4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

İKİNCİ MUSTAFA KEMALLER...

              Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesi’ ni, Eskişehir Milletvekillerimizden Sayın Murat KAHYAOĞLLU ile birlikte ziyaret ettik. Sohbet süresince Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ ün, icraatı ve bugünkü nesle güveni bir kez daha hatırlarken, İkinci Mustafa Kemal olmanın da hazzı yaşandı.
            Nitekim ATATÜRK, “ İki Mustafa Kemal vardır; biri ben, et ve kemik geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu  “BEN” kelimesi ile ifade edemem. O, ben değil, bizdir. O memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz. Hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve Muaffak olması gereken Mustafa Kemal odur” demiştir.
                 Ancak Türk halkı, onun gösterdiği hedeflere ve eserlerine, fikir ve düşüncelerine, yeteri kadar sahip çıkmadı. Atatürk’ten sonra, iktidara gelen bazı siyasetçiler, Atatürk’ ün, çizgisinden uzaklaştılar. Siyasi çıkar için, devrimlerinden sürekli ödün verdiler.                      
              Atatürk’ ün, fikir ve düşüncelerinin hâkim olmayan iktidarlar ise,  ulusal gelirin, yarından fazlasını, mutlu bir azınlığa verdiler. Zengin, daha zengin, fakir, daha fakir oldu. Vurgu, soygun, sömürü, yolsuzluk hep gündemde oldu. ABD ve AB’ ye, sürekli ayrıcalık tanındı. AB’ ye, uyum yasaları ise ülkemize, çözüm değil sorun yarattı..
               Oysa, Atatürk, tam bağımsızlık ve antiemperyalist yanlısıdır. Atatürk, emperyalizmin, her türlüsüne karşıdır.
                Nitekim Atatürk, “ Tam bağımsızlık denildiği zaman elbette siyasi, mali, iktisadi, adli, askeri, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsızlık ve tam serbestlik demektir. Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan mahrumiyet, millet ve memleketin gerçek manasıyla bütün bağımsızlığından mahrumiyet demektir. Biz, bunu temin etmeden barış ve sükûna erişeceğimiz inancında değiliz” demiştir.
             Ayrıca ATATÜRK, ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel alanlarda, etkili, köklü devrimler yaptı. Bilimsel ve akılcı düşünceyi, devlete ve topluma egemen kıldı.
              ATATÜRK ‘ ün,  milli kurtuluşa bayrak olan fikir ve düşünceleri ve ölmez eserleriyle, tesirleri memleket sınırını aşmış, MAZLUM MİLLETLERİN bağımsızlık ve hürriyet mücadelelerinde, mavi kuvvet olmuştur.
              ATATÜRK, milliyetçi idi. Ancak O, ümmetçi, ırkçı, kafatasçı, Turancı, ayrımcı, bölücü ve yıkıcı, bir milliyetçi değil,  bütünleştirici, kaynaştırıcı, akılcı, barışçı ve çağdaş milliyetçi idi. Etnik milletçiliğe karşıydı. Çünkü Atatürkçülük, her şeyden önce millete haklarını tanıma ve tanıtmadır; millet egemenliğinin ifadesidir. Milletçe bağımsızlığa kavuşmadır.  
              Ülkemizde, yapılan bazı toplantı ve törenlerde, yapılan saygı duruşunda, Büyük Önder Atatürk’ e, yer verilmemesi, aklıselim vatandaşlarımızı üzmektedir.
              Oysa Atatürk, 20.yüzyılın, dünya lideri olarak, ilan edildi.
               Rhode Island’daki Brown Üniversitesi’nde, "Emeritus Profesör  Arnold Ludwig’  in,  18 yıl süren, "Liderliğin Doğası"  çalışmasında, 1900-2000 yılları arasında yaşayan, 200 farklı ülkeden, 1941 lideri araştırdı.
         Ludwig, bu amaçla "Politik Büyüklük Ölçeği" adını verdiği, puanlamaya dayalı bir ölçek geliştirmiş. Ayrıntılı bilgiye ulaşabildiği Roosevelt’ten, Churchill’e, Mao’dan Fidel Castro’ya, uzayan listedeki 377 lider arasında, en yüksek puanı, Mustafa Kemal Atatürk almıştı.
             Atatürk’ü, 20. Yüzyılın, en önemli dünya lideri olarak ilan eden, liderleri sıralama araştırması, dünya çapında, bugüne kadar yapılmış, en kapsamlı çalışmadır.
            Ne yazık ki  kendi değerlerimize,  tam olarak sahip çıkamıyoruz ama Atatürk gibi değerlerimizin, büyüklüğünü ortaya koymak ve dünyaya tanıtmak da  yabancılara düşüyor..
              Kim ne düşünürse düşünsün, dâhi lider Mustafa Kemal Atatürk’ün, değeri zamanla azalmıyor; bilakis, kendi çağını aşan, siyasî vizyonu, günümüz politikasına, ışık tutmaya devam ediyor.
           Nitekim ABD ve AB ülkeleri, dünyada meydana gelen son ekonomik krizi, Atatürk’ ün yöntemi ile çözdü. Yani Atatürk’ ün, "mutedil devletçilik" politika ve stratejileri, tıpkı 1929’ da olduğu gibi, bugün de dünyada, meydana gelen  ekonomik krizlere de çözüm oluyor.
             Yine COVİD-19 ve açlık korkusuyla, Köy Enstitüleri de dünyanın, yeni umudu oldu. ABD, Hindistan, Venezuela, Kore, gibi 100’ün üzerinde ülke "Atatürk Modeli" diye tüketimden, üretim toplumuna geçiş için, enstitüleri örnek alan uygulamalara başladılar.
                 Ülkemizde, doğusu,  batısı, kuzeyi ve güneyi ile bütünleşen, tek vatan, tek devlet ve tek bayrak, dışında, çözüm arayanlar, ya da çözüm önerenler, cumhuriyet ve kazanımlarını yıkarak, ulusal iradeyi yok saymaya çalışanlar; bilsinler ki her şeye rağmen bu vatan sahipsiz değildir. Çünkü iş başa düşünce, hepimiz birer MUSTAFA KEMALİZ…
              Türk halkı, Atatürk devrimlerini, titizlikle korumak, ödün vermemek, yaygınlaştırılması ve kökleşmesi için de, gayret ve caba göstermek zorundadır. Çünkü onun devrimlerine, fikir ve düşüncelerine, dünden,  daha çok, bugün ve gelecekte de muhtacız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi