
Buğrahan Doğangil - DUVAR
“Değişimden korkmamak lazım”
Mevcut iktidarın siyasi baskısıyla mücadele eden ve birçok kalesi hukuksuz şekilde zapt edilen Cumhuriyet Halk Partisi için zorlu ama bir o kadar da gerekli bir süreç daha başlıyor…
Seçimle kazandığı belediyelere adeta el koyulan ve seçimle gelen başkanları görevden uzaklaştırılan, Genel Başkan Özgür Özel’in koltuğa oturduğu genel kurulun iptali için dava açılan CHP, 31 Mart Yerel Seçimleri sonrası AKP’yi geçerek birinci parti olmanın bedelini ağır faturalar ile ödüyor.
Şimdi ise CHP için tarihi bir kongreler süreci başlıyor…
Neden tarihi dediğimi sizlere detaylıca anlatacağım ancak önce kongre takvimine bakalım.
İlçe delege seçimleri için süreç 13 Ağustos’ta başlayacak. İlçe kongreleri ise 13 Eylül’de başlıyor. Yani iki seçim arasında bir aylık bir süre var. Hatta ilçe delege seçimini ağustos sonuna, eylül başına atacaklar için iki seçim arası daha da kısa olabilir. 13 Eylül’den sonra yapılacak ilçe yönetim seçimleri sonrası ise pek çok partilinin beklediği il seçimleri süreci 11 Ekim itibariyle start alacak. İl seçimleri için son tarih ise 5 Kasım…
Gelelim neden tarihi kongreler süreci başlıyor dediğime…
CHP çok partili dönemde birinci parti olmaya çok alışkın bir siyasi oluşum değil. Bugün gelinen noktada kan kaybeden AKP’ye karşı muhalefetin en büyük umudu birinci parti statüsünü kazanan CHP. Aynı zamanda artık çığırından çıkan ve vatandaşa zulüm olan AKP hükümetinin en büyük alternatifi de CHP. Yukarıda bahsettiğim gibi CHP’ye belediyeler üzerinden, kongre üzerinden ve daha birçok açıdan ciddi siyasi baskı var.
Atatürk’ün emaneti Cumhuriyet Halk Partisi tüm bu sıkıntılar ile yoğun bir mücadele veriyor. Genel Başkan Özgür Özel ve arkadaşları ciddi anlamda yıprandılar ama mücadeleye aralıksız devam ediyorlar. Bu kadar hukuksuzluğa karşı verdikleri mücadele takdire şayan. İşte tüm bu şartlar altında bir il – ilçe kongreleri sürecine doğru ilerliyoruz.
Verilen mücadele ortada, CHP’nin erken seçim isteği ortada, CHP’nin hedefleri ortada…
Bugüne kadar mücadele veren isimlerden illa ki yorgun olanlar, değişmesi gerekenler, baskı ve zulümden bitkin düşenler, aksayan dişli olanlar olacaktır. Bunlar doğal süreçler.
Yani demek istediğim CHP’nin yönetim yapılanmasında pek çok il ve ilçede değişim olması bize şaşırtıcı gelmesin. Her zaman yenilenmek ve değişim iyidir. Elbette başarılı parçaların görevine devam etmesi de oldukça önemli.
Genel Başkan Özgür Özel “değişim” mottosu ile gelmiş ve “değişimciler” hareketi eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu devirmişti. Bu değişim hareketinin önemli destekçilerinden olan ve kentimizin CHP söz konusu olunca akla ilk gelen isimlerinden biri olan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un bir sözü var çok beğendiğim.
Kendisi bana bunu bir röportaj esnasında söylemişti. Önümüzdeki seçim sürecine de çok uygun bir söz diye düşünüyorum. “Değişimden korkmamak lazım.”
Ben de kendisiyle hemfikirim. Önümüzdeki seçim sürecinde Eskişehir özelinde olsun, ülke genelinde olsun CHP örgütleri kabuğunu kırmaktan, değişimden asla korkmamalı. Yenilik, kan değişimi iyidir.
CHP daha önce de bahsettiğim gibi umudumuzu kıranlara, ülkeyi talan edenlere karşı çetin bir savaş veriyor. Bu nedenle yorulanlar, mental olarak yıprananlar, mücadele ateşini kaybedenler illa olacaktır. Aksayan parçalar ve yorulanlar yerlerini taze kanlara bırakmalı ki örgüt güçlü şekilde mücadelesine devam edebilsin. Bu nedenle tekrar ediyorum, Sayın Kurt’un dediği gibi, “Değişimden korkmamak lazım.”
Erken seçim ve zafer istiyorsa CHP, bu yola en güçlü isimler ile çıkmak zorunda. Umuyorum CHP’nin kongre süreci hem parti için hem de ülkemiz için umut dolu geçer.
Bakalım neler olacak takip edip göreceğiz.
Herkese keyifli bir hafta sonu diliyorum. Sevgiyle kalın…