4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ÜNİVERSİTELER VE ÜRETİM

     Ziraat Fakültesi Dekanlarından, bugün de Mudanya Üniversitesi Rektörü olan, Sayın Prof. Dr Hasan TOSUN ’la, her sohbette,  tarım sektöründe, yer alan kurum/kuruluşlarla, üniversitelerin işbirliği yapmasını, sıkça vurgulardı.
              Sayın Prof. Dr. TOSUN, bu sözlerini sözde bırakmadı,  ESOGÜ Ziraat Fakültesinin, dekanı olduğu dönmede, 1.Ulusal Ali Numan Kıraç Tarım Kongresi’ ve fuarı” nda, teşkil olunan” ONUR”, “DANIŞMA”, “BİLİM” ve “DÜZENLEME” kurullarında yansıdı.  Kurullarda görev alanların, değişik üniversite ve kurum/kuruluşlar ve meslek odalarından teşkil olması, tarım sektöründe “TAKIM RUHU”  ve “İŞBİRLİĞİ”  açısından da örnek teşkil edecek nitelikteydi.
                 Ayrıca ülkemizde, üniversite- kurum/kuruluşların işbirliği, iki açıdan gereklidir. İlki, teknik anlamda gelişme ve desteği sağlamak için, üniversitelerden yararlanmak, ikincisi de üniversitelerden danışmalık almak ve üniversite mezunlarının istihdam edilebilirliğini artırmaktır. Bu yönde dünyada çok güzel örnekler mevcuttur. 
                    Nitekim Amerikan üniversite modeli, “Market Model University” = “Pazar Temelli Üniversite” olarak kavramsallaştırılır. Çağdaş şirket modeline göre tasarlanan modelin, amacı “karı maksimize etme” kuralına uygun işlemektedir. Bu kapsamda “öğrenci-üniversite”, “üniversite-toplum” ilişkisi ve en önemlisi akademik içerik, bu kurala göre yapılandırılmıştır (Karatepe,2007).
                   Bu üniversite modeli, Amerika’nın sürekli büyüyen sanayisinin, her türlü ihtiyacını karşılamış, özellikle savaşlar sırasında, kritik misyonlar yüklenmiştir. 2. Dünya Savaşı sırasında, atom bombasının ve Vietnam Savaşı’ ında kullanılan napalm bombalarının yapımı bu üniversite eliyle gerçekleştirilmiştir.
                    Türkiye’ de, üniversitelerde bu modeli benimsemiş ama icraatına yansıtmadılar. Çağdaş bir şirket modeline göre tasarlanan,  Market Model üniversite modelinin amacı,  ‘karı maksimize etme’ kuralına uygundur.   Ne var ki Türkiye’ deki üniversitelerde, “Üniversite- toplum” ve “öğrenci- üniversite” ilişkisi, arzu edilen boyutlarda değildir. 
                Oysa üniversiteler, bilgi öğreten değil, bilgi ve teknoloji üreten, en önemlisi de ülke sorunlarının çözümüne ciddi katkıda bulunan kurumlardır.
                  O nedenle de ülkemizde üniversitelerde, üretkenlik teşvik edilmeli, tekelcilik ortadan kaldırılmalı, çalışmak isteyen kişilerin önü açılmalıdır. Özellikle de Araştırma ve geliştirme çalışmaları,  “eğitim-öğretim” ve diğer hizmetler, olanaklar çerçevesinde maddî olarak değerlendirilmeli,  ek kaynaklar yaratılmalıdır. Üniversiteler, üreterek varlıklarını sürdürmelidir.
                   Nitekim Başkent Üniversitesi Rektörü, Sayın Prof. Dr HABERAL’ ın, “ …Başka bir deyişle, üretken Türkiye’de, üretken insan olmanın vazgeçilmezliğine inanıyoruz. Üretkenlik, ülkemiz ve insanlık için en büyük hizmettir. Çünkü üretilen ülkemizin yaşamıdır. Bu yaşam, ülkemizin gücü ve zindeliğidir. Eskiye karşı yeninin, karanlığa karşı aydınlığın zaferidir; başka bir deyişle, Üretken Türkiye, uygarlığın zafer alanıdır. Bütün bunlar ışığında biz Başkent Üniversiteliler, diyoruz ki:  Üretken Türkiye için, üretken üniversite olmak, Cumhuriyetin kurucuları, Atatürk, silah arkadaşları ve aziz şehitlerimize, bir borç ödeme biçimidir.” sözlerine, katılmamak mümkün mü?
                    Elbette Başkent Üniversitesi gibi,  ülkemizdeki üniversitelerde ,  “ÜRETKEN ÜNİVERSİTE” den yanadır. Ancak bu istek yeterli değildir.  Bunun için, Ar-Ge çalışmalarına hız kandırmak ve kurum/kuruluşlar da bu işbirliği şarttır.                  
                Ali Numan Kıraç Tarım Kongresine, Tarım Bakanlığı’nın, üst düzey yöneticileri, 7 üniversite rektörü, 27 Ziraat Fakültesi Dekanı, Üniversiteler Arası Kurul Tarım Komisyonu Başkanı, TÜBİTAK Başkanı, YÖK Üyeleri ve uluslararası ve ulusal alandan, pek çok bilim adamı da katılmış ve kongrede 400 bildiri sunulmuş Türk tarımını da ciddi katkıda bulunmuştur.
                Ülkemizde, tarla tarımı yapılan yerlerde, üretimi arttırmanın sadece bir tek yolu kalmıştır. O da birim alandan alınan verimin arttırılmasıdır. Yapılan bilimsel araştırmalar, birim alandan alınan verim artışına çeşitli faktörlerin, etki ettiğini göstermektedir. Ulusal Ali Numan Kıraç Tarım Kongresinde, bu faktörleri ele alınması tarımda verime ciddi katkıda bulunurken tarım sektöründe, araştırma ve geliştirme çalışmalarına da hız kazandıracaktı. .
                  Ancak 1.Ulusal Ali Numan Kıraç Tarım Kongresi’ nin, iki yılda bir yapılması kararlaştırıldığı halde, bugüne kadar gerçekleştirilmedi.
                  Oysa ESOGÜ1.Ulusal Ali Numan Kıraç Tarım Kongresi’ ve fuarları devam ettirmiş olsaydı, Türkiye ve Eskişehir, tarım sektörü önemli kazanımlar elde edilecek, , tarım ürünleri de sanayinin motoru olacak, Türk ekonomisi ve tarım sektörüne de ciddi katkıda bulunacaktı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi