4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

NEREDEN BULDUN YASASI ÇIKARTILMALI

    Her parti, toplum hayatını, demokratik rejimi ve ahlaki değerleri tahrip etmesi nedeniyle, ahlaksızlık ve yolsuzlukla mücadeleyi, milli mesele olarak görmektedir
            Siyasi partiler, toplumsal barışı ve demokratik sistemi tehdit eden, devlet kurumlarına olan güveni sarsan, ahlaki kirlilik ve yolsuzluklarla kararlı ve etkin mücadele etmek üzere, “temiz yönetimi”, en kısa zamanda gerçekleştireceklerini dün söylendiler. Bugünde söylüyorlar.
           Yine yolsuzluklardan elde edilen kazanca, el konulması ve suçluların bu kazançtan mahrum bırakılması için; yolsuzluktan suçlu görülen kişilerin servetlerinin, nerede olursa olsun ve kimin adına kayıtlı olursa olsun, el konulacağı, her seçim öncesi tekrar edildi. Hatta bu alanda hukuki düzenlemelerin de yapılacağı da vaat edildi.  Hatta  suçlamalar yapıldı.       
          Gelecek Partisi Genel Başkanı, Sayın Ahmet Davutoğlu, Diyarbakır ziyaretindeki, bir eleştiri üzerine, “İtiraz etmeseydim Başbakanlığım gitmezdi, itiraz etmeseydim benden sonraki Başbakan gibi, bakanlar gibi milyarlarıma milyar katardım.” sözleri ile dikkat çekti.
             Yine CHP Genel Başkanı Sayın KILIÇDAROĞLU ise hemen her mitingde,  iktidara geldiklerinde ilk yapılacak işlerden birinin, “YETİM HAKKI YİYENLERDEN HESAP SORACAKLARINI” ve “ SİYASİ AHLAK” yasasını çıkaracaklarını,  iktidarlarında, dolandırıcının, kalpazanın yeri olmayacağını, her vesile söylüyor.
             Elbette iddialar, ne kadar doğru bilinmez ama yıllardır ülkemizde, meydanlarda bu söylentiler yapılıyor ama bunların önlenebilmesinde etkin olacak olan, “Siyasi Ahlak yasası “ ve “Nerden buldun Yasası”  bir türlü hayata geçirilmiyor.
              Aslında “ Siyasi Ahlak ” ve “Nereden Buldun” yasaları gerçekleşse de yeterli değildir. Bu yasaları uygulayacak olan yargının da bağımsız ve tarafsız olması da şarttır.                     
                 Liderlerin meydanlardaki vaatleri ve seçim bildirgeleri, partilerin seçmene verdiği bir taahhüttür. Ne var ki bugüne kadar,  yolsuzlukla ilgili vaatlerin, hepsi bildirge ve lafta kaldı,    
                 Hâlbuki her toplum, demokratik rejimi ve ahlaki değerleri tahrip etmesi nedeniyle,  yolsuzlukla mücadeleyi, milli mesele olarak görmektedir.
                 Ayrıca partiler, meydanlarda, toplumsal barışı ve demokratik sistemi tehdit eden, devlet kurumlarına olan güveni sarsan, ahlaki kirlilik ve yolsuzluklarla kararlı ve etkin mücadele etmek üzere, “temiz yönetimi”, en kısa zamanda gerçekleştireceklerini dün söylendiler. Bugünde söylüyorlar. Ancak her nedense bu vaat bir türlü gerçekleşmedi.                   
                   Aslında AKP döneminde de, ” Nereden buldun” dan farklı olarak, servet yerine harcamanın sorgulanacağı yeni sistemde, kredi kartı dahil yüksek harcaması bulunanlardan, 5 yıldızlı otellerde kalanlardan, özel hizmetçisi, yatı, uçağı, son model uçağı olanlardan beyan ettiği gelir ile yaşam standardı arasında büyük fark bulunanlar, mercek altına alınacak. Bu kişilere, “Bu harcamaları nasıl finanse ettin? Bu şekilde nasıl yaşayabiliyorsun?” diye sorulacaktı. Ancak bugüne kadar, arzu edilen boyutta, somut adım atılmadı.
                 Yine yolsuzluklardan elde edilen kazanca, el konulması ve suçluların bu kazançtan mahrum bırakılması için; yolsuzluktan suçlu görülen kişilerin, servetlerinin, nerede olursa olsun ve kimin adına kayıtlı olursa olsun, el konulacağı, her seçim öncesi tekrar edildi.
               Hatta bu alanda hukuki düzenlemelerin de yapılacağı da vaat edildi Ancak vaatler gerçekleşmediği gibi,  her dönemde, Türkiye’de, yoktan servet yapan, pek çok insan oldu. Bugüne kadarda bu insanlara, “Nereden buldun?” sorusu bir türlü sorulamadı. Seçimlerden önce Siyasi partiler, ”sorulacak” dendi ama söylentiden öte de gidemedi.
                Geçmişte de hesap sormak isteyenler, “Devletçilik” ile “ suçlandı. Yapılacak yatırımların önünde engel gibi gösterildi, Hatta “SERVET” düşmanı ilan edildiler. Söylemler ve suçlamalar bu olunca da ,“Nerden Buldun” yasa taslakları, hep tozlu raflarda kaldı.
              Bir türlü de hayata geçirilemedi. Yolsuzluk, usulsüzlükler, devam etti. Gerçi ara sıra, ”Nerden buldun?” mevzuat söylentileri gündeme geldi ama bu alanda yapılacak bir yasal düzenlemenin, parayı yastık altında bekleteceğini, dolayısıyla da ekonomide, güç günlerin yaşanacağı sürekli neden olarak gösterildi. .
                  Oysa gelişmiş ülkelere, özellikle de ABD’de, her paranın mutlaka kaynağı sorulur. Hem de öyle büyük servetlerin değil. 2-5 bin doların bile, menşei araştırılıyor. Türkiye’de ABD gibi, “Neden buldun” sorusunu hayata geçirmek zorunda.   Aksi halde,  yolsuzluklar ve soygunlar artarak devam edecektir.
                     Aslında DSP iktidarında, Maliye Bakanı Zekeriya TEMİZEL zamanında "NEREDEN BULDUN" yasası çıkarılmıştı. Birkaç kez uygulanması ertelendi. Daha sonra da AKP iktidarı, 2003 yılında yürürlükten kaldırdı.
               Gerekçe olaraktan O günlerde Başbakan olan Sayın ERDOĞAN,” “Ekonomik barışın sağlanabilmesi, mükellefin az çok vergi verebilmesi ve sistem dışına çıkan kaynakların sisteme yeniden dahil olması için 2003’te devreye girecek olan Nereden Buldun Yasası’nın iptal edilmesi gerekmektedir.” demişti.
                O yasa yürürlükte olsaydı, parayı kazanırken vergi vermeyenlerden harcarken vergi alınacaktı. Herkese de "NEREDEN BULDUN" diye sorulacaktı.
               Fransa, İngiltere, İtalya ve diğer ülkelerde, bir kişinin servetinde artış olduğunda, “vergisi ödenmiş mi?” diye bakılıyor, ödenmemişse, sorgulanıp vergisi alınıyor ve cezalandırılıyorlar.
                Avrupa bankaları da kaynağı belirsiz paraları sisteme sokmamaya çalışıyor.
‘Kara para deyimi, sadece kaynağı belirsiz, kanun dışı işlerden gelen para için değil, vergi dışı (kayıt dışı) kalan para için de kullanılıyor’.
                  Siyasi partiler, birbirlerini suçlama vaat ve söylemde bulunmak yerine, “ SİYASİ AHLAK”  ve  “ NEREDEN BULDUN” yasalarını, hayata geçirseler, ne yolsuzluk, rüşvet, usulsüzlük gibi tasvip görmeyen, kötü alışkanlıklar kalır, ne de  “YETİMİN HAKKI “yenir.
               Ne demişti Hz. Mevlana, “ İBADET ON KISIMDIR. ONDA DOKUZU HELAL LOKMADIR”. Demiştir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi