4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

İNSANGÜCÜ PLANLAMASI VE EĞİTİM

                             
           Üniversite öğrencileri, birçok şehirde yüksek ev kiralarına ve yurt kapasitelerindeki yetersizliklere karşı, tepkilerini göstererek parklarda sabahlamaya devam ediyor. Eskişehir’de bir araya gelmek isteyen öğrencilere ise polis izin vermedi. Eskişehir’de, altı öğrenci  de gözaltına alındı.
            Ayrıca Koronavirüs yüzünden, bir buçuk yıldır, ailelerinin yanında kalan milyonlarca öğrencinin yanı sıra, fakültere, yeni kayıt yaptıranlar,  eğitim görecekleri kentlere,  akın etmeye başladılar.    Ancak İyi bir üniversite kadar,  güvenli, temiz ve ekonomik bir yurt bulabilmek de öğrencilerin ve velilerinin en büyük sorunu oldu.
            Çünkü 7 milyondan fazla Üniversite öğrencisi, ders başı yapacak. Birçoğu yaşadığı şehirdeki üniversitelerde okuyor. Ancak birçoğu da yüksek öğretim için, şehir değiştirmek zorundadır.
            Ülkemizde Kredi Yurtlar Kurumu’nun ,yatak kapasitesi’ ise yaklaşık 800 bin. Öğrencilerin, yarısının ailelerinin yanında kaldığını da varsayarsak, 3 milyondan fazla öğrencinin ya ev tutmak, ya da özel bir yurtta kalmak, seçeneği arasında kalacaktır.
             Öğrenciler için, tek başına yaşayabilecekleri 1+1’lik evler yanında,  genelde 2+1’lik evler 3 öğrenci tarafından, 3+1’lik evler ise 4 kişilik öğrenci grupları tarafından tercih ediliyor.
            Evde kalmanın da yurtlara göre, güvenlik sorunu dışında; elektrik, internet, su, doğalgaz gibi, fazladan fatura masrafları da bulunuyor.
           Öğrencilerin, zaten piyasa değerinin üstünde ev tutmak zorunda kaldığı  yıllardır bilinen bir gerçek. Özellikle; büyük kentlerde, öğrenci olmayanların bile, kiralık ev bulmakta zorlandığı günümüzde, öğrencilerin ve haliyle ailelerinin işi bir hayli zor.
                Üniversitelerde, birçok zorlukla okuyan öğrenciler, ünivesiteden mezun olduktan sonra da işsizlikle karşı karşıyadır. Ülkemizde, neredeyse, her evde birden çok işsiz var Üniversite mezunu işsizlerin sayısının,  2 milyondan az değildir. Ülkemizde, gençlerin yüzde 25’i işsizdir. İşsiz gençlerin de 4’te 1’i üniversite mezunudur.
              Resmi verilere göre,  İŞKUR’ a kayıtlı işsizlerin; 767’si  doktora mezunu işsizlerden oluşmaktadır. Kayıtlı işsizlerin 417 bin 890’ı lisans mezunu, 17 bin 688’i yüksek lisans mezunu ve 330 bin 331 ‘i ise ön lisans mezunudur. Bu veriler dahi diplomalı işsizliğin boyutları açısından önemlidir. İş bulma umudunu yitirenlerle bu rakam, 2 milyonu bulduğu söyleniyor.
             CHP’li Gürer’ e göre, Yılda 1000 kişi mezun veren bazı bölümlerin kamudaki istihdamı 10’u bile bulmuyor. Bazı bölümlerden kamuya birkaç yılda 5-10 kişi alınıyor, bazı bölümlerden mezun olanlar hiç alınmıyor. Bu bölümlerde yıllık istihdam oranı yüzde 1’ler seviyesinde kaldığı için, her yıl bu bölümlerden mezun olup işsizler ordusuna dahil olanların sayısı çığ gibi büyüyor.
           Üniversitede, okuyan öğrencilerin barınma sorunları ve mezun olduktan sonra   işsizlik sorunlarının çözümü,, ülkemizde gerçekleştirilecek işgücü planlaması ile mümkündür. Çünkü üniversitelerin, büyük bir bölümüne ülke ihtiyaçlarındana fazla öğreci alınmakatadır
         Oysa ülkemizin, üniversite mezunlarından ziyade,  nitelikli ara elemana ihtiyaç vardır. Ara eleman sıkıntısı yüzünden bazı sektörlerde işler yürümüyor. Sanayimiz ağır darbe yiyor. Kalifiye eleman bulamadığı için, pek çok sanayici işini büyütmekten korkuyor.   
           Geçmiş yıllarda, Nitelikli ara eleman ihtiyacını karşılayamayan sanayicinin Filipinler, Küba, Hindistan ve Endonezya gibi ülkelere yöneldiğini belirten, ATO Başkanlarından Sayın Sinan Aygün, "Çin’den ara eleman ithal edecek hale geldik diye uyarmıştık. Maalesef gerçek oldu. Türk firmalarının yurtdışı projelerinde Filipinli, Kübalı, Hintli, Endonezyalı ve Pakistanlı kaynakçılar ve teknisyenler istihdam ediliyor" dedi.
               Ayrıca Türkiye’de, mesleki okullara önem verilmediğini belirten Sayın Aygün, "Meslek liseleri reel sektörün ihtiyacı olan ara elemanları yetiştiremiyor, eğitim politikaları oluşturulurken, Türk sanayisinin, ihtiyaçlarını da hesaba katmadığını vurgulamıştı.
              Ülkemizde, mesleke lisesi açılmadığı gibi, velilerin ve öğrencilerin tercihinin akademik eğitim veren liselerden yana olmasına karşın,  sınavla öğrenci alacak okulların büyük bölümünü, imam hatip  meslek liseleri arasından belirleyen , Milli Eğitim Bakanlığı, İstanbul’daki 60 meslek lisesini,  Anadolu lisesine dönüştürdü.
             İşgücü planlaması olmayan ülkemizde,  öğrencilerin çoğunluğu,  üniversiteleri tercih etti. Sonuçta da bugünkü tablo meydana geldi. Oysa gelişmiş tüm ülkelerde üniversitelerin ilgili bölümlere, alınacak öğrenci sayısı, nüfus artışı ve ülke ihtiyacına  göre bellidir..
             İnsangücü planlaması,  ülkeler için, doğru sayıda insanın, doğru meslek çeşitliliğinde, doğru niteliklerle, doğru yerde bulundurulmasıdır. Yaklaşımın özünde, işgücü piyasasına, dâhil olan bireylerin, cinsiyet, meslek dalı, eğitim düzeyi temellerinde gruplandırılması yer alır.
             Ayrıca İnsangücü planlanmasının, çıktısı olan veriler, eğitim planlaması için, özellikle yükseköğretimde, hatta meslek lislerinde,  okul, bölüm ve kontenjan hesaplamalarına kaynak oluşturur.
           Ancak eğitim planlaması, sadece çalışabilir nüfus göz önüne alınarak yapılmaz. Her eğitim kademesi için, ihtiyaç duyan nüfus temel alınarak planlama yapılır.
             Türkiye, belirlenen ekonomik hedeflere ulaşabilmek için,  insagücü ve stratejik işgücü planlanması, yapılmaldır.  Ayrıca  hangi mesleklerde, hangi özelliklerde, ne kadar insangücüne ihtiyaç bulunduğu hesaplamalı ve ona göre de üniversiteler ve meslek okullarında, kontenjan belirlenmelidir.
              Aksi halde her yıl konaklama ve istihhdamla ilgili sorunlar artarak devam edecektir.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi