4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

EĞİTİMDE ÇÖKÜŞ

                                      
          öSYM'nin, internet sitesinde yer alan, 2018 YKS ’ye ait değerlendirmede, sonuçları uzmanlar tarafından, 'felaket' olarak nitelendirdi. Türkiye ortalamaları, Fen ve matematik başta olmak üzere, adeta tüm derslerde başarısızlık ciddi boyutlarda olup, Türkçe ortalaması bile yüzde 50'nin altındadır.
           öSYM, değerlendirilmesinde, TYT' de, sınavı geçerli olan 2 milyon 260 bin 273 adayın testlerdeki ortalama doğru cevap sayıları "Türkçe de, 40 soruda 16,1 ortalama, sosyal bilimler de  20 soruda 6,0 ortalama, temel matematik 40 soruda 5,6 ortalama, fen bilimlerinde ise  20 soruda 2,8 ortalama."
           AYT' ye,  girip sınavı geçerli kabul edilen,  1 milyon 877 bin 568 adayın ortalama doğru cevap sayıları. "Türk dili ve edebiyatı 24 soruda 4,7 ortalama, tarih-1 10 soruda 1,6 ortalama, coğrafya-1 6 soruda 2,2 ortalama, tarih-2 11 soruda 1,4 ortalama, coğrafya-2 11 soruda 2,8 ortalama, felsefe grubu testinde 12 soruda 2,0 ortalama, din kültürü ve ahlak bilgisi veya ek felsefe grubu testinde 6 soruda ortalama 2,0, matematik 40 soruda ortalama 3,9, fizik 14 soruda 0,4 ortalama, kimya 13 soruda 1,1 ortalama, biyoloji 13 soruda 1,6 ortalama."
            Sınavda, 80 sorunun yöneltildiği YDT'nin Almanca oturumuna giren 2 bin 208 adayın ortalaması 31,4, Arapça oturumuna katılan 4 bin 786 adayın ortalaması 11,7.  Fransızca oturumunda, yer alan bin 4 adayın ortalaması 29,9. İngilizce oturumuna giren 101 bin 185 adayın ortalaması 24,8, Rusça oturumundaki  410 adayın ortalaması ise 31,0 olarak hesaplandı.
            öSYM’ de, bu durum bekleniyordu. çünkü AK Parti iktidarında, Milli Eğitim Bakanı altı kez değişti. Bu değişiklikte, Erkan Mumcu, Hüseyin çelik, Nimet çubukçu, ömer Dinçer, Nabi Avcı ve son olarak da İsmet Yılmaz Milli Eğitim Bakanlığı yaptı.
           Ak parti iktidarında, 15 yıl boyunca, özellikle eğitim sistemi, adeta yamalı bohçaya döndü.  2003 yılında,  üniversitelere girişte, kat sayı uygulamasındaki fark artırıldı. 2004 de  Müfredatta AKP dönemindeki ilk değişiklik yapıldı. 2005 de lise eğitimi, 3 yıldan 4 yıla çıkarıldı ve 2005: Liseye girişte LGS yerine, OKS sınavı getirildi.
             2007 de  ise OKS yerine, SBS getirildi. üniversiteye giriş yerine ise YGS ve LYS getirildi. Ve  üniversiteye girişte, kat sayı uygulamasına son verildi. 2010 da liseye girişte tek sınavlı aşamaya dönüldü. 2012 de  5+3 temel eğitim, 4+4+4’e dönüştürüldü.2014 yılına da Liselere girişte, TEOG uygulaması başladı ve  müfredat değiştirildi.
            Ayrıca MEB’ ye, nitelikli yöneticilerin atanmaması, hatta tercih edilmesi çöküşü hızlandırdı. Nitekim katıldığı bir televizyon programında “Bizde de şimdi okuma oranı arttıkça, beni afakanlar basıyor. Ben daha çok cahil ve okumamış, tahsilsiz kesimin ferasetine güveniyorum, bu ülkede.” diyen Sebahattin Zaim üniversitesi Eski Rektör Yardımcısı, Prof. Dr. Bülent Arı, YöK Denetleme Kurulu üyeliğine atanmıştı.
             Eğitimde, yazboz tahtasına dönüşen durum, AKP kurmayları tarafından da biliniyordu. Nitekim AKP iktidarının, Milli Eğitim Bakanlarından Sayın Prof. Dr Nabi Avcı, Antalya’da düzenlenen Türkiye özel Okullar Birliği, 14. Eğitim Sempozyum’da, gerek yaş, gerek meslek, gerek cinsiyet, gerek bilgiler itibariyle, eğitim dünyasının, tam bir yazboz tahtası olduğunu belirtmişti.
               Hiç şüphesiz, eğitimdeki çöküşün ve üniversite sınavının sonuçlardaki başarısızlığın en önemli nedeni,  Milli Eğitim Bakanlığı’nın, 2012 yılında, “Eğitimdeki kaliteyi artırmak” iddiasıyla hayata geçirdiği “4+4+4” sisteminin, eğitimde yarattığı tahribattır. 
               Nitekim sekiz yıllık zorunlu eğitimden vazgeçilmeden, bir yıl önce uygulanan üniversite giriş sınavına giren adaylar, Matematik testinde, yüzde 30 başarıya ulaşırken, bu yıl başarı oranı yüzde 1’e kadar geriledi.
            Yine YKS’ ye,  ilişkin istatistiklerin, “4+4+4” yasasıyla birlikte,  bilimsel ve laik eğitimin terk edilmesinin sonucu olduğunun belirten, Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “ Sonuçlar, öğrencilerin değil, eğitim politikalarının, başarısızlığını göstermektedir. Bu tablo, siyasi iktidarın, kendisine sadakatle itaat edecek nesiller yaratma arzusunun sonucu olup, devlet okullarına, kaynak aktarılmayan kaynaktan, özel okullara öğrenci başına verilen, binlerce liralık teşviklere kadar, çok sayıda faktör, bu tablonun oluşmasını sağlamıştır.” demiştir.
           Ak Parti hükümeti, 15 yıldır iktidarda olmasına rağmen, eğitim sistemimiz, hala düzeltilememiş ve sorunlar, her geçen yıl artarak devam etmiştir. Sürekli Milli Eğitim Bakanı değişmiş ve her bakan değişikliğinde, eğitim sistemleri ve sınavlar bile değiştirilmiştir.
           O nedenle de ülkemizdeki eğitim sistemi, hükümet değil, bir devlet politikası olmalı, bilimsel ve laik eğitim, hayata geçirilmelidir. Aksi halde eğitimde, kaos, çöküş, tahribat ve yazboz tahtası, devam edecek, fatura da insanımıza ve ülkemize kesilecektir.



















Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi