Son günlerde Eskişehirspor’umuzun şampiyonluk maçına çıkacağı Manavgat deplasmanında aleyhimize uygulanan deplasman yasağı şehrin gündeminde.

Bu konu ile ilgili hem spor camiasından hem de tribünlerden, şehrin bazı seçilmişlerinden ciddi tepkiler var. Konuya bu kadar insan müdahil olunca açıkçası ben pek bu işlerle ilgili konuşmak istememiştim. Ama Eskişehir’in güçlü bir lobisi olmadığını son yaşanan hadiseler sonrasında yeniden dillendirmek gerektiğini de düşünüyorum.

Eskişehirspor tarihinin en önemli maçlarından birine çıkarken Antalya lobisi hemen çalışmaya başladı ve 5 puan gerimizde olan, umutları tükenme noktasına gelen Manavgat Belediyespor’a elinden geldiğince destek olmaya başladı.

İki takım taraftarları arasında yaşanan gerginlik, ilk maçta çıkan bazı olaylar, iki takımın arasındaki şampiyonluk yarışı gibi bahaneler sebep gösterilerek Manavgat Kaymakamlığı ve İlçe Spor Güvenlik Kurulu kararı ile Eskişehirspor taraftarına deplasman yasağı getirildi.

Bu gelişmenin ardından Eskişehirspor maçın Antalya’ya alınması isteğinde bulundu ama bu da gerçekleşmedi. Eskişehirspor yönetimi hal böyle olunca deplasman yasağı kararına hukuki yoldan itiraz etti. Bu dönemde taraftarın alınan karara tepkisi güçlendi, Eskişehir kamuoyundan da karara karşı tepkiler ortaya çıkmaya başladı. Fakat sonuca baktığımızda hiçbiri yeterli olmadı gibi görünüyor.

Eskişehirspor’a yapılan haksızlığı memleketimin insanları henüz hazmedemezken AK Parti cephesinden “lobicilik” adına bir hamle geldi ama yanlış bir hamle geldi. Ben bu hamlenin altında art niyet aramıyorum. AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak’ınEskişehirspor’a pozitif bakışını biliyorum, yine Nebi Bey’in de Eskişehirspor’a olan tutkusu tartışılmaz. Ancak Ankara’ya Eskişehir’deki havanın, dinamiklerin hiçbir zaman doğru aktarılamadığını söylemek hiç yanlış olmaz.

Gürhan Bey, 2024-2025 sezonu Türkiye Kupası Finalinin Eskişehir’de oynanacağını bir müjde olarak duyurdu ve bu önemli organizasyonu kente getirmenin Eskişehir AK Parti lobisinin bir başarısı olduğunu ima etti. Belki bu normal şartlar altında dişe dokunur bir başarıydı…

Şu anki şartlar altında ise AK Parti durup dururken Eskişehir’de bacağına sıktı. Eskişehirspor taraftarı son dönemin en önemli maçında Manavgat deplasmanına gidemezken ortaya çıkmayan “lobi”, Türkiye Kupası Finali için ortaya çıktı. Üstelik de finale kalabilecek 4 takımdan 3’ünün Eskişehirspor taraftarı ile ciddi husumeti var.

Bu tabloya bakınca lobinin yaptığı hamle nereden baksan tutarsızlık…

Ben atılan bu adımın Eskişehir’in güçlü bir lobisinin olmayışından kaynaklı, aynı zamanda Eskişehir’in dinamiklerinin Ankara’ya iyi anlatılmamasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum.

Ankara’da Eskişehirspor’un Manavgat sorununu çözmeyen, çözemeyen yetkililer bizim Eskişehir lobisinin ağzına bir parmak bal çalarak Türkiye Kupası Finalini Eskişehir’e lütfetmişler… Bu olmaz, bu şartlar altında kabul edilemez.

Demek ki bizimkiler Eskişehirspor’un, Eskişehirspor ruhunun kentte ne kadar önemli olduğunu Ankara’ya anlatamamış.

Tıpkı bu kent için havacılığın, aktif bir havalimanı olmasının önemini anlatamadıkları gibi, tıpkı Ankara – İzmir hızlı tren bağlantı noktasının Eskişehir olmasının ne denli önemli olduğunu anlatamadıkları, Eskişehir’e çevre yolu ihtiyacının ne denli acil olduğunu anlatamadıkları gibi ve daha niceleri gibi…

Tüm bunlardan sonra Eskişehir’in ne zaman güçlü bir lobisi oldu ki diye sormadan edemiyor insan.

Herkese keyifli bir hafta sonu diliyorum. Vurduğun gol olsun Es Es’im. Şampiyon biz olacağız!