4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ŞEKERDE KOTA KALDIRILMALI

             Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş.(Türk Şeker)’den, yapılan açıklamaya göre, geçen yıl 300 TL’den alınan, 16 polar şekerpancarının, tonu 336 liradan alınacak. Son bir yılda mazot, gübre, ilaç, tohum, işçilik giderleri %30 ile %50 arasında zam almışken, şeker pancarının alım fiyatı sadece %12 artmış oldu.


 


           Oysa Pancar üreticisi, ton başına, en az 400 TL fiyat bekliyordu. üstelik açıklanan fiyat, Türk Şeker bünyesindeki 15 fabrika için geçerli.


 


           Türk şeker’in,  16 polar şeker için, baz alım fiyatı 336 TL olarak belirlmesi, Pancar üreticisi ve çeşitli kesinlerce de tepki ile karşılandı.


 


           İYİ Parti  Sivrihisar  İlçe Başkan, Sayın Recep TOPTAŞ, pancar alım fiyatları ile ilgili yaptığı açıklamada,“Beklentilerin çok altında kalan, bu fiyata çiftçiler, feryat ettiler. Açıklanan fiyat, ton başına, en az  400 TL talep eden, çiftçimizin, beklentisinin çok altında kalmıştır. dedi.


 


            Ayrıca Sayın TOPTAŞ,” Geçen yıl, 300 TL olarak açıklanan şeker pancarı için,  ton başına 36 TL artış yapılmıştır.  Son bir yıldır, mazot, gübre, tohum, elektirik, sulama ve işçilik giderlerine, %30-50 arasında zam  gelirken, şeker pancarı alımını sadece %12 artırılması üreticiye ekmeyi, ben ithal ederimin, bir ifadesidir.”tespitleri ile de bir gerçeği kamuoyu ile paylaştı.  


 


                Aslında Şeker sektörü ile ilgili, olumsuz gelişmeler bekleniyordu. Şeker fabrikalarının, ‘üretim alanı’ olan değerli arazileri, imar planları ile değiştirilerek, fabrikaların, üretim alanı daraltılırken, bu araziler üzerinde, lüks konut ve AVM’lerin yapılması ile ilgili gelişmeler, kaygı vericiydi.


 


             Şeker fabrikalarının, birçoğunun arazisi, şehir merkezlerine yakın olmasından dolayı değer biçilemiyor. Bu araziler, özellikle müteahhitlerin dikkatini çekiyordu. İmar değişiklikleri ile birlikte, üretim amaçlı kullanılan, bu araziler ranta açılmış oldu.           


 


              Hükümetin, tarım, hayvancılık, istihdam başta olmak üzere, ülke ekonomisine ciddi katkıda bulunan, şeker fabrikalarında, üretimi canlandırmak yerine, özelleştirmesi kabul edilecek bir durum değildir.


 


               çünkü Türkiye, ciddi boyutta şeker ithal ediyor, özelleştirilemeyen, Şeker fabrikları,  üretimdeki başarılı performansları ile dikkat çekiyor.   Nitekim Eskişehir,  Kazım Taşkent Şeker Fabrikası, 2020-2021 yılı kampanya döneminde 6 bölge ve 14 kantardaki pancar alımları başladı. 4 Aralık 1933’te başlayan şeker üretim serüveninde,  24 saatlik üretim rekoru kırıldı. Kampanyanın, ilk günün de  10 bin 300 ton şeker pancarı işlenirken, bin 354 ton şeker üretimi yapıldı.


 


             Türkiye’de, en fazla şeker pancarı üretimi gerçekleştirilen il olan Konya’ da, 741 bin 441 dekar alanda,1 milyon 675 bin 340 ton, ikinci il, Yozgat’ta ise, 278 bin 814 dekar alanda şeker pancarı üretimi yapııyor.  Eskişehir’ de ise, 166 bin 649 dekar alanda, 941 bin 487 ton şeker pancarı üretimi gerçeştiriliyor.


 


             Ancak, Şeker Pancarı üretiminde, “KOTA” ciddi sorundur. Oysa AB’de 1 Ocak 2017’den itibaren, şeker sektöründe, kotaların kalkacağını, buna karşın, kota sisteminin, bir tek Türkiye’de, devam edeceğini açıklamıştı.


 


           Oysa  AB ülkelerinin,tamamına yakınında,   % 95 oranında pancar şekeri üretimi yapılmaktadır.. Bununda nedeni, pancar ziraatının ve sanayisinin üreticilere sağladığı katma değerdir


 


               ülkemizde, ivedilikle 4634 sayılı Şeker Yasası ile konulan kota kaldırılmalı, geçmişte olduğu gibi, pancar üreticisi ile bağlı olduğu şeker fabrikası yöneticileri ile pancar üretimini planlamalı. pancar üreticisine, yüksek verimli tohumlar verilmelidir.


 


               çünkü Türkiye,  başka ülklerden, ciddi miktarda, şeker ithal etmektedir.


 


                Aslında Şeker fabrikaları, ülke sanayinin oluşturulmasında, kilit rolü oynamış, tarımsal sanayi kuruluşlarının, başında yer almıştır. Şeker fabrikaları, satılacaksa, özel şirketler yerine,  pancar üreticileri kooperatifleri ve işçi sendikalarının katılımıyla oluşturulacak kuruluşlara satılmalı,  ya da mülkiyeti devlette kalmak üzere kiralanmalıdır.


 


               Ancak her hal ve şartta, şeker fabrikalarının, üretime devamı sağlanmalıdır.


 


               Şu bir gerçek ki geçmişte, tarımsal üretim açısından, dünyada, kendi kendine yeten 7 ülkeden biri olan Türkiye, gıdada dışa bağımlı bir ülke haline getirildi. 1980 yılına kadar, önemli aşama kaydeden, tarım sektörü, bu tarihten itibaren, hızla düşüşe geçti.


 


               Türkiye’ye, dayatılan neo-liberal politikaları destekleyen yönetimlerin tavrına, küresel ısınmayla gelen olumsuz iklim koşulları ve tarım alanlarının ranta açılması da eklenince; Türkiye  en temel gıda maddelerini bile, ithal eden ülkeye dönüştü.


 


                ülkemizde tarım sektörü, toplam işgücünün, neredeyse yarısını tarım sektörünün istihdam etmesine rağmen, siyasi iktidarlar tarafından, tarıma gereken değer verilmediği gibi,  tarımdan, mazot, gübre ve ilaçtaki yüksek vergiler de ivme kazandı.


 


               İngiltere’de de özelleştirme yapıldı Ancak sosyal boyutu öne çıkarılmış, "PAYDAŞ TOPLUM" kavramı geliştirilmiştir. Paydaş toplum anlayışı, özelleştirmede, halka arz uygulamalarına öncelik verir. O nedenle de Türkiye, Şeker Fabrikalarını, halka arz şeklinde özeleştirmeliydi. çünkü bu fabrikalar, onların vermiş olduğu, vergilerle yapıldı.


 


             Şeker pancarı, dünyada ve Türkiye’de tarıma dayalı sanayi üretiminde, stratejik rol oynamaktadır. Şeker sadece ekonomik bir üründe olmayıp, sosyal etkileri olan, birçok sektöre girdi ve geniş istihdam olanağı sağlayan, en önemlisi de sağlık açısından, en sağlıklı tatlandırıcı bir üründür.


 


            ülkemizde, şeker arzının istikrarı, dışa bağımlılığın azaltılması ve gıda güvencesinin sağlanması açısından, önem teşkil etmektedir. O nedenle de şeker sektöründe, AB’ de olduğu gibi, kota kaldırılmalı, şeker pancarı, üretimi de teşvik edilmelidir.


 


 


 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi