4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ESKİŞEHİR VE MADENCİLİK

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Çin’den sonraki ikinci en büyük nadir element rezervinin, Eskişehir’in Beylikova ilçesinde, tespit edildiğini ve 200 ton cevherin işleneceği tesisin  de kurulduğunu duyurdu.
          Beylikova Belediye Başkanı Sayın Özkan Alp ise Beylikova’nın tarım ve hayvancılık harici maden ilçesi olma yolunda ilerlediğini belirterek, “İlçe olarak heyecanlıyız, sadece ilçe olarak değil Eskişehir ve Türkiye için de çok önemli.” Diyerek mutluluğunu kamuoyu ile paylaştı.
            Beylikova İlçesi’ de gerçekleştirilen 2.098,16 hektar alanı kapsayan “Kompleks Cevher (Toryum, Barit, Florit, NTE Ocağı, Cevher Hazırlama ve Zenginleştirme Tesisi, Atık Depolama Tesisidir.
             Yapılan bu tesis, çevreye, ne gibi sorunlar yaratacak, bugün belli değildir ama CHP Milletvekili Sayın Nur SÜLLÜ’ nün,  ”  Erzincan İliç Altın Maden’inden Fırat Nehri’ne siyanür sızıntısı faciası gündemde iken.  Müjde olarak sunulan Beylikova Kompleks Cevher Hazırlama Tesisinin 114,52 hektar atık barajı alanının Kızılcaören Gölet’inin sulama alanının içinde yer alması, bir Eskişehirli olarak uykularımı kaçırıyor.” Kaygıları, dikkate alınacak niteliktedir.
              Yine Sayın Sülün’ün, projede yılda 734,400 Kg. kimyasal patlayıcı, 34,560 Kg. dinamit kullanılacak; 114,52 hektar tarım alanı yok olacak, yüzlerce kamyonun çalışacağı alanda oluşan toz hava kirliliğine yol açacak ve gürültü kirliliği oluşacak ” tespiti de önemli bir uyarıdır.
              Ayrıca Sayın SÜLLÜ, Büyükşehir Belediyesi’nin, olumsuz görüş vererek yasal süreç başlattığı, ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayladığı ÇED raporunda, sülfürik asit yöntemi ile çözündürme yapılmasının yaratacağı tehlikelerin görmezden gelinemeyeceğini söyledi.
           Sayın SÜLLÜ haklıdır. Madenler için, bölgede kullanılacak Sülfürik asit tesisleri de bolca ortaya çıkan kükürt dioksitin yarattığı asit yağmuruna tedbir alınmaz ise özellikle bitki örtüsüne zarara verecek, Asit yağmuru, başka etmenlerin yanı sıra ormanların ölmesine de neden olacaktır.
             Nitekim İsveç’te, asit yağmuru nedeniyle 18 bin göl zarar görmüş, 4 bin göl ise artık ölü sayılmaktadır.
               Elbette ülkemiz ve Eskişehir’deki madenler, ekonomiye kazandırılmalıdır. Ancak Madenlerimiz sanayinin itici gücü olmadığı sürece, madenlerimizin, ekonomiye katkısı yok denecek kadar azdır.
            Ayrıca Beylikova ilçesini ziyaret eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’ in, “Eğer çıkardığınız cevheri işlemeden sattığınızda 1 birim kazanıyorsanız bunu ara ürün haline getirdiğinizde 10 kat, uç ürün haline getirdiğiniz 100 kat daha değerli hale getirebiliyorsunuz. Hele bunu bir teknolojik alette kullandığınızda artık orada çarpanların sayısı nihayetinde ürettiğiniz teknolojik ürünle eşdeğer hale geliyor. Hedefimiz, yüksek teknolojili, katma değerli ürünleri bu sahadan üretip insanımızın hizmetine sunmaktır” tespiti umut vericidir.
            Ancak bu tespit, sözde kalmamalı, tüm madenlerimizde hayata geçirilmelidir.
            Maden Mühendisleri Odasına göre ise ülkemizde uygulanan yanlış ekonomik politikalar; yatırımı değil, rantı teşvik etmiştir. Dünyadaki gelişmelere paralel olarak yıllardır sürdürülen bu ekonomik politikalara karşın rant ekonomisini değil, yatırım yapılarak üreten bir ekonomik yapının savunulması gereklidir.
           Madenlerini efektif biçimde üreten, nihai ürüne dönüştüren bir madencilik sektörü için mücadele edilmeli, görüş ve öneriler oluşturulmalıdır. Madencilikteki en önemli politikamız, ülkemizi hammadde üretip, satan bir ülke olmaktan çıkarıp, dünya pazarlarında katma değeri yüksek son ürünlerde, söz sahibi bir ülke konumuna getirmek olmalıdır.
            Çin’den sonraki ikinci en büyük nadir element rezervinin Eskişehir’in Sivrihisar - Kızılcaören Köyü Yakın Güneyi «Nadir Toprak Elementleri ve Toryum Kompleks Cevher Yatağının, işletilmesi,  Beylikova’ ya da 200 ton cevherin işleneceği tesisin kurulduğunu duyurulması, memnuniyet vericidir.
              Ancak bu rezervden, katma değeri yüksek son ürünler üretilmediği sürece, ekonomiye katkısı arzu edilen boyutta olmayacağı gibi, maden sahasında, gerekli tedbirle alınmaz ise Eskişehir Milletvekili Sayın Süllü’ nün kaygıları hayata geçer
             Ayrıca madencilik sektörünün, ülke kalkınmasındaki kritik önemi, sadece fazla miktarlarda üretilip yurt dışına satılarak döviz elde edilmesinde değil, yerli sanayiye düşük maliyette ve kaliteli girdi sağlamasındadır. Bu anlamda, ülkemizde madencilik ve sanayi sektörleri karşılıklı olarak birbirlerini besleyen sektörler olmalıdır.
             Eskişehir, ESO bünyesinde “MADENCİLİK KÜMESİ”  gerçekleştirerek, bir ilki başardı. Maden sektörümüz, Eskişehir sanayisine girdi sağlayarak, katma değeri yüksek ürün üretmesini sağlayarak da bu alanda da bir ilk olmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi