4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

BÜLENT ECEVİT ANILDI

Rahmetli Bülent ECEVİT, devlet töreni ve Türkiye’ nin her tarafından gelen, sevenlerinin katılımı ile devlet mezarlığına defnedeli 12. yıl oldu.  O günkü bir yazımda “ Artık O, meydanlarda, “Halkçı Ecevit” ve “Karaoğlan” sloganları ile alkışlanmayacak veya “Umudumuz Karaoğlan” sloganı, dağlara taşlara yazılmayacak ama geride bıraktığı manevi mirası ile hep anılacaktır.” demiştik.
DSP Genel Başkanı ve eski Başbakan Rahmetli Bülent ECEVİT’ in, 12..ölüm yıldönümü nedeniyle, ülke genelinde  ve  Eskişehir’de düzenlenen  bir panelde,  manevi mirası, bir kez daha anıldı.. Geniş bir karılımın olduğu panelde, konuşmacı olarak, Sayın Orhan Birgit, Prof. Dr. Sina Akşin ve Sayın Prof. Dr Yılmaz Büyükerşen katıldı.
Panelde konuşan, Sayın Orhan Birgit, rahmeti Ecevitle ilgili anılarını anlattıktan sonra,“CHP’de, genel başkanın, parti meclisinin, milletvekillerinin; Ecevit çizgisinde hareket etmesini arzu ediyorum.” dedi
Sayın Prof. Dr. Sina Akşin ise “Ecevit'in en büyük başarısı, Türkiye'de, bağımsızlığını büyük ölçüde yitirmişken ilk bağımsız hareketi yapmış kişidir. Ecevit bağımsız bir karar verdi. Barış hareketini yaptı. Ama emperyalizm bunu affetmedi. Ecevit'in, büyüklüğünü, cesaretini, yurtseverliğini her zaman anlatmak isterim” ifadelerini kullandı.
Sayın Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen de “ “Bülent Ecevit’in Eskişehir'e ilgisi bu topluma dönük sanayici bildirisi ile başladı. Eskişehir gibi yerde sosyal demokrat sanayicilerin olduğunu görmüş oldu. Ardından Eskişehir'e geldi ve Eskişehir’in sosyal demokrasi çınarının bir fidanı olduğunu, bunun kendisinden sonra da süreceğine ilişkin bir konuşma yaptı.” dedi.
Rahmetli ECEVİT, Türk Siyaset hayatına,  50 yıldır damgasını vuran, bir devlet adamdır. Yaşamı boyunca, etik değerleri ön planda tuttu. laik ve demokratik çizgisinden ve bildiği doğrulardan asla taviz vermedi. 
Yaşamı boyunca, kim olduğunu ve nereden geldiğini, hiç aklından çıkarmadı. Ailesini ve geçmişini, en büyük hazine olarak gördü.   ülkenin çıkarlarını, hep savundu. Bu uğurda, her türlü fedakârlığı yapmaktan da çekinmedi. Kendisi gibi, ülkesine sahip çıkanlara da saygı duydu. ülkemizdeki, dinsel, etnik, ideolojik önyargı ve nefretle, sürekli mücadele etti.
İçindeki, nükte duygularını kaybetmedi. Sözü senet oldu. Tutamayacağı sözü de vermedi. ülkesini sevdi ve ona hizmet etme yolları aradı. Namuslu, titiz ve karalı oldu. İçli bir şair, hassas bir insandı.
İşçi ve köylü dostu idi. Grev ve Lokavt kanunu, onun çalışma Bakanlığında çıkmıştı.
Türkçeyi çok iyi kullanırdı. Güçlü hitabeti vardı.
Her alanda, doğru işlerin yapılması onun için, yeterli değildi. Aynı zaman, kişi/kişilerin doğru işleri yapıyor olması gerekirdi. Yönetirken yenilik yapar, Kendine özgü, bir kişiliği vardı. Hayatı boyunca özgürlüğün savunucusu oldu. İnsan ve toplumun, ancak özgür bir ortamda gelişebileceğine ve ilerleyeceğine inanırdı.
Rahmetli ECEVİT, iyi bir Atatürkçü idi. Atatürkçülüğün, Atatürk’ü aşmak olduğunu hem bilir, hem de söylerdi.   Hayatı boyunca, ulusçuluktan yana taraf oldu. Milletini sevdi. Halkın ve ulusun yücelmesi, yükselmesi için çalıştı. Ulusal çıkarları, her şeyin üstünde tuttu.
Halkın çıkarları ve halkın devlet yönetimine katılması, olmazsa olmazları arasında idi. Türk halkını sevdi ve sevildi. Halka rağmen, bir şeylerin yapılamayacağını da hep söylerdi. Halkla birlikte, olmaktan da büyük zevk ve haz alırdı.
Hayatı boyunca, laik, sosyal, üniter, hukuk devletini ve ülke bütünlüğünü savunmakla kalmadı; taraf oldu. İnsan düşüncesinin akla, bilime ve deneye dayanması gerektiğini de hep söyledi.  Akılcı ve bilimsel düşünmeyi, toplumun her alanına, devlete ve toplum yaşamına,  uygulamaya, egemen kılmaya çalıştı. Akla ve bilime aykırı olan, her şeye de karşı çıktı.
Batı taraftarı idi. Ancak bazılarının sandığı gibi, batının uşağı ve uydusu olmadı. Bilakis iktidarda olduğu süre içinde, kişilikli dış politikalar izledi. Batlılaşmanın da, bilim ve teknik yanında akılıcı ve bilimsel düşünce,  sanat, çok partili demokrasi, düşünce ve örgütlenme özgürlüğü olduğunu da sıkça vurgulardı.
Hayatı boyunca, savaşa ve şiddete karşı çıktı. Barıştan ve barışçılıktan yana taraf oldu.
Bülent Ecevit, hayatı boyunca kalkınmış, uygarlık düzeyine ulaşmış yepyeni bir Türkiye düşledi. ülkemizde, işsiz, aşsız, eğitimsiz, okulsuz, öğretmensiz, ışıksız, hastanesiz, doktorsuz,  evsiz ve yolsuz tek bir yurttaş kalması içinde gayret ve caba gösterdi
En büyük ideali, “ Türkiye’yi, dünyanın en ileri ve uygar ülkesi olarak görmekti.          
ülkemizdeki, ağa, şeyh, bey, aracı, tefeci,  soyguncu, vurguncu ve sömürücü takıma hep karşı çıktı. Ulusal gelirin, adil dağıtılarak zenginlerle, fakirlerin arasındaki uçurumun, giderilmesi için sürekli mücadele etti. Torpile, rüşvete, haksız kazanca karşı çıktı.
Rahmetli ECEVİT, dürüst ve sade bir yaşam sürdü. çalmadı, çaldırmadı, yakınlarını zengin etmedi. Dürüstlüğün de simgesi oldu.      
Ruhu, Şad Mekânı Cennet Olsun…  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi