Buğrahan Doğangil - DUVAR

Buğrahan Doğangil - DUVAR

Birlik beraberlik neydi?

Cumhuriyet Halk Partisi'nde mahalle kongreleri takvimi belli olmaya başladı.

Takvimin netleşmesi demek artık kongrelerin çok yakın olduğunun işareti...

Kongreler öncesi en hareketli ilçe Odunpazarı gibi görünüyor. Odunpazarı'nda olsun il bazında olsun mevcut yönetimler ve bu yönetimleri destekleyenler seçime tek adayla gitmekten, düzenin devam etmesinden yana olduklarını ifade ediyorlar. En azından şimdilik açıklamalar bu yönde.

Ben daha önceki yazılarımda da söyledim demokrasi bu değil. İsteyen istediği gibi aday olmalı. Partililer de hiçbir baskı altında kalmadan kimi seçeceklerine karar verebilmeli. Bunu savunamıyorsak zaten nasıl sosyal demokratız diye gezeceğiz sokaklarda sorarım size?

Bunları neden tekrar tekrar anlatmak ihtiyacı hissediyorum çünkü Odunpazarı hareketli dedim ya 4-5 tane aday var. Mevcut yönetimin başkanı Rahmi Çınar'a tepki var. Rahmi Bey'in yonetiminden memnun olmayan onca kişi var ki demek bu kadar farklı ses, farklı aday var.

Ancak...

Bu denli çok sesliliğe rağmen bugün parti içinde iktidarı elinde tutanlar seslere kulak asmıyor. Rahmi Bey yeniden başkan olacak o kadar diyor.

Şimdi bir soru daha sormak istiyorum...

Birlik beraberlik bu mu demek. Yoksa bu bizim istediğimiz olsun gerisi ne olursa olsun mu demek?

Birlik beraberlik anlayışımız vesayet ile eşdeğer bir bağlamda şekillenmemeli diye düşünüyorum.

Odunpazarı'nda Rahmi Bey etrafında birlik ve beraberlik çağrıları yapılırken cereyan eden olaylar hepimizin ağzını açık bırakıyor.

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili ve Odunpazarı Meclis Üyesi Ali Haydar Çelik'e Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'un yakın ekibinden, görevini tam olarak bilmediğim için yazamıyorum Deniz Kalkan hakarete varan eleştirilerde bulunuyor.

Seçilmiş bir meclis üyesine hakaret etmek hiç doğru değil. Deniz Bey eleştirecekse dozunu ayarını bilmeli.

Ali Haydar Çelik haklıdır değildir ben bilemem. Kendisini de çok tanımam. Ama şurada haklı...

Rahmi Çınar'ı desteklemiyorum diyor. Bu tamamen onun kendi kararı. Saygı duymak lazım. Saygı duymak yerine Deniz Kalkan tartışmaya hızlı bir giriş yapıp Çelik'e hakaret ediyor.

Bu da yetmiyor CHP İl eski başkanlarından Sinan Özkar tabiri caizse Ali Haydar Çelik'e laf sokuyor "muz" muhabbeti yapıyor. Çelik de bakın yine haklıdır demiyorum ama Özkar'a eşin nasıl müdür oldu bunu anlat diyor.

Kavgalara bakın kavgalara...

CHP'de hani birlik beraberlik vardı?

Böylesine olaylar sosyal medyada, herkesin önünde cerayan ediyor. Olayın tarafları hariç kimseden ses çıkmıyor.

Birlik ve beraberlik böyle mi olacak?

Yoksa birlik beraberlik dediğimiz şey bizim mahalle için vesayet mi demek?

Ben böyle bir birliğe itiraz ederim. Benim de söz hakkım var derim. Nitekim benim gibi sesler, Çelik gibi sesler süreçte daha fazlalaşacaktır.

Mevcut Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz bu vesayetin dayatmaları sonucu doğan bir siyasi figür olmadı mı örneğin? Bu açıdan bakın bir de...

Telefon ile "Alo Ben Mahmut ya da Ahmet neyse şu listeye oy verin." demek birlik beraberlik olmuyor maalesef. Ben bu sisteme apaçık karşıyım. Bunu da söylemekten çekinmem.

Birlik beraberlik neydi? Mücadeleydi...

Herkese mutlu bir gün diliyorum. Sevgiyle kalın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Buğrahan Doğangil - DUVAR Arşivi