Belediye Başkanları muhakkak kentlerin gözü önünde olan isimler.
Seçimle gelir ve giderler...
Halk kişilere verdiği değer kadar oyunu gösterir sandıkta.
Bunun örneklerini değişik kentlerde görebiliriz.
Bunların en başında kuşkusuz Eskişehir geliyor.
DSP'nin ülke genelindeki oyları dibe vurmuşken, Yılmaz Büyükerşen'in rekor oylarla görev başına getirilmesi bir örnek.
Diğer örnek ise Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç...
Aynı şekilde DSP'den seçimlere girmesine karşın, rakiplerine oy farkı yaratarak tekrar aldı koltuğunu.
Bu elbette ki popülarite meselesi.
Halktan birisi olabildiğinizde;
Halka istediği hizmetleri verebildiğinizde;
Halkın dilinden konuştuğunuzda ve tribünlere oynamadığınızda;
Her şey sandığa kolayca yansıyor.
Halk samimiyetinizin farkına varıyor ve gereken tepkiyi hemen gösteriyor.
Elbette kolay bir şey değil bu.
Ataç bunu başarırken, halka kendini ne derece ispat ettiğini de görebiliyoruz.

Ataç'ın objektiflere yansıyan fotoğrafı bayramda çekilmiş.
Halkın bayramını halkın içinde kutlamak istemiş.
Adres olarakta semt pazarlarını seçmiş.
Ziyaretlerin sıradan bir vatandaş başkan ilişkisinden öte olduğu çok açık.
Adeta bir kaynaşma ve kabullenme var ortada.
Eskişehirli annelerin, amcaların, dedelerin Ataç'a olan sarılmaları ortaya konan bir fark...
Anlatmak istediğimiz şu;
Partiniz, mensubu bulunduğunuz kurum, halk için fark etmiyor artık.
Popülist siyaset dönemi biteli çok oldu.
Anlayacağınız;
Önemli olan Ataç'ın başarabildiğini başarabilmek...
Bunu da kentte şu güne kadar başarabilen kişi sayısını biliyoruz.
Ne güçlerle gelipte, bir anda ortadan kaybolanları da biliyoruz.
Bu yüzden bu yazıda;
Elimize geçen bu fotoğrafın ardından Ataç'ı belediyecilik anlamındaki başarılarından dolayı değil;
Bir siyasetçi olarak kentine ve kent halkına kattığı değerden dolayı kutlamak istedik.
Her siyasiye nasip olmayacak bir şey değil bu galiba...