Bir varmış, bir yokmuş…
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde Utku Çakırözer isimli bir genç varmış.
Çakırözer, Eskişehir Anadolu Lisesi‘nde okumuş, Bilkent Üniversitesi‘nde mühendislik alanında lisansını yapmış, siyaset bilimi alanında da yüksek lisansını tamamlamış.
Hırslı bir çocukmuş Çakırözer, eğitimlerini arka arkaya yapıyormuş ancak gönlünde gazeteci olmak varmış işte…
ABD’de Maryland Üniversitesi Phillip Merrill Gazetecilik Okulu‘nda bir yıl interaktif gazetecilik almış…
Ve gazeteciliğe 1994 yılında Cumhuriyet Gazetesi‘nde stajyer olarak ilk adımı atmış.
Gel zaman git zaman alanında ilerlemiş, yükselmiş hatta gazetecilik alanında eğitimler dahi vermeye başlamış.
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi, Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı‘nda gazetecilik alanında gençlere tecrübelerini aktarmış…
Sonra bir gün eğitimi aldığı yeri taçlandırmak istemiş…
Yüksek lisans yaptığı siyaset bilimi alanına uygun olarak Eskişehir’de milletvekili adayı oluvermiş.
O dönem hiç kimse beklemiyormuş Çakırözer’i…
Gökten zembille inivermiş Eskişehir listelerine…
Eskişehir’de Eskişehirli olduğu bilinmeyen Çakırözer, hummalı çalışmalarının ardından Eskişehirli olduğunu ispat etmiş.
Gördüğü bütün Eskişehirlilere, “Siz beni bilmezsiniz ama ben harbi Eskişehirliyim. Hatta babamın evi bile var burada” diyormuş.
Sık sık geliyormuş kente, ziyaretlerini aralıksız sürdürüyormuş.
Hatta bir dönem Eskişehir’in en çalışkan milletvekili olarak bile tanınmış.
Çalışmaları esnasında Çakırözer, bir yandan gazetecilik anılarını unutmuyor, meclise genellikle basın alanında sunduğu meclis önergeleriyle gündeme geliyormuş.
Ancak bir süre sonra yorulmuş Çakırözer…
Sadece Çakırözer olsa iyi, Eskişehir’de öyle…
Artık değişim zamanı gelmiş.
Hem yüksek lisansını siyaset bilimi alanında yapan genç delikanlı için, hem de kariyerini gazetecilikle taçlandıran Çakırözer için…
Ama değişime direniyormuş…
CHP tüzüğüne göre 2 kere aynı yerden milletvekili olması gereken Çakırözer’in, aday adaylığı için başvurduğu Eskişehir’de 4’üncü dönemi olacakmış.
Yeter artık diyormuş örgüt ama içinden…
Bir sesli konuşabilseler belki değişim başlayacakmış ama dile gelmiyormuş sözler…
Çakırözer’de farkında değilmiş olan bitenin, 28’inci dönemde yine aday adaylığını koymuş…
Belki de ona halk, “Sizi yine mecliste görmek istiyoruz sayın vekilim” diyerek farklı konuşuyorlarmış.
Ama artık Çakırözer’in meclis masalı bitmeliymiş, direnmenin anlamı yokmuş.
Değişim vaadiyle yola çıkan CHP’nin bunu listelerine de yansıtması bekleniyormuş.
Çünkü heyecan şartmış bu kritik seçimde…
Listelerde yine Çakırözer’in ismini görmek kimsenin kalbini pır pır etmez, hatta dedikodu o ya seçmeni sandığa bile götürmez, maazallah oylar başka partiye bile kayabilirmiş.
Utku Çakırözer’in Eskişehir masalı artık tamamlanmalıymış.
Hem hayat sürprizlerle doluymuş…
Masal bu ya;
Bir bakarsın CHP iktidara gelir, basın alanında sunduğu önergelerle kamuoyunda yer tutan Çakırözer, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı olarak atanıvermiş.
Her son bir başlangıçmış…
Önemli olan sonun tamamlanmasıymış.
