Dünyada, sanayinin gelişmesinde, lokomotif bir sektör olan madencilik, ülkelerin ve kentlerin,  kalkınmasında sürükleyici bir rol oynar. Madencik sanayinin, itici gücü, katma değeri yüksek olan, kaynak ve istihdam yaratan bir sektördür.

             Nitekim Bor mineralleri, bazı alanlarda, ham bor olarak kullanılmakta ise de genel olarak rafine bor bileşiklerine ve özel bor ürünlerine dönüştürüldükten sonra, geniş alanda kullanılmaktadır.

            Bor mineralleri, günümüzde cam sanayinden, deterjan sanayine, metalurji, tarım

 ve nükleer uygulamalara kadar yaygın ve gün geçtikçe artan uygulamalara sahiptir. Bu stratejik özelliklerinden dolayı, bor madeni Türkiye için, büyük bir öneme sahiptir.

            Türkiye Dünya bor madeni rezervinin %73`üne sahiptir. Bu özelliği ile Dünya ham bor madeni üretiminde birinci sırada yer almaktadır. Öte yandan, tek başına, Dünya Bor talebini 500 yıl karşılayabilmesi söz konusudur

               Ülkemizde, Bor’ la ilgii cidi çalışmalar yapılıyor. Nitekim NNT Nanoteknoloji Bor Ürünleri AR-GE Sanayi Ticaret A.Ş Genel Müdürü Sayın Mehmet Can Arvas, şirketlerinin araştırma geliştirme dairesi çalışmalarının, olumlu sonuç verdiğini belirterek, bor madeninden,  araç yakıtı ürettiklerini söyledi.
                Petrol rezervlerinin, tükenecek olmasının, kendilerini böyle bir araştırmaya ve üretmeye yönelttiğini ifade eden Sayın Arvas, "Dünyada, petrol rezervlerinin tükenmesi bizi nano teknoloji ve bor ile üretim yapan, Türk firması olarak harekete geçirmiştir. Uzun yıllar üzerinde çalıştığımız Ar-Ge sonucunda, bor madenini sonunda araç depolarına koymayı başarmanın heyecanını yaşıyoruz" demişti.

             Geçmiş yıllarda, Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Sayın Ömer Yüngül de  Türkiye’nin, bor ve hidrojen kaynaklarını değerlendirmek amacıyla, bir dizi Ar-Ge çalışması yürüttüklerini, bu kapsamda, 1.5 yıl önce kamuoyuna verdikleri sözü yerine getirerek, bir yakıt pili ürettiklerini belirterek, " …yakıt pilini hazırladık. Şubat ya da Mart ayında piyasaya tanıtacağız.” Demişti ama çalışmalarla ilgili, kamuoyunda  bir gelişme olmadı.

            Aslında Eskişehir’ de de BOR’ la ilgili çalışmalar yapılmıştı.  Nitekim Bor’la ilgili bir yazımdan sonra,  ESO Genel Sekreterlerinden,  Sayın Y. Emre Heper’ “  26 Aralık ’ da köşenizde, Bor madeni üzerine yazınızı okudum. Bu konuda son gelişmelerden bilgi vermek istiyorum. ESO ve iki üniversitemiz ile birlikte,  OSB kurulan Teknoloji Geliştirme Bölgesi çok özet anlatımıyla bilimsel çalışmaları ve bunların ticarileşmesini teşvik eden bir merkezdir. Şu anda 20 ye yakın firma, burada faaliyet göstermektedir. Onlardan bir tanesi de BORTEK ldt şti. tarafından, Bor Nitrür ve Kübk Bor Nitrür konuların çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar, Aralık ayı başında odamızda yapılan bir törenle, BOREN Bor Enstitüsü tarafından da desteklenmeye değer bulunmuştur. Bu Boren tarafından desteklenen, ilk özel projedir. Bilgilerinize rica ederim.” Demişti.
           Ancak Eskişehir’ de,  Bor’la ilgili çalışmalar,  arzu edilen hedefler ulaşmadığı gibi, Eskişehir’ de, “BORTEK ldt şti” ve ESOGÜ bünyesinde, “Bor Araştırma ve Uygulama Merkezi “ nin ve BOR madeninin, Eskişehir’ de olmasına rağmen,   “Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, ” 18 Haziran 2003 tarihli ve 25142 sayılı Resmi Gazetede,  yayımlanan, 4865 sayılı yasayla Ankara’ da kuruldu.

             Bor’ un, özelleştirmesi de bazen gündeme  de getiriliyor.. Nitekim Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu tarafından imzalanarak,  5 Mart 2012 tarihinde Başbakanlığa iletilen,  " Bor Tuzları, Trona ve Asfaltit Madenleri ile Nükleer Enerji Hammaddelerinin İşletilmesini, Linyit ve Demir Sahalarının Bazılarının İadesini Düzenleyen Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" Başbakan‘ın, imzasıyla, 20 Mart 2012 tarihinde,  Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı‘na gönderilmişti.

              İstenen yasa değişikliğiyle,  Bor, Toryum ve Uranyum madenlerinin üretiminin özel sektörce yapılmasının önünde, hiçbir engel kalmayacak, Soma örneğinde olduğu  gibi özel sektörün üreteceği ürünlerin,  devletçe alımı garantilenmekte idi.

            Bu tasarı kabul edildiğinde, madencilikte bir özelleştirme yöntemi olan "işletme hakkının devredilmesi" nin, bor madenlerimiz için de  yolu açılacak ve yıllardır yapılamayan "Borların Özelleştirilmesi" başarılacaktı.

             Konuya ilişkin ortak, bir basın açıklaması gerçekleştiren, Türkiye Maden İş Sendikası, Petrol İş Sendikası, Türk Enerji Sen, KESK ESM, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, TMMOB Kimya Mühendisleri Odası, TMMOB Maden Mühendisleri Odası ve TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası, düzenlemeye sert tepki göstermişlerdi.

           Ayrıca yapılan araştırmalar ve deneyler,1970’li yılların ikinci yarısından itibaren bor elementinin, alternatif yakıt olarak kullanılabileceği üzerinde görüş birliğine varılmış, günümüze kadar sayısız ar-ge çalışmaları sonunda, borun yakıt olarak kullanılabilirliği otoritelerce kabul edilmiştir.

             Araştırnalar göstermiştir ki asrın yakıdı olacak  bor madenine uygun araçlar üretildiğinde, benzin ve mazota ihtiyaç duyulmadan, bu tür araçlar bor yakıtı ile ilerleyebilecektir.

             Ülkemizde,  Bor’ la ilgii ciddi çalışmalar yapılıyor. Nitekim NNT Nanoteknoloji Bor Ürünleri AR-GE Sanayi Ticaret A.Ş Genel Müdürü Sayın Mehmet Can Arvas” Madenin kaynağı Türkiye’de. Biz teknolojiyi üreterek, dünyanın hizmetine sunduk, henüz bor yakıtına, fiyat biçmedik. Biz Türk borunun, depolara girdiğini göstermek istedik, bunu da başardık”dedi

               Stratejik bir değeri olan bor madeni,  geleceğin Türkiye‟sinde de ekonomik anlamda çok önemli bir rol oynayacaktır. Bu nedenle de asrın yakıtı da olacak  Bor kesinlikle özeleştirilmemeli,  ülkemizde işlenmeli, katma değeri yüksek ürünler de üretilerek, ihraç edilmelidir.