4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ŞEKER FABRİKALARI

Maliye Bakanı Sayın Naci Ağbal, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda,2018 bütçesi üzerindeki görüşmelerde, şeker fabrikalarındaki geçici işçilerin durumuna ilişkin soruya, “Şeker fabrikaları,  benim gözümün bebeği. İşçi arkadaşlarımızın hassasiyetlerini biliyoruz. İşçilerimiz, sendikalarımızla şeker fabrikalarının, daha da büyümesi için, çalışmalar yapacağız. Tabii özelleştirme de yapacağız” dedi.
Hükümet Şeker Fabrikalarını, neden özelleştiriyor veya mazereti nedir bilinmez ama dünyadaki gelişmeler karşısında, önce şeker fabrikalarını özelleştiren,  Fransa, sektördeki gelişmeleri,  kısa zamanda değerlendirip,  özelleştirmenin, sektörü geliştirmeyeceğini anlayarak, bu hatasından vazgeçmiş ve şeker fabrikalarını, yeniden yapılandırarak, üretimin yüzde 65 oranında, yeniden kamu ve çiftçi kuruluşlarına devretmiştir.
Dünyada, rekabete dayalı serbest piyasa ekonomisine ve uygulamalara sahip ve liberal siyaset anlayışının,  baskın olduğu ülke olarak, ABD, şeker pancarından, şeker üretiminin,  en fazla yapıldığı ülkelerden biridir. Bu ülkede, şeker üretimi, şahısların eline bırakılmayacak,  kadar stratejik öneme sahiptir.
Kamuya ait  hangi Şeker fabrikaları,  özeleştirilir, zaman gösterecektir. Ancak       Avrupa'da,  1830'da, ülkemizde ise 1840'lı yıllarda, ilk şeker fabrikası kurulması girişimi olduğu biliniyor. O günden, bugüne kadar, Şeker sanayinde, ciddi gelişmeler oldu.
Türkiye, bugün,  kendi şeker fabrikalarını, kendisi yapan, ülke durumundadır.  Ciddi bir bilgi birikimi ve nitelikli de işgücü var. Bu gelişmeye rağmen, Türkiye’ de, pancara, kota uygulanırken, ABD ve Avrupa Birliği,  pancar üretimini teşvik ediyor 
Diğer yandan Şeker pancarı, tarımı ve sanayisi; üreticilerimizin, tarımsal bilgi ve kültür düzeylerini, yükselten, ailelerin, tüm fertlerine çalışma imkânı ve istihdam sağlayan, tarım kesiminin, refah düzeyini artıran, nüfusun kırsal kesimde tutulmasına, iç göçün yavaşlatılmasına ve bölgesel kalkınmışlık farklarının azaltılmasına,  en büyük katkıyı sağlayan sektörlerin başında gelmektedir.
Ayrıca Eskişehir Şeker Fabrikasında, başlayan çalışmalar, sonrası, kurulan, 5 büyük Makine Fabrikasında, (Afyon, Ankara, Eskişehir, Erzincan ve Turhal) 1962 yılından sonra, kurulan tüm Şeker Fabrikalarının tamamı, kendi Makine Fabrikalarında, üretilen makinelerle, kendi mühendis ve işçileri tarafından projelendirilmiş ve Fabrika yapan, fabrikalar olmuştur.
öte yandan çağımızda, dünyada artan temel gıda maddesi ihtiyacını karşılayan ve ülkemiz, insanının da temel beslenme kaynaklarından, birisi ve geçim kaynağı da olan şekerin; hem insan sağlığı ve yarattığı yerli katma değer, hem de tarıma sağladığı girdiler, bakımından önemli bir sektördür.
Şeker Sanayi,  dünya ve ülkemizde, başta tarım ve hayvancılık olmak üzere; taşıma, kimya, ilaç, alkol ve kozmetik sanayine, bağlı pek çok endüstriye, girdi sağlayan, niteliği ile de stratejik bir konumda sahiptir.
Ancak Şeker Sanayi Sektörü,  kısa vadeli çıkarlar peşinde koşan, endüstrinin geleceği ile ilgili teknolojik ve ekonomik, bir perspektife sahip olmayan, özelleştirme politikaları ile rant kaynağı haline getirilmeye çalışılmamalıdır.
Dünya şeker üretiminin, 2016/17 döneminde 2,262 milyon tondur.  Dünya şeker üretimindeki artışa rağmen, ihracatçı ülkelerin üretimlerindeki azalma nedeniyle, dünya şeker ihracat hacminde daralma beklenmektedir.  2016/17 dönemine ait istatistiksel rakamlar, dikkat çekilmesi gereken 3 temel faktörü ortaya çıkarmıştır:  üretimden, daha fazla tüketim, Ticaret dengesinde daralma,  Stok/tüketim oranında,  kritik seviyede düşüş vardır.
Şeker pancarı, yalnız sanayi hammaddesi değil, aynı zamanda hayvan besiciliğinde de önemli bir yem bitkisidir. Dünya nüfusundaki artış, tarım alanlarını tehdit eden iklim değişikliği ve ekolojik faktörler; tarım ve hayvancılığı, stratejik bir sektör haline getirmiştir.
ülkemiz ekonomisine,  yadsınamayacak boyutlarda yerli katma değer sağlayan, doğal şeker üretimiyle, sağlıklı nesillerin yetiştirilmesine, büyük katkıları olan şeker sanayi sektörünün, yeniden yapılanma, en önemlisi de yılların kazandırdığı, bilgi birikimi ve nitelikli işgücü ile bölge ve dünya ekonomisinde, hak ettiği yeri mutlaka alacaktır. Yeter ki özeleştirilmeyerek, şeker fabrikaları “ öZERK” yönetime kavuşturulsun.
Eskişehir, Kazım Taşkent Şeker Fabrikası'nın, temelleri, 1 Şubat1933 yılında atıldı. kısa sürede tamamlanan kuruluş, 5 Aralık 1933 yılında, işletmeye alındı.  Bugüne kadar da ülke ve Eskişehir ekonomisine, ciddi katkıda bulundu.
Şeker ve Makine Fabrikasını, Şeker İlkokulu’ nda, 15 yıl görev yaptığım süre içinde, başarılı çalışmalarına, sürekli tanık olduk.  Bugün de Eskişehir, Kazım Taşkent Şeker Fabrikası Müdürü, Sayın Ekrem MEYDANLI ve Makine Fabrikası da Müdürü, Sayın Yaşar öZüDOĞRU, yönetiminde, şeker sektöründe, örnek teşkil edecek, bir performans sergiliyor.
Eskişehir’deki tüm kesimler, özellikle de milletvekilleri, pancar kooperatifi, sendikalar Ziraat odaları, sanayicimiz, ESO, ETO,  ve halkımız,  Şeker Fabrikasının, özelleştirilmemesi için,  mücadele etmeli, özeleştirilirse de Eskişehir halkı, her türlü imkânı kullanarak,  Şeker ve makine fabrikasına, sahip olmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi