önümüzdeki süreçte corona salgını kadar sağlığımızı ve yaşamımızı tehdit edecek bir tehlike var.
Tehlikenin adı; “susuzluk”
Yağışlar son yılların en düşük düzeyinde.
Barajlardaki su seviyesi tehlike sınırının da altında seyrediyor.
Bu şekilde devam etmesi halinde 2021 yılı resmen susuzluk yılı olarak yaşanacak.
Türkiye’nin her şehri susuzlukla karşı karşıya anlayacağınız.
Eskişehir de bu şehirlerin arasında en çok sıkıntı yaşayacak şehirler arasında.
Büyükşehir belediyesi, yaklaşan bu tehlikeye karşı bir kampanya başlattı.
Suyun dikkatli kullanılmasına yönelik şehri bilboard bilgilendirmeleriyle donatıp, yaklaşan tehlikeye karşı dikkat çekmeye çalışıyor.
İşte tam da bunlar olurken bir okurun çekip yolladığı bir video izledik.
Videoda, şehrin orta yerinde bulunan bir parkta belediye görevlisi elindeki hortum ile foşur foşur parkın içini temizliyor.
Bir taraftan suyun dikkatli kullanılmasına dikkat çekilirken, diğer taraftan bu yapılan birbiriyle hiç uyuşmuyor.
Yukarıda da söyledik…
Eğer yağışlar olmazsa, yeni gireceğimiz yıl susuzluk yılı olacak.
Eğer suyu bugün dikkatli kullanmaz, cadde, sokak,park temizliği için bolca kullanırsak, bugün nasıl ki aşı arayıp geziyorsak, yarın su arayıp gezeriz!

.....

Ya asgari ücretin
altında çalıştırılanlar?

Geçtiğimiz yıl asgari ücretin artmasıyla birlikte maaşlar az da olsa zamlanmıştı.
öte yandan…
Yine asgari ücretin artmasıyla birlikte işverenin maliyetleri de aynı oranda az da olsa artmıştı.
Sonrasında ne mi oldu?.
Bazı işverenler çalışanlarına açık açık “bankadaki maaş hesabına yeni asgari ücret tutarını yartırırım. Ancak yapılan zam oranını elden geri alırım” demişti..
Bazı işverenler ise çalışanlarının elden para vereceğine güvenmediği için “Maaş kartlarınız bende olacak. Yatırdığım maaşınızı ben çekeceğim ama size eski ücreti vereceğim” diye söyleyip “Başka çarem yok. Kabul ederseniz bu şekilde çalışın. Aksi takdirde yollarımızı ayıralım” diye de yanında çalıştırdıklarını ölümü gösterip, sıtmaya razı etmişti.
Bu yüzden, pek çok kişi, asgari ücretin de altında çalışmak durumunda kalmıştı.
Bu anlattıklarımızı bizzat bu şekilde çalışan, daha doğrusu çalışmak zorunda kalan insanlardan dinlemiştik.
2021 yılından itibaren uygulanacak olan yeni asgari ücret açıklandı.
Açıklanan asgari ücretin çalışanları tatmin ettiği söylenemez.
Bu ücret ile ailelerin rahat bir geçim süreceğini de söylemek mümkün değil.
Biz yeni belirlenen asgari ücretin az olduğunu söylerken, bırakın asgari ücret alacakları, tıpkı geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi pek çok çalışanın kağıt üzerinde asgari ücret alıyor görünüp, bu ücretin çok altında maaşla çalışacakları hiç hesaba katmıyoruz…
Şu bir gerçek ki;
Asgari ücretli, bu hayat pahalılığında son derece kötü bir yıl geçirecek…
Ama…
Asgari ücretliden de daha kötü bir yıl geçirecek olan bir sürü çalışan olacak…
Ne yazık ki; devlet de her yıl olduğu gibi bu duruma engel olmayacak, olamayacak…

.....

Nasıl olsa ne söylenirse inanan var!

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali özkaya...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı CHP/li Ekrem İmamoğlu'nun bir restoranda yemek yerken çekilmiş fotoğrafını koyuyor sosyal medya sayfasına.
Altına da şunu yazıyor;
- “Millet aç, aç kardeşim... önce gözleri doyacak sonra mideleri tabiki doyarsa...”
Yaptığı tam da secaat arz ederken sirkatin söylenmesi...
Yani...
Kendini överken kendi olumsuzluğunu da ortaya koyma durumu.
18 yıldır iktidarda olan bir partinin milletvekili nasıl böylesine bir çam devirir?
Nasıl olur da, sırf muhalefet partili isimlerin yemek yerken çekilmiş fotoğrafını “Millet aç, aç” diyerek paylaşabilir?
Nasıl olur da bir milletvekili “Yahu ben milletin aç olduğunu söylüyorum da, millet açsa bu bunun sorumlusu 18 yıldır iktidarda olan bizim parti” diye düşünmez?
Bunun bana göre bu iki sebepten olabilir....
Birincisi; iktidar partisi içinde, nerede neyin söylenip, neyin söylenmeyeceğini bilmekten bile aciz milletvekilleri var ve bu vekil bunlardan biri.
İkincisi de; bu milletvekili  “Nasıl olsa biz ne söylersek söyleyelim, bize sorgulamadan inanan ve bize hak veren bir kitle var. Bizim bu kitle nasıl olsa açlığın da sorumlusunun da CHP olduğuna inanır” diyerek ve bilerek böyle bir paylaşımda bulundu.
Ne diyelim?
İki sebep de birbirinden fena!