Çağımızda, AR-GE çalışmaları, bir ülkenin ve toplumun refah düzeyinin arttırılabilmesi, ülke ve şirketlerinin, diğer ülkelere, oranla daha üst bir teknolojiye ve ekonomiye sahip olması  yapılacak Ar,Ge çalışmaarı ile şedeğerdir..
             Bu nedenle de Eskişehir’in, üstün teknolojiye sahip olması ve sanayimizin ulusal ve global pazarlarda rekabet edebilmesi, bünyesindeki kullandığı ve ürettiği teknoloji ile de orantılı olacaktır.
              Eskişehir, bugün sahip olduğu olanak ve imkanlarla bunu başarabilir..
              Nitekim Eskişehir OSB Başkanı, Sayın Nadir Küpel’ nin , “ETGB’de Ar-Ge yapan firma sayımızı ilk etapta 200’e ve Ar-Ge personelini sayımızı da en az 1000-1250 kişiye çıkarmayı hedefliyoruz. En önemlisi ise ETGB’yi ülkemizin, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri içinde birinci sıraya taşımayı esas hedef olarak belirledik.” sözleri umut vericidir.
             Elbette Ar-Ge çalışmaları, Eskişehir’ deki işletmeler için önemlidir. Ancak
Türk sanayi “  Top yekûn kalite” yarışına girdi. Tüm sektörler yeniden yapılanmayı gündemlerine aldı. O nedenle de Eskişehir’deki işletmeler, Ar-Ge çalışmaları yanında, yeniden yapılanmayı da gündeme almak ve hayata geçirmek zorundadır.
              Öte yandan teknoloji, hayatımızın bütün alanlarını etkilerken bilgiye olan gereksini yadsınamaz boyutlara ulaştı. Küresel pazarlarda rekabet kızışıyor. Bütün bu değişimlere Eskişehir, hızla ayak uydurmak zorundadır.
             Eskişehir’ in, küresel rekabette söz sahibi olmak için de  Ar-Ge çalışmalarına teknoloji üretmine, hız vermesi gerekiyor.
             ESOB Başkanı Sayın KÜPELİ’ nin, “Eskişehir Teknoloji Geliştirme Bölgesini önümüzdeki dönemde, çok daha iyi noktalara el birliği içinde taşıyacağız. Bu kapsamda teknoloji geliştirme bölgeleri performans sıralamasında, ilk hedef olarak, bölgemizi en etkili ilk 10 bölgeden biri haline getirip, ardından ilk 5 içinde, en sonunda esas hedefimiz olan 1. sırada yer almasını kendimize hedef olarak belirledik” ifadeleri de  umut vericidir.
                 Çaımızda, bilimsel araştırmalar ve yeni teknolojiler üretmek için başlatılan dev projelerde, AR-GE çalışmaları, ön planda tutuluyor. Artık ükemizde  Ar-Ge’ nin, önemi anlaşılmış olacak ki  5746 sayılı kanunla, AR-GE çalışmalarına, büyük avantajlar sağlandı.
              Eskiden, Ar-Ge faaliyetlerinin teşviki genellikle ODTÜ, Hacettepe, Bilkent gibi üniversitelerde kurulan teknoparklarla sınırlıydı.
             Yeni yasayla, Ar-Ge merkezi olarak tanımlanan; sermaye şirketleri içinde, ayrı bir birim olarak örgütlenmiş, münhasıran yurt içinde, Ar-Ge faaliyetlerinde bulunan ve en az 50 Ar-Ge personeli istihdam eden, yeterli birikimi ve yeteneği olan birimler de teknoparklar gibi desteklerden yararlanabilecek.
                 Eskişehir Sanayi Odası ve OSB’ deki işletmeler,  AR-GE çalışmalarına,  ivme kazandırmak için, yeni yasanın getirdiği imkânlardan istifade etmelidir. Ar-Ge alanında, getirilen yeni avantajlardan, kent sanayisi pekâlâ yararlanabilir.
                  Yeni yasa ile Ar-Ge ve yenilik harcamalarının tamamı, ticari kazancın tespitinde, indirim konusu yapılıyor. Ayrıca bu harcamalar, iktisadi kıymet oluşmaması halinde de doğrudan gider yazılıyor. 500 ve üzeri Ar-Ge personeli istihdam eden merkezlerdeki harcamaların, bir önceki yıla göre artan kısmının da yarısı indiriliyor.                    .                 Bu kurumlarda çalışan (kamu personeli hariç),  Ar-Ge ve destek personelinin; bu çalışmaları karşılığında elde ettikleri ücretleri üzerinden, hesaplanan sigorta primi işveren hissesinin yarısı, her bir çalışan için, beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesinden karşılanacak. Benzer onlarca kolaylık.
                   AR-GE indiriminden, yararlanmak isteyen mükelleflerin, proje ve uygulama aşamalarında öncelikle gerekli belgeleri ibraz etmeleri, ayrıca Yeminli Mali Müşavir ile Tam Tasdik Sözleşmesi yapmaları gerekir.
                Mükelleflerin, GV ve KV beyannamesinde yararlanılan Ar-Ge indiriminin doğru hesaplandığı ve uygulandığına ilişkin, YMM tasdik raporunu vergi dairesine vermeleri şart. ESO ve OSB’ deki işletmeler, yeni yasa ile getirilen bu avantajlardan yararlanarak, OSB’ de AR-GE çalışmalarını teşvik etmelidir.
              Çünkü Eskişehir sanayisinin, ulusal ve global pazarlarda rekabet edebilmesi de AR-GE çalışmaları ile eşdeğerdir.
                Elbette yeni yasa avantaj getirse de, AR-GE çalışmaları pahalı çalışmalardır. Onun için OSB’ de ESO’ nun, rehberliğin de,  “SEKTÖREL” ve “ÇATI “ şirketleri kurularak ve  ESO’ da oluşturulacak, yeni bir ekiple, bu sorun pekala aşılabilir.
               Her türlü zorluğa rağmen de  Eskişehir’ in, teknoloji ürün ihracatı Türkiye genelinde fazladır.
               Nitekim Yüksek teknoloji ürün ihracat oranı, Türkiye genelinde yüzde 3,6 iken, Eskişehir OSB  olarak, başta havacılık, raylı sistemler ile savunma sanayi alanları olmak üzere, köklü bir sanayiye sahip Eskişehir’ de,  bu oran yüzde 15 seviyesindedir.
            İlerleyen dönemde bölgedeki, gelişen ve büyüyen, yeni firmaların da katılmasıyla birlikte bu oranı yüzde 20 seviyesine ulaştırmayı hedefleniyor.
                Eskişehir’ de, AR-GE çalışmalarında, en önemli sorun, evrensel düzeyde bilim üretebilme potansiyeline sahip doktoralı elamanlardır. Ancak bu elamanlar,  ESO, OSB, ETO ve şirketler tarafından burs verilerek, hem ülkemiz üniversitelerinde, hem de yurt dışındaki üniversitelerde yetiştirilebilir.
               Ayrıca AR-GE çalışmalarındaki tüm sorunların çözümü, ciddi bir planlama, kararlı ve uzun vadede sabırlı bir uygulama ile çözüme ulaştırılabilir. Eskişehir, bu alanda geç kalmış değildir. Yeter ki Eskişehir’deki üç üniversite,  ESO, OSB ve Eskişehir’ deki  işletmeler, AR-GE çalışmalarında,  üzerlerine düşen görev ve fedakârlıkları yapsınlar.