Daha önceki gün yazdık.
'Bu çevre yolunda daha neler olur neler' demiştik.
Yazmaya kalmadı;
Küçücük bir evladımızı yitirdik.
Hemen öncesinde nine ve torununu kurban verdik.
Yetmedi Küçük Hüseyin'de gidiyordu, Allah korudu.
Tüm bunlar tak dedi Gündoğduluların canına.
Yola attılar kendilerini.
Canları yanıyordu.
Bugüne kadar olanlar, adeta olacakların habercisiydi.
Bu haberi biz bundan iki buçuk yıl önce vermiştik oysa.
Ancak dinlemedi yetkililer.
Gülüp geçtiler.
Siyasiler, vekiller sorumlu kim varsa.
Kimse umursamadı.
Ve işte onlara sesleniyor şimdi Gündoğdu halkı.
Bakın ne diyorlar;
"Mahallemizde yaşanan kazalarda ölenleri saygıyla anıyoruz.
Onlar inanın ecelleri ile değil bu yolu inşa eden ve fizibilite çalışması yapmadan (Ankara'da masa başında) açanların ihmalinin kurbanlarıdır.
İnsanların en temel hakkı olan yaşama hakkını yok sayan ve duyarsız yöneticileri şiddetle kınıyoruz.
Bu yol okullar açıldığında inanın gözü yaşlı annelerin feryatları ile dolacak.
Daha kaç eve ateş düşecek?
Gündoğdu'nun kaderi çevreyolunun içinden geçmesi mi?
Yoksa bize verilmeyen değer mi bizim kaderimiz?
Devletimiz güçlü her şeye para buluyor.
Ancak bir üst geçit için parası yok mu?
Seçim zamanı bol keseden atanlar neredeler?
Neden bugüne kadar bu sorunumuzu çözmediler?"
***
Gündoğdulular acı içerisinde.
Bundan sonra böyle şeyler istemiyorlar.
Yeni acıyı yürekleri kaldırmayacak.
Besbelli.
Bunun içinde sesleniyorlar yine;
Diyorlar ki;
"Başta sayın valimizi, milletvekillerimizi, belediye başkanlarımızı, kaymakamımızı, emniyet müdürümüzü, sorumluluğu üzerine almayan bugüne kadar duyarsız kalan Karayollarını göreve davet ediyoruz"
***
Bugün Gündoğduluları dinledik.
Yarın biz devam edelim...