Türkiye’de bir türlü düzene girmeyen işlerden biri de sağlık sistemi. 90’lı yıllarda da pek parlak olmayan sağlık sistemi 2000’lerin başından bu yana yine sık sık “S.O.S.” vermeye devam ediyor.

Son dönemde bazı illere devasa “Şehir Hastaneleri” yapılmasına rağmen, özel hastane sayısının artmasına rağmen, tıp fakültesi sayısının nispeten çoğalmasına rağmen ülkemizde sağlık sisteminde en ciddi sorunların başında “muayene” veya “tedavi” sırası bulmak geliyor.

Eskişehir özelinde konuya baktığımızda övüne övüne bitiremediğimiz Şehir Hastane’mizde bazı bölümlerde muayene sırası bulmak çok zor.

Geçtiğimiz günlerde annemin gözüne çok minik bir şey kaçmış. Göz yanması var, ilçede yaşıyor göz kliniği yok, acil gerekli müdahaleyi yapamıyor…

Şehir Hastanesi’ne randevu alalım dedik randevu çıkmıyor. Malum 15 günü aşan randevu ajandasını MHRS göstermiyor. Biz öyle özel hastaneden özel hastaneye koşacak kadar varlıklı insanlar da değiliz. Şimdiki moda özel hastaneler elbette. Devletimiz herkesi özel hastanelere gitmeye mecbur bırakıyor ama işte herkes o paraları verip özel hastanelerde tedavi olamıyor. Neyse, annem şehir hastanesi aciline gitti bir damla verdiler çok etkili olmadı ama bir şekilde gözündeki o ufak kırıntı çıktı. Ya daha ciddi bir şey olsaydı. –Ki birçok vatandaşımız çok daha ciddi sorunlarla, hastalıklarla mücadele ediyor. Bu insanlar nasıl sıra bulup tedavi olacak?

Yine sosyal medyada olsun, arkadaş ortamında olsun, sokakta olsun vatandaşların sıra bulamama şikayeti almış başını gidiyor. Bir de bazı hayati konularda sıra bulunamaması çok daha dikkat çekici.

Örneğin Eskişehir Şehir Hastanesi’nde endoskopi randevularının kasım ayına, kolonoskopi randevularının ise 2026 Ocak ayına verildiğine dair vatandaşların iddiaları var. Yani, maazallah ölümcül bir hastalığa falan yakalansanız iki seçeneğiniz var gibi görünüyor. Ya muayene olup test yaptırana kadar öleceksiniz ya da paranız varsa özel hastanenin yolunu tutacaksınız.

Bir ihtimal daha var da oranın hali de Şehir Hastanesi’nden farksız…

Randevu almanın, bulmanın çok zor olduğu Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi zaten başlı başına sorunlu. Bunu ben söylemiyorum, vatandaşların şikayetlerini dile getirmek zorundayım.

Şimdi durum böyle olunca maalesef vatandaşlar kapitalizmin dişlileri arasında eziliyor. Bir kanser hastası olduğunuzu düşünün ya da benzer, uzun süreli tedavi gerektiren ve erken teşhisin hayati önem taşıdığı bir hastalığa sahip olduğunuzu…

Kolonoskopi istendiğini varsayalım, kolon kanseri şüphesi var diyelim…

Gittiniz Eskişehir Şehir Hastanesi’ne size 2026 Ocak ayına randevu verdiler. Özel hastaneye gideyim dediniz karşınıza bir fatura çıkardılar 10 bin 20 bin neyse…

Bunu herkes ödeyemez. “Devlet eğer bizde iyi bir sağlık sistemi var. Avrupa’dan da ABD’den de iyiyiz.” Diyorsa vatandaşını özel hastanelerin kucağına itemez, aksine elinden geldiğince parasız hizmet sunmaya çalışır.

Görünürde parasız, parasız demek de yanlış olur, düşük bütçelere uygun tedavi imkanı var ama sıra yok. Bu vatandaş ne yapsın?

Böbürlenmek yerine sağlık sistemindeki ciddi açıkları gidermeye enerji harcasak, Şehir Hastaneleri’nin içine havuz yapmak, kıyısına kahveci açmak yerine doktor sayısını artırsak, doktorlara iyi maaş versek, tıpta şiddeti önlesek çok daha iyi olacak gibi.

Yine de siz bilirsiniz…

Keyifli hafta sonları diliyorum, sevgiyle kalın.