Çobanın biri dere kenarında koyunlarını otlatıyormuş. Tam o anda yanına bir Cherokee Jeep yanaşmış.Brioni gömlek, Prada ayakkabılar giyen, Ray-Ban gözlüklü ve Stefano Ricci kravatlı bir genç bir sürücü aşağıya inip, çobana sormuş.
Çobanın biri dere kenarında koyunlarını otlatıyormuş. Tam o anda yanına bir Cherokee Jeep yanaşmış.Brioni gömlek, Prada ayakkabılar giyen, Ray-Ban gözlüklü ve Stefano Ricci kravatlı bir genç bir sürücü aşağıya inip, çobana sormuş.
Sürücü:''Çoban,kaç tane koyunun olduğunu bilirsem,bana onlardan bir tanesini verirmisin?''
Çoban,bir adama bir de koyunlarına bakmış.
Çoban:
"Tamam anlaştık."
Sürücü,arabasını park etmiş. Telefonunu bilgisayarına bağlayıp, bir NASA sitesine girmiş, GPS'ini kullanarak yeri taramış, bir database ve logaritma ile doldurulmuş 60 excel tablosunu açmış ve 150 sayfalık bir rapor basmış. Ardından çobana dönerek konuşmaya başlamış.
Sürücü:"Tam 983 adet koyunun var."
Çoban:"Hakikaten doğru,koyununu alabilirsin."
Sürücü koyunu almış ve jeep'inin arkasına koymuş. Bu kez çoban,genç adama dönmüş ve sormuş.
Çoban:"Peki. Ben senin nerede ve ne iş yaptığını bilirsem, koyunumu geri verirmisin?"
Sürücü:"Evet, neden olmasın?"
Çoban:"Sen IMF'de uzmansın."
Sürücü:"Hayretler içerisindeyim.Nasıl oldu da bildin?"
Çoban:"Çok basit. Birincisi buraya çağrılmadan geldin. İkincisi benim bildiğim bir şeyi bana söylemek için benden bir koyunumu istedin. Üçüncüsüne gelince yaptığın hiçbir şeyden anlamıyorsun çünkü köpeğimi aldın!"