4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

KÖY OKUL BİNALARI

                                      


              Yılladır, Eskişehir’de, kapalı olan ve kaderine terk edilen, köy okul binaları ve lojmanlarının durumu ile igili pek çok şikâyet geldi. Harap olan, okul binaları ve jomanlarına da bizzat tanık olduk.  Köşemizde de sık sık yer verdik. Hatta milletvekilerine ve illerde ilgililere, bu durumu bizzat ilettim. Ancak çözüm getirilemedi.


             Oysa bazı illerde, okul vw lojmanlar, ya satıldı, ya da başka alanlarda hizmet vermesi için, tahsisi edildi. Nitekim Giresun’da, kapalı olan okulların atıl durumda kalması önemli ölçüde ekonomik değer kaybına neden olduğu gerekçesiyle, kamu yararı da göz önünde bulundurularak, kapalı bulunan ilköğretim okullarının, 222 sayılı Yasanın 81’inci maddesi hükmü çerçevesinde, satılması veya kiraya verilmesi kararlaştırıldı. Elde edilen gelirler, ilköğretim hizmetlerinde kullanılacak.


             Ordu ilinde de kırsalda ve kentte, ilköğretim okullarının, fiziki yönden yeterli hale getirilmesi için, Milli Eğitim Müdürlüğü, gerek öğrenci  azlığı, gerekse taşımalı ilköğretim sebebiyle kapalı ve atıl durumda bulunan, 462 köy okulunu, Gümüşhane’ de ise il genelinde kapalı olan 283 köy okul binası satışa çıkarılmıştı.


              Köy okul binalarının, kendi kaderlerine terk edilmemeli. Harap olup yıkılmasına izin verılmemelidir. Bu okullar, halkın ödediği vergiler ile yapıldı. Onun için de bu binaları, ya köylünün, köydeki gençlerin, çocukların kullanabileceği sosyal yaşam alanları haline getirilmeli,  Ya da satılarak, bazı illerde olduğu gibi, köy hizmetlerinde kullanılmalıdır.


            Ayrıca kaymakamlık, belediye, Halk Eğitim müdürlüğü, millli eğitim müdürlüğü,  ilçe tarım müdürlüğü ve muhtarların işbirliği ile bu binalar, köye ve köylüye faydalı birer sosyal yaşam alanı haline getirilebilir.


            Aslında MEB, Tebliğle Dergisi’nde yayınlanan, Aralık 1994/2420 Sayılı Taşımalı Öğretim Yönergesi’ nın, 19. maddesi gereği, taşımalı öğretim yapılan köylerde, okul binalarının, ne yapılacağı, net bir şekilde belirlenmişti.


           Söz konusu uygulama kapsamına alınan ve boş bulunan okul, bina ve tesisleri ile öğretmen lojmanları, Bakanlığın muvafakati alınarak yapılacak işlemler kamuoyu ile paylaşılmıştı.
           Okul binalarının, öncelikle halk eğitim hizmetlerinde ve diğer millî eğitim hizmetlerinde kullanılması, sonra sağlık, nüfus plânlaması, köy kütüphanesi, PTT gibi hizmetlere geçici olarak tahsis edilebilecekti.     


           Öğretmen lojmanları ise öncelikle öğretmenlere ve milli eğitim personeline, bunun dışında, diğer kamu görevlilerine, geçici olarak tahsis edilecekti.


             Okul bina ve tesisleri ile öğretmen lojmanlarının geçici olarak tahsisinden, 222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun 76, maddesi gereğince, elde edilecek gelirlerin ilköğretim hizmetlerinde kullanılacak ve okul bina ve tesisleri ile öğretmen lojmanlarının, geçici olarak tahsisi yapılan, kamu kurum ve kuruluşları tarafından bakım ve onarımlarının yapılması şartıyla tahsis edilecekti.
              Yönergenin, 20. maddesi gereği, boş kalan okul binası, tesisleri ile araç-gereç ve öğretmen lojmanları, köy muhtarına bakım ve korunması yapılmak üzere teslim edilecek. Öğrencisi taşınan okuldaki defter, dosya, kayıtlar ve her türlü resmî evrak merkez okulda muhafaza edilecekti.


               Taşımalı öğretim yapılan köylerdeki okul binaları,  Yönerge gereği, okul binalarının köy konağı, okuma odası, sağlık ocağı, pratik el sanatları, tarım, okuma-yazma kursları v.b gibi, yaygın eğitim faaliyetlerinde kullanılması ve değerlendirilmesi sağlanmalıdır. Bunların hiçbiri olmuyorsa, satılıp hazineye gelir kaydedilmelidir.


             Kaymaz’ da, içinde görev yaptığım, okul  ve ikametgâh ettiğim, lojmanları harap halde gördüğümde, adeta yıkıldım. Maalesef, Kaymaz^ da,  harap olan, okul binası ve lojmanları gibi, ülkemizde ve Eskişehir’ de, pek çok okul binası ve lojmanı da harap haldedir.


             Okul binaları, korunmaz ve başka bir amaçla kullanılması veya satılıp devlet gelir kaydedilmesi için, niçin ilgililer, çözüm üretmezler veya satılıp hazineye gelir kaydetmezler bilinmez ama bu tablo, ilgililerin, görevleri yapmadıklarının da tescilidir.
                Yıllardır, köşemizde, taşımalı öğretim dolayısıyla, köylerde kendi kaderine terk edilen, okul binalarının korunması için de gayret ve çaba gösterdik. Ziyarette bulunduğumuz illerde, ulaşabildiğimiz ilgililere, hatta TBMM’deki illerin milletvekillerine, Eskişehir’de, görev alan valilerimize, ulaşabildiğimiz kaymakamlara ve Milli Eğitim Müdürlerine de durum ilettik.       
               Köşelerimizde de sürekli yer vererek, atıl kalan okul binalarına sahip çıkılmasını ve korunmasını istedik. Birkaç il hariç, çözüm getirilemediği gibi, okul binalarının büyük çoğunluğu da harap oldu. Kalanlarda, harap olmaya devam ediyor.
                Eskişehir’de, taşımalı öğretim dolayısıyla atıl kalan, Okul Binaları ile ilgili olarak Haziran-2004’ de kadar, okul binalarına çözüm getirileceği sözünü de almıştık. Bir kısmının da muhtarlara devredildiğini öğrendik.    


                Ancak hala devredilmeyene okullar var. Devredilmeyen okulların da, bir an önce muhtarların sorumluluğuna verilmesi ve daha sonrada takibi gerekir. Çünkü verilen, okullarda verilmeyen, okullar gibi harap oluyor.                                                                  
                   Abdurrahman bin Avf Hazretleri,  Hz. Ömer Hazretlerine, niçin o mumu söndürüp başkasını yaktıktan sonra, kendisiyle, meşgul olmaya başladığını sorar. Hazreti Ömer: “Ya Abdurrahman, evvelki mum devletin hazinesinden alınmış mumdu. O yanarken, şahsî işlerimle meşgul olsaydım, Allah indinde mes’ul olurdum. Sizinle, devlet işi konuşmıyacağımız için, kendi cebimden almış olduğum, mumu yaktım. Ondan sonra sizinle meşgul olmaya başladım”, deyince Abdurrahman bin Avf Hazretlerinin gözleri yaşarmıştı. Ellerini kaldırarak şöyle dua etti:


            Ya Rabbi! Hattab oğlu Ömer’i, bizim başımızdan eksik etme. 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi