Zenginler…

Zenginlerin son zamanlarda sığındığı yeni bir terim var.

“Vizyon” adı altında talan ediyorlar.

Talandan kastım rant değil…

Rant işin ekonomik boyutu…

İş ekonomiden çıktı, duyguları, anıları, geçmişi, güzel olan her şeyi talan etmeye başladı zenginler…

Adalar Migros’u “ansızın” yıktılar mesela…

Sessiz sedasız, hissettirmeden, bir an da…

Geçmiş şimdi enkazın altında, ayak sesleri geçtikçe acı içinde haykırıyor.

Adalar Migros bu şehir için bir değerdi, bir simgeydi.

Cep telefonu yokken konumdu, sevgililerin buluşma yeriydi, ayrılıkların merkeziydi.

Nice farklı duyguya tanıklık etti orası…

Neymiş efendim?

Yerine katlı plaza dikilecekmiş sanayiciler tarafından…

Çok kapsamlı, kente yakışır bir bina olacakmış…

Sanayici dahi demiyorum onlara, bildiğimiz “zenginler” işte…

Duygular paranın altında yok olmuş.

Parayla dünyayı satın alabileceğini sanan zengin psikolojisi…

Alıyorlar ama baksana…

Kentin gözbebeğini yıkıverdiler bir an da…

Huzur mu para mı desen, yanıtları ne olurdu ki?

Geçmiş örneklerle dolu…

Eski Kılıçoğlu sinemasını yıktınız da ne oldu?

Yüksek katlı bir plazayı diktiniz diye kent mi kalkındı?

Hayır.

O sinema orada kalsaydı, öyle mi olacaktı?

Anıların önünde gezinirken, bir kare fotoğraf çekinmek bile yeterdi.

Fotoğrafı geç, her sinemanın önünden geçerken ilk aşk hikayesini paylaşacaktı bir insan sevdiğine…

İlk sinema anısı canlanacaktı gözünün önünde…

Adalar’ın oradan geçmeyin bu ara…

Yıktılar.

Birçok değere kepçe vurdukları gibi, bir an da…

Zenginler…

Anılar yıkık dökük kaldı.

Enkaz altında tutunmaya çalışıyor, el ele başlayan hikayeler…

Şimdi yapmamız gereken tek şey var.

Birisi zenginlere anlatsın…

Paranın her şey olmadığını…

Bazen bir anı, milyonluk plazadan daha vizyoner bir çalışmadır.

Paylaşsın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi