4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TURİZM VE EKİP RUHU

Eti Arkeoloji Müzesi'nde, gerçekleştirilen Turizm Haftası etkinliğine, Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Prof. Dr.Nabi Avcı, Eskişehir Valisi Sayın Azmi çelik, AK Parti Eskişehir Milletvekili Sayın Emine Nur Günay, diğer ilgililer katıldı. Ancak Anakent Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz BüYüKERŞEN,  Tepebaşı ve Odunpazarı Belediye Başkanları yoktu.
Oysa Turizm Haftası'nın açılışında, Anakent Belediye Başkanımız Sayın Prof. Dr. Yılmaz BüYüKERŞEN ve diğer belediye başkanlarımızı da görmek isterdik. çünkü
geçen yıl, yerli yabancı turist olarak, Eskişehir'e gelen,302 bin 249 kişinin ve 512 bin 619 konaklamanın, gerçekleştirilmesinde, belediyelerin payları büyüktür.
Ayrıca Eskişehir’ de, turizmi için "EKİP çALIŞMASI" bir zorunluluktur. Ancak kentte, Sivil toplum  örgütleri ve kurum/kuruluşlar arasında, istenen düzeyde, işbirliği yok. Toplum katılımı ise istenen boyutta değildir. Halka ve dünyadaki gelişim ve değişimlere rağmen de bir şeyler yapılmak isteniyor.  İlgiler, turizm alanında, yıllardır,  makro hedefler, ve hamasi söylemlerde bulunuluyor ama arzu edilen gelişmeler gerçekleşmiyor.
Oysa Türkiye’de, her alanda dikkat çeken iller, kentin sorunlarının çözümünde ve ilin menfaati olan gelişmelerde, en önemlisi de merkezi idareye karşı, birlikte hareket ediyorlar; İlin sorunlarının çözümünde de "TAKIM RUHU" nu, ön planda tutuyorlar.
İşte Kayseri!
Yıllardır birlikte düşünüp, birlikte karar vermeleri sonucu, her alanda çıtayı yükselttiler.  Geçmişte, Eskişehir’den daha iyi olmamasına rağmen, sanayide ve her alanda büyük aşama kaydettiler. Şehircilik de ise örnek gelişmelerle, dikkat çekiyorlar.
Eskişehir’ de, her alanda başarılı olabilir. Yeter ki ildeki, sivil toplum örgütleri kurum/kuruluşlar ve halkımız arasında işbirliği sağlansın ve kurumsallaştırılsın. Tüm kesimlerin katılımı ile de merkezi idareye karşı güçlü bir "lobi" oluşturulsun.
ETO Başkanlarımızdan Sayın SARAR’ ın söylediği gibi," Sen-Ben" kavgası bitirilsin. Ayrıca Eskişehir’de, icraata, parti kimliği ve duygusallık değil,  akıl ve mantık hakim olsun.
Vali, Sayın çELİK’ in, söylediği gibi, Eskişehir; Yunus Emre Külliyesi ve Türbesi, Seyyit Battal Gazi Külliyesi ve Türbesi, Şeyh Sücaeddin-i Veli Külliyesi ve Türbesi, Nasrettin Hoca, Şeyh Edebali, Dursun Fakıh ve daha birçok bilge değerlere sahip olması yanında, Yazılıkaya Frig Vadisi üzerinde Anıtlar, Kaya Mezarları ve Antik Kaleler ile her noktasında birçok arkeolojik, kültürel ve tarihi eserleri barındıran önemli bir turizm potansiyeline sahiptir.
Hiç şüphesiz, turizm sektöründe, doğal çevre ve kültürel değerler, önemli unsurlardır. Ancak Turizm sektöründe, yerel halk, turizm işletmeleri, tüketici ve doğal çevre ilişkinden oluşan ilişkiler ağı, daha da önemlidir. Bunların arasına, zaman zaman kamu yönetimi aktörü olarak  girebilir. Ama genellikle ilişki, bu dört aktör üzerinde ortaya çıkar ve gelişir.
Yerel halk ve turizm işletmelerinin ilişkisi ve etkileşiminin sonuçları üzerine, ülkemizde ve Eskişehir’de,  çok fazla çalışma yok. Böylesine önemli bir konuda, akademik çevrelere ciddi görev düşmektedir. çünkü ülkemiz gibi, bir de iç göçün yoğun olduğu bir ülkede, yerel halk ve turizm işletmesi ilişkisi, son derece önemlidir.
Turizm sektörü, yöresindeki yerel topluma, kültürüne, sorunlarına ve insanlarına kayıtsız kalmak gibi bir lüksü olamaz çünkü turizm, yörelerdeki insanların istihdamına ve yöre ekonomisine, öncelik vermesi gerekir. Bu turizm sektörünün, kendi ticari geleceği ve karlılığı için bir zorunluluktur.
Eskişehir’ de, turizmde gelişmeyi sürdürülebilir kılan unsurlar içerisinde, yerel halkın önemli bir yeri vardır.  çünkü turizm yörelerinin, geleceği, yöredeki turizm işletmelerinin personeli, yanında, yöre halkının, özellikle de esnafın, önemli rolü vardır.
Turizm sektörünün, başarısı ve bu başarının devamlılığı için, önemli ölçütlerden biri kuşkusuz, yerel halk ile yürütülecek yakın ilişkilerdir. Yerel halkın, başta turizm aktiviteleri olmak üzere, turistlere, karşı tutumlarının,  Sektörün, liberal ölçülerde gelişmesinin sağlanması açısından son derece önemlidir.
Turizm sektöründe, kamu kesimi ve özel sektörün ve sivil toplumun işbirliğiyle, stratejik planlamaların yapılması, geçmişteki bu alandaki çalışmaların, yeniden gözden geçirerek, güncellenmesi ve bir yol haritasının hazırlanarak, hayata geçirilmesi de şarttır.
Elbette turizm sektörü, iktisadi kalkınmada ve Turizm alanındaki karar alma süreçlerinde, yerel aktörlerin, mutlaka etkin olmalarını gerektiren bir sektördür. Aksi halde, turizm sektörü, iyi yönetilmediğinde, doğal kaynakların tahribine, sosyal ve kültürel kirlenmeye, mali kaynakların, israfına ve ileride, ekonomik dengesizliklere sebep olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi