4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

DOĞA VARSA YAŞAM VAR

 


           İnsanların, dünyadaki doğaya verdiği zararların sonucu olarak, küresel ısınma, iklim değişiklikleri, çevre kirliliği gibi, küresel çapta sorunlar, ortaya çıkmaktadır. Bu sorunların küresel olması, küresel bir çözüm bulmayı gerektirdiği için, birçok devlet ve uluslararası örgüt bu alanda çalışmalar yapmaktadır.


           Küresel ısınmadan, Eskişehir’ de etkilenecek. Bu etkinin yaratacağı zarar, il bazında yapılacak, ağaçlandırma ve erozyon çalışmaları yanında, İlimizdeki ormanların ve su havzalarının, özellikle de yeraltı sularının,  korunması ile de orantılı olacaktır.


            O nedenle de Eskişehir’de, Kürsel Isınma ile ilgili olarak, kurum/kuruluşlar, kişi/kişiler, STK’lar, elini taşın altına koymalı, Eskişehir’ de,  ormanların ve su havzalarının,  korumada, üzerine düşenleri de eksiksiz yerine getirmelidir. çünkü gidebileceğimiz, bir başka bir dünya ve Eskişehir yok.


           ülkemizde ve Eskişehir’ de, son yıllada maden ve taş ocakları, termik santraller, doğayı açımasızca yok ederken, insnalarımız adeta bu gelişmeleri seyrediyor. Hatta insanlarımızda, doğaya bilerek veya bilmeyerek zarar veriyor. Ancak doğayı, sayıları azda olsa, korumak için, yılardır fedekârca mücadele de insanlarımızda var.


            Bu insanlarımızdan biri de Gürleyik Köyü Doğal ve Tarihi Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Sayın Halit Gürsoy’ dur. 27 Aralık 2008 yılından, bu yana, her türlü zorluğa rağmen Gürleyik köyün doğasını ve tarihini korumak için, örnek bir mücadele sergiliyor.


             Mihallıçık ilçesine bağlı Gürleyik Mahallesi’ nin,  harika bir doğası var. Değirmen mevkiinde, subaşı Kişi/kişilere, "Cennet denilen yer burası olsa gerek" dedirtecek niteliktedir. Ayrıca doğa turizmi  için de ideal bir yerdir.
             Nitekim ESOGü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı, Sayın Prof Dr. Naime ASLAN, " Gürleyik, doğal güzellikleriyle ve Gürleyik çayı ile erderrik bitki ve hayvanlarıyla, Cennetten bir köşedir. " demiştir. 
             Koruma altına alınmış bu yer, doğa ve kamp severler için, harika bir alternatif. Yaklaşık 4-5 metre yükseklikten akan serin suları, ziyaretçilerini,  yaz aylarının bunaltan sıcaklarında kurtarıyor. Akarsuyun oluşturduğu doğal havuzlarda, serinleyebilir ve ardından tabiatın sizlere sunduğu, bu harika alanda, piknik yapabilirsiniz.


             Eskişehir’de, doğallığı hiç bozulmamış, kamp yapılacak yerlerden biri, Gürleyik Şelalesidir. 1. Dereceden, sit alanı ilan edildiği için, hala bakir kalarak doğal güzelliğini olduğu gibi korumaya devam etmektedir.  Mangal ve ateş yakımına, izin verilmemektedir.


            Eskişehir, Doğa Turizmi açısında ideal bir kent. özellikle de Gürleyik, Friğ Vadisi ve ilçeler, doğal turizm, açısında gözde yerleşim alanlarıdır. Ne var ki Eskişehir genelindeki ve  Gürleyik’ teki, doğa bazen yok olma ile karşı karşıyadır.


           Nitekim Gürleyik şelalesi için, 2008 yılı ve sonra, hükümetin, birçok yerde aldığı karalardan birisi olan HES projesini, hayat geçirmek için, bu güzel doğa harikası yer içinde karar alındı.
            Bu karar sonrası, Gürleyik’ in, simgesi olan, Gürleyik Şelalesini yok ettirmemek için, Eskişehir Kent Konseyi başta olmak üzere, birçok STK ve Gürleyik Köyü Doğal ve Tarihi Varlıkları Koruma ve Geliştirme Derneği, hukuksal ve lobi mücadelesinin, en iyi örneğini gösterdiler.  Bu mücadele sonucu, hukukun verdiği doğru bir kararla, proje durduruldu.
           Gürleyik’ de, yeteri kadar ilgililer tarfından, tedbir alınmadı için, kontrolsüz şekilde yakılan mangallar ve çevreye atılan çöpler, nedeniyle tahribata uğruyor. Gürleyik Köyü Doğal ve Tarihi Varlıkları Koruma ve Geliştirme Derneği’nin, uzunca bir süredir yürüttüğü mangal ve semaver yakılmaması ve bu alanda bitki örtüsünü tahribata yönelik, her türlü faaliyeti önlemeye yönelik çalışmalarının sonucu,  bu yönde kararlar alındı ama arzu edilen koruma sağlanamadı.


            öte yanda, Dünya ve ülkemizde kurulmuş, birçok vakıf ve dernek, doğa katliamlarına karşı büyük savaşlar veriyor. Kesilen her ağacın, yerine, dikilmeye çalışılan, yeni fidanlarla, doğaya can verilmeye, hayvanlara, yaşam alanı kazandırılmaya çalışılıyor. Ancak hala tam olarak yerleşemeyen, bu bilincin bedelini, ülkemiz, büyük kayıplarla ödüyor.


             Aslında çevre Kanunu gereği, başta vilayet, belediyeler, igili kurum/kuruluşlar, meslek odaları, birlikler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere, herkes, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olup, bu konuda alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlüdürler. 


           O nedenle de Gürleyik doğasının, korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve çevre sorunlarının çözümüne yönelik, gerekli teknik, idarî, malî ve hukukî çalışmalarda, Vilayete, Anakent Belediyesi,  özellkle de Mihalıccık Kaymakamlığı ve Belediyesine görev düşmektedirçünkü Eskişehir genelinde, Gürleyik ve Mihalıccık da doğa varsa yaşma vardır.        


        Ayrıca doğa, tüm canlıları kucaklar ve ihtiyacı olan,  her şeyi canlılara verir. Buna karşılık insanlara düşen, en büyük görev de doğayı korumak ve gelecek nesillere sorunsuz aktarmaktır. 


            Doğayı korumda, hiçbir kesim, bana ne diyemez. çünkü Paul Ehrlich’in, söylediği gibi, doğa, insan olmadan da yaşar ama insan, doğa yok olduktan sonra yaşayamaz. 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi