Kanlıpınar’daki Şehri Derya Parkının mülk sahibi DSİ.
Söz konusu park Odunpazarı Belediyesi tarafından kiralanmadan önce pek bilinmezdi.
Zaten “Şehri Derya” ismi de, burası Odunpazarı belediyesi tarafından kiralanıp, piknik alanı haline getirildikten sonra konuldu.
Daha öncesi, yani burası DSİ’ye aitken bilinen ismi: Kanlıpınar Göleti’ydi.
DSİ’nin söz konusu göleti Odunpazarı Belediyesi’ne kiralaması zor olmamıştı.
 Zira…
O tarihlerde Odunpazarı Belediyesi de AK Partili Belediye Başkanı tarafından yönetiliyordu.
Belediye’de yönetim değişti. AK partili başkan gitti, CHP’li başkan geldi.
DSİ, 5 yıllık kiralama süresinin bittiğini belirterek, söz konusu piknik alanını geri istedi.

Sonunda da geri aldı.
Bunun üzerine “Acaba Odunpazarı CHP’li değil de, AK partili belediye başkanı tarafından yönetiliyor olsaydı, DSİ yine de bu parkı geri alır mıydı?” sorusu geldi akla.
Bu sorudan hareketle de şehirde yeni bir tartışma baş gösterdi.
İşte bu süreçte en son Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu girmiş devreye.
Söz konusu yerin kendilerine ait ve lazım olduğunu söylemiş önce.
Ardından…
Söz konusu yerin yine vatandaşa hizmet vereceğini ifade etmiş.

Son olarak da…
Şehri Derya parkının geri alınmasının siyasi bir karar olmadığını söylemiş…
Bakan “Parkı geri almamız siyasi bir karar değil” demiş demesine de…
Yaptığı açıklamanın satır aralarında söylediği “Vatandaşlardan şikayetler geldi. Burada belediyenin paraları ile Eskişehirlilerin masraflarıyla bir takım ağırlamalar oluyor. Bizim mülkümüzü siyasi maksatla kullanıyorlar” ifadeleri, söz konusu parkın geri alınmasında siyasi bir karar olduğunu adeta ele vermiş…

.....

Siyaset yapılarak öğrenilir…

Siyaset, hizmet etmenin en önemli yolu…
İçinizde karşılıksız hizmet etme aşkı varsa, bunu yapabilmenizin en iyi yolu, siyasetin içinde olmak.
Her ne kadar günümüzde siyaset ve siyasetçi bu tanımdan uzak bu işi yapıyor olsa da…
Siyaset, Demokratik ve katılımcı toplumlarda olması gereken bir uğraş.
Ne yazık ki…
Siyasetin bir okulu yok.
O yüzden…
Siyaset genellikle yapılarak öğreniliyor.
Siyasetin bir okulunun olmaması…
Birilerini bu okulun oluşturulmasına itti.
Bazı üniversiteler siyaset okulu adı altında dersler başlattı.
Başlatılan dersler ile, ne denli siyaset öğretildi bilemiyoruz ama…
Doğrusunu söylemek gerekirse…
Bu bile büyük fayda sağladı.

Zira…
Bu derslere katılanlar…
En azından siyaseti ucundan bucağından öğrenmeye başladılar.
En son İktidar Partisi AKP, siyaset Akademisi ve yerel yönetimler adı altında bir program başlattı.
Ardından CHP, siyaset dersleri adı altında ders programlarına başladı.
Şüphesiz faydalı oldu her ikisi de…
Ancak dikkatimizi çeken bir şey var.
Siyaset temelden başlanılarak öğrenilecek bir uğraş dalı…
O yüzden…
Siyasetin, ilk, orta, lise ve akademi boyutunda öğretilmesinde yarar var…
Ne diyelim…
Belki yüksek siyaset için bile okul açılabilir…
Şu da bir gerçek ki…
Ne kadar okul, ne kadar program açarsanız açın…
Siyasetin sermayesi insan…
O yüzden…
Siyaseti insanlar arasında bizzat yaparak ve yaşayarak öğrenmekte de büyük yarar var

.....

Karacan doğum
gününde Genel Başkan
yardımcısı oldu…

Yeni kabinede yer bulamayan Nabi Avcı Kültür ve Turizm bakanlığı görevini dün yeni bakan Numan Kurtulmuş’a devretti.
Bakanlıkta yapılan devir teslim törenine AK parti Eskişehir Milletvekilleri Harun Karacan ile Emine Nur Günay da iştirak etmiş.
Tam da, halef-selef bakanların konuşmasını bitirip, devir teslimi tamamladıkları sırada milletvekili Harun Karacan’a parti Genel merkezinden önemli bir telefon gelmiş.
Telefonun başındaki isim “AK Parti, Sivil toplum örgütleri ile Halkla İlişkilerinden sorumlu Genel başkan yardımcılığı görevine getirildiniz” müjdesini vermiş.
Şöyle ki:
AK Parti'nin Genel sekreterliğini yapan Abdulhamit Gül Adalet bakanı olunca, boşalan Genel Sekreterlik görevine Fatih Şahin gelirken, Fatih Şahin’den boşalan AK Parti Sivil Toplum ve Halkla ilişkiler Başkanlığı'na ise Harun Karacan getirilmiş…
Nabi Avcı’nın bakanlık görevini devrettiği sırada Harun Karacan’ın Genel başkan yardımcısı olduğunun haberini alması belki bir tesadüf olabilir ama asıl tesadüf, Harun Karacan’ın doğum gününde bu göreve getirilmesi olmuş…
Ne diyelim?
Bu yeni görevi kendisi için en güzel doğum günü hediyesi olmuştur…