4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ÇEVRE TORUNLARIMIZIN EMANETİ

                     


        Bir okuyucumuz, “   Beylikova, Sivrihisar ve Mihalıççık ilçelerindeki, 5 köyü kapsayacak, demir ve nikel madeni alanına, çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘çED Olumlu Kararı verdi. Oysa bölge insanının da fikirlerinin, alınması gerekirdi.” diyerek, bu alandaki görüşlerini paylaştı.


             Bu kararla, üç ilçedeki 1.555,47 hektarlık kısmı orman arazisi, 99,29 hektarlık kısmı da tarım arazisinde kalan, yaklaşık 200 bin ağaç, başlayacak maden arama çalışmaları yüzünden yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı


              Ayrıca Eskişehir çevre Koruma ve Geliştirme Derneği göre, Eskişehir'in, Beylikova ilçesi Süleymaniye, Yalınlı, Kızılcaören, Mihalıççık-Adahisar ve Sivrihisar- Dumluca mahallelerinde, Krom Manyezit Ocağı kapasite artışı ve Demir Nikel ocağı kırma eleme tesisi projesi için, çevresel Etki Değerlendirmesi (çED) raporuna gerek görülmedi.


               Oysa günümüzde, yaşanan çevre problemlerinin, ana kaynağını, madencilik faaliyetleriyle de kaçınılmaz bir şekilde arazi bozulmaları, meydana gelmekte ve giderek artan talep yüzünden de arazi bozulmaları yaygınlaşmaktadır.


              Genel olarak, madencilik faaliyetlerinin etkileri, Madencilik jeolojik yapıyı, röliyefi, su rejimini, yerel iklim ve peyzajı değiştirir, toprak ve bitki örtüsünün, doğrudan yok edildiği açık maden işletmeciliğinde, daha da belirgin olarak görülür.


              Elbette ülkemiz ve Eskişehir’de de madenler ve mineraller, insan refahı için ekonomiye kazandırılacaktır. Ancak bu işlem yapılırken, ekolojik çevreye verilen büyük tahribat ve zararlar, çoğu zaman göz ardı edilmektedir.


             Faaliyetlerin, yapıldığı alanlarda, özellikle açık işletme yöntemi ile çalışılan sahalarda, çalışmalar bittikten sonra, topografya, jeolojik yapı, röliyef, su rejimi, iklim ve peyzaj tamamen değişmekte ve bitki örtüsünün de tahrip olmasına neden olmaktadır.


           Madencilik sekt6rünun, en 6nemli çevre sorunlan su, toprak, hava kirliligi ve bunun sonucu do butün canlıların, dogal yaşamlarını, ciddi boyutlarda olumsuz etkilenmesidir. Bu nedenle, madencilikten elde edilecek ekonomik gelişme, doguracagl çevre sorunlanyla, bir butün olarak degerlendirilmelidir.


             Maden, kum, mermer veya taş ocakları, çalışma sahalarındaki örtü ve atık yığınları


ile madencilik binalarının inşa edildiği diğer alanlardaki toprak ve bitki örtüsünün, yok


edilmesi sonucu, doğrudan bozulma meydana geliyor. .


              Dolaylı olarak da eski maden hafriyat yerleri, örtü ve atık yığınları, binalar ile mineral zenginleştirme tesislerinin bulunduğu yerlerde, toprak yapısı, su ilişkileri, kimyasal özellikler, toprak ve bitki örtüsü, yerel iklim, insan ve hayvan sağlığının değişime uğraması gibi olaylar görülebiliyor. 


            Nitekim Eskişehir il sınırları içinde fiziki yapının bozulduğu ve tahrip edildiği pek çok yer var. Oysa yasaya göre, “Devletin hüküm ve tasarrufu altında ve Hazinenin özel mülkiyetinde olan araziler ile kamu kurumlarına, gerçek ve tüzel kişilere ait olan arazilerin mülkiyet hakkı kullanılırken toprağın; bitkisel üretim fonksiyonu, endüstriyel, sosyo-ekonomik ve ekolojik işlevlerinin tamamen, kısmen veya geçici olarak engellenmemesi amacıyla araziyi kullananlar, Kanunun öngördüğü tedbirleri almakla yükümlüdür.” der.


                Yine bu yükümlüğü yerine getirmek için de  her ilde, valinin başkanlığında, ildeki tarımdan sorumlu birim amiri,  plân yapma yetkisine sahip kamu kurum ve kuruluşları ile üniversitelerden, üç birimin ve Maliye Bakanlığının ildeki üst düzey temsilcisi ile plânlama ve/veya toprak koruma konularında,  ulusal ölçekte faaliyette bulunan kamu kurumu niteliğini haiz meslek kuruluşları ile sivil toplum kuruluşlarının, yerel temsilcilerinden,  üç kişi olmak üzere  “ TOPRAK KORUMA KURULU” oluşturulur.


              Kurul, arazi kullanılan tüm faaliyetlerde, arazinin korunması, geliştirilmesi ve verimli kullanılmasına yönelik inceleme, değerlendirme ve izleme yapmak, ortaya çıkan olumsuzlukları belirlemek, toprak korumayı ve bununla ilgili sorunları giderici önlemleri almak, geliştirmek, uygulanmasını sağlamak için görüş oluşturulur.


               Yine kurul, arazi kullanımını gerektiren, tüm girişimleri yönlendirmek üzere, yerel plân veya projelerin uygulanması amacıyla takibini yapmak. Toprak koruma önlemlerinin yerine getirilmesi sürecini, yerel ölçekte izlemek, değerlendirmek ve çözümleyici öneriler geliştirmek, hazırlanacak toprak koruma ve arazi kullanım plânları doğrultusunda, yerel ölçekli yıllık iş programları için, görüş oluşturmak ve uygulamaya konulmasının takibini yapmak zorundadır.


               Ne var ki bu görevler, hep kâğıt üzerindedir. ülkemiz ve Eskişehir’de, pek çok bölgede çevre, özellikle de fiziki yapı, acımasızca tahrip edilmekte, ilgiler ise bu gelişmeleri izlemekle yetinmektedir.


               Ayrıca ülkemizin ve Eskişehir’in, ekolojik yönden belirgin önemi olan yörelerinin özelliklerini tüm ayrıntılarıyla içererek bir “çEVRE ENVARTERİ”  de yoktur


         . ülkemizde ve Eskişehir’ de, çevreyi yöneten, planlayan, yürüten ve uygulayan bir statü yoktur. Oysa Eskişehir’ de, bölgelerin gelişim hızını ve niteliğini doğru kavramak, bölgenin geleceğini de doğru yönlendirmek için, bir "MASTER PLAN" mutlaka hayata geçirilmelidir. Eskişehir için yapılacak "MASTER PLAN", hem bölge, hem de bölge dışından gelecek yatırımcı için de rehber olacaktır.


               Eskişehir’de, mevcut fiziki yapıyı korumak, daha fazla zaman ve kaynak kaybetmeden ve henüz çözüm yolları da varken, çevre, özellikle de fiziki yapının korunması için, gerekli tüm önlemleri ve çabalar, bir an önce yeniden ele alınıp, yeni stratejiler oluşturularak, uygulamaya alınmalıdır.


              çünkü çevre ve jeolojik yapı, torunlarımızın bize emanetidir. çevreyi ve fiziki yapıyı tahrip ise torunlarımıza ihanettir.


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi