin milletvekili Beytullah Asil, böyle bir kararı İl Başkanı Hayri Önder'in kendi tasarrufunu kullanarak verdiğini söylüyor.
Anlayacağınız, il başkanı Önder'in milletvekilinin haberi olmadan böyle bir kararı alması ve kamuoyuna açıklaması akıllara pek çok soru işaretini getiriyor.
Açalım...
Eğer il başkanı gerçekten de milletvekilini takmadan böylesine bir işi başarabiliyorsa, ortada vahim bir durum var demektir.
Eğer böyleyse, Gürol Yer'in de görevden alınması yine genel merkeze ya da milletvekiline danışılmadan, habersiz olarak yapılmış bir hareket mi sorusunu aklımıza getiriyor.
İşin daha vahim boyutu ise, eğer gerçekten İl Başkanı kendi kendine hareket ederek tüm bunları başarabiliyorsa,
Teşkilatlara olan hakimiyetin de olmadığı kadar azalmış olduğunu da söylebiliriz.
Şimdi madalyonun diğer tarafına bakalım.
İL BAŞKANI VE GENEL MERKEZ BİRLİKTE Mİ HAREKET EDİYOR?
Bir il başkanın böylesine önemli kararları ancak genel merkezin iradesi doğrultusnada alabileceğini ve işin normalinin bu olacağını düşünürsek;
Bu kez genel merkez ile milletvekili arasında büyük bir kopukluklar olduğunu söyleyebiliriz.
Milletvekilinin 'kendi kafasına göre erteleme kararı var' sözlerinden çıkacak bir başka sonuçta ancak bu olabilir.
Bu yüzden il başkanı Hayri Önder ile genel merkez arasında yaşanan ikili diyalogların dışında hiç kimsenin yapılanlardan, bugünden ve bundan sonra olacaklardan haberinin olmadığını ya da olamayacağını da söylemek mümkün.
Anlayacağınız;
MHP'de işler daha da karışık hale geldi.
İl başkanı Hayri Önder'in son basın açıklamasının ardından işlerin nereye gideceğini, nerede duracağını ve nasıl sonuçlar ortaya çıkaracağını bizlerde büyük bir merakla bekliyoruz.
Adeta bilmeceye dönen MHP'deki olaylar bakalım nasıl cevaplar bulacak?