
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
BRAVO SAVAŞ ÖZAYDEMİR'E...
Savaş Özaydemir bu kentin en önemli beyinlerinden birisidir bize göre.
Bugüne kadar kent sanayisinin başında yaptıkları halen herkesin gözü önünde.
Hatta, Türkiye'nin en büyük Organize Sanayi Sitesi içerisinde öyle işler yapılıyor ki;
'Sanki Organize Sanayi Belediyesi' dersiniz.
Alt yapısından üst yapısına kadar ve tamamen gelecek planlanarak yapılan çalışmalar gerçekten takdire değer.
Mesela;
"Çiçeklendirme işler için her ay 30 Bin TL harcıyoruz" diyor Savaş Özyademir.
Çalışma bölgesini ağaçlandırmayana, yeşillendirmeyene çalışma izni vermiyoruz" diyor.
Çevre konusundaki hassasiyet takdire değer doğrusu.
Sanayi Odası Vakfı nihayet kurulmuş.
Öyle sıradan bir şey değil vakıf kurmak.
Hele hele amacınız ülkede olmayan bir şeyi oluşturmaksa, daha anlamlı oluyor.
Bakın şimdi ESO, kendi bölgesinde nasıl bir okul yapıyor?
200 derslik.
3 futbol sahası.
Spor salonu.
Yüzme havuzu, tenis kortları.
Diğer sosyal donatılar.
Son teknoloji ile donatılmış derslikler.
Yabancı dil eğitim üssü.
2 bin öğrenci.
Yani son derece modern imkanlarla eğitim verecek bu okul.
Ancak öyle bizim bildiğimiz eğitim tarzıyla değil.
Modüler sistemle.
Yani; dört haftada bir ders üzerine yoğunlaşılması ve bununla birlikte branş gelişiminin sağlanması.
Savaş Özaydemir 'Türkiye'de 73 çeşit lise var. Biz hepsinin tek bir çatı altında topluyoruz" diyor.
Arkasından devam ediyor;
"Her öğretmenin bir sınıfı ve hemen yanında bürosu olacak.
Seçkin eğitimciler görev yapacak.
Buradan mezun olan kişi yabancı dilinden meslek bilgisine ve yöneticilik yeteneğine kadar tamamen donatılmış bir kişi olacak" diyor.
Özaydemir'in birde korkusu var;
"Burada yetişip mezun olan öğrencilerin, diğer kentler tarafından kapılmasından gerçekten endişe duyuyoruz" diyor.
Projeye Milli Eğitim Bakanı göz atınca şaşkınlığını gizleyememiş.
Hemen bitirilmesi için ne gerekiyorsa yapılacağını söylemiş.
Avrupa Birliği zaten bu projeye büyük katkı sağlıyor.
Öylesine hoşlarına gitmiş ki;
Fonlarını bu proje için açmaya hazırlar.
Hatta projeyi gören İsveç Büyükelçisi bile;
"Söz veriyorum, çok ciddi katkı sağlayacağım" demiş.
Yani çevrede böylesine ses getirebilecek bir proje bu.
Her şeyi tüm ayrıntısına kadar düşünülmüş.
Öyle ki;
Engelli öğrenciler merdiven çıkmasın diye onca tesis, tek kat olarak inşa edilecek.
Sonrası var.
Okul arazinin hemen yanında bulunan başka bir araziye ESO vakfı bir başka bina yapacak.
Bu binaya ESOGÜ gelerek Meslek Yüksek Okulu kuracak.
Sosyal tesisler ortak kullanılacak.
Sanayi-Eğitim işbirliği daha okuldayken başlayacak.
Daha neler var neler...
Okulun adı da bu yüzden; 'Çok Amaçlı Anadolu Lisesi' olarak seçilmiş.
Çünkü pek çok ihtiyaca göre eleman yetiştirecek.
'Eskişehir'e bahçıvanda lazım, sekreterde, bekçi de lazım" diyor Özaydemir.
Bu yüzden;.
Her yönde eleman gelişimi ve yetişimi sağlanacak.
Ve branşında tam donanımlı olacak.
Bu projenin üzerinde neden bunca zamandır duruyorsunuz?
Sorusuna ise harika bir yorumla yanıt veriyor Özaydemir;
"Avrupalı gibi yaşamak ve Avrupalı gibi çalışmak zorundayız"
Bu yüzden Avrupa'da ki insan gücünün niteliğinde iş gücü yaratmak bizim en büyük sorumluluğumuz.
İşte bu okul bunu başaracak. Her yönüyle de Türkiye'de tek olacak"
Gerçekten kutluyoruz Özaydemir'i...
Eskişehir'in sanayisinde yine bir ilki başardı.
Sanayiinin okulunu kurdu.
Güzelce de bir vakıf oluşturdu, sonrasında bu okula benzer başka projelerde gelecek.
Hele bir tanesi var ki;
Şimdilik sürpriz olsun.