Eskişehirspor yıllar yılı hep siyaset aracı olarak kullanıla gelmiş.
Kent yönetimine ya da benzer görevlerde bulunan pek çok kişi;
Eskişehirspor'u ya bir zıplama tahtası, ya bir reklam aracı belki de ekonomik kazanım olarak kullanmış.
Bunu kimse inkar edemez.
Bu konuya girmişken önce şunu kabul edelim.
Eskişehirspor yıllar yılı yaşadığı o kabuğundan sıyrılmaya çoktan başladı sanki.
Tam anlamıyla olmasada, belediye desteği olmadan ayakta durabilmeyi, sportif başarıları yakalamayı ve en önemlisi tesisleşme ve kurumsallaşmanın ucundan tutmayı başarabildi.
Bunu kabul etmemiz gerekli.
Çünkü siyaset hiç bu kadar Eskişehirspor'dan uzak olmamıştı.
Kemal Unakıtan'ın, Ronaldinho esprisinin ülke medyası tarafından abartılması hariç!
K K K
Halil Ünal önceki akşam Kanal 3'teydi.
Yayınlarını beğenerek izlediğimiz televizyon, Eskişehirspor tesislerini, canlı yayın mekanı olarak seçmiş.
Gerçekten de çok hoştu.
Ancak daha hoş olan Ünal'ın söyledikleriydi.
Ele aldığı konularda en çok üzerinde durduğumuz bölüm de, 'Eskişehirspor'a alınacak olan otobüs ve tribünün üzerinin kapatılması' meselesiydi.
***
O günleri hatırlarsınız.
Kulübe olan katkılarını inkar edemeyeceğimiz eski başkan Nebi Hatipoğlu, bir anda ortaya çıkmış.
Otobüs alınacak mı, alınmayacak mı tartışmaları arasında;
"Otobüsü de alırım, açık tribünün üzerini de kapatırım" demişti.
Bu sözler pek çok kesim tarafından göklere çıkarıldı.
Ve bu kesim, Ünal yönetimini beceriksizlikle suçlayıp, adeta Ünal'ı yerden yere vurdu.
Ünal ve yönetiminin böyle bir bağışı kabul etmedikleri söylentilerini öne sürüp;
Eskişehirspor'un otobüsünün olmamasının nedeninin, Ünal yönetimi yüzünden olduğunu söylemeye kadar götürdü işi...
İşte bu konuyla ilgili Kulüp Başkanı Halil Ünal, sadece bir cümle söyledi.
"Eskişehirspor'a otobüs alıp getirdiler de, biz mi kabul etmedik?"
Demirelvari bu cümle, zaten yaşanan onca süreci pek çok ayrıntısıyla özetliyor.
***
Eskişehirspor üzerinden zaman zaman siyaset yapma girişimleri, halen devam etse de;
Artık bu işler hiç işe yaramıyor anlayacağınız...
Bu durum, geçmişten bu yana gelişen bir gerçek olarak karşımızda duruyor artık.
Mesela;
Eskişehirspor üzerinden siyaset yapan belediye başkanları, siyasi seçimleri hep kaybetmişler.
Oysa, Eskişehirspor'a karşı gerçekçi yaklaşımlar ortaya koyanlar ise hep kazanmışlar.
Bunun örneklerini Yılmaz Büyükerşen ve Kemal Unakıtan örneği ile görmemek imkansız.
Bunun yanında, kulübün gücü ve ekonomik özgürlüğünün ne boyutta olduğu ortadayken;
Otobüsten tutunda, trilyonluk diğer işlere kadar 'ben bu işi hemen yaparım' mantığı ile ortaya çıkmak meselesi de, kuşkusuz tutmaz.
Anlayacağınız;
Eskişehirspor'u kimse artık siyasi malzeme gibi görmemeli.
Ne bu şehir, ne de bu camiaya gönül vermiş yüzbinlerce kişi buna asla müsade etmedi, etmeyecekte....
***
Gündemde bu konuyla ilgili tek bir gelişme yok.
Ancak;
Ünal'ın tek cümlelik sözünü duyunca, böyle bir konuyu yazmak aklımıza geldi.
Diliyor ve umut ediyoruz ki, bundan sonra ki süreçte, Eskişehirspor'un otobüsü de, stadyumu da, tesisleri de ve diğer ihtiyaçları da siyaseten değil, samimiyeten giderilir...
Aksinde ne yapan kazaçlı çıkıyor, ne de Eskişehirspor!
Ünal'ın Eskişehirspor projeleri ile ilgili söylediklerini yarın konuşmaya devam edelim...