4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

KÜRESEL FELAKET KAPIDA

    İnsan nedenli iklim değişikliği nedeniyle, geçtiğimiz sene yaşanan ağır yağış ve sel olaylarında, binlerce kişinin hayatını kaybettiği ve 20 milyon kişinin  etkilendiği Pakistan’ı, aşırı ve ani bastıran muson yağmurları, bu sene de vuruyor.
            Pakistan’ da, yapılan açıklamada, 343’ü çocuk olmak üzere 937 kişinin hayatını kaybettiğini ve ülkede Acil Durum ilan edildiğini duyurdu. Yetkililer, sellerin 30 milyon kişiyi etkilediğini ve bu kişilerin çoğunun evsiz kaldıklarını belirtti.
            Son yıllarda, dünya ve ülkemizin, her yerinde görülmeye başlayan kavurucu sıcaklar, kuraklık, seller, insanlığın yeni kâbusu haline dönüştü.
            Bilim adamları dünyada,  Karbondioksit oranı artığını, deniz seviyesi yükseldiğini, okyanusların ısındığını, buzulların erdiğini, küresel ısınmanın önüne geçilmezse felaketin kapıda olduğunu sürekli tekrar ediyorlar.
                  Diğer yandan son yıllarda, dünyada, orman yangınları artıyor, göller küçülüyor,  ırmaklar kuruyor, ilkbahar erken geliyor, sonbahar gecikiyor, bitkiler erken çiçek açıyor, göç dönemleri değişiyor, yüksek enlemlerde sıcaklık artıyor ama hala insanlar bu gelişmeleri, yeteri kadar dikkate almıyor.
                  Bütün bu gelişmelerin sebebi olarak da,” KÜRESEL ISINMA” gösteriliyor.   
                  Atmosferdeki karbondioksit gazı tabakası tıpkı bir “sera” gibi güneş ışınlarının içeri girmesine izin veriyor ancak ısının dışarı çıkmasına engel oluyor. Eğer sera etkisi olmasaydı, dünyada yaşam olmazdı.
             Küresel ısınma, bu dengeyi altüst etti.  Bu alanda incelemede bulunan bilim adamları, Çin ve Hindistan’ın, bu artışa, büyük katkısı olduğunu öne sürüyorlar. Ancak, “dünya karbondioksit üretimini sıraya koyduğunda, ABD başı çekiyor. Atmosfere, yılda 220 milyon ton karbondioksit bırakan Türkiye ise 20.sırada. 2010 yılında, bu rakam 400 milyon tonlara ulaşacağı söyleniyor.
              Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) tarafından, küresel iklim değişikliğine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen "Dünya Saati (Earth Hour)" eylemi onlarca ülkenin katılımıyla gerçekleştirilmişti.
               Eyleme, dünya genelinde yaklaşık 1 milyar kişi destek vermişti.
               Dünyada Atmosfere, yılda ortalama 21 milyar ton karbondioksit salınıyor ve bu miktar giderek artıyor.   Dünya Yaban Hayatı Koruma Fonu (WWF) nın raporuna göre de Akdeniz havzasında bulunan Türkiye’de, 40 dereceye yakın sıcaklıklar, mevsim normali olacak ve tarım alanlarının, yüzde 40’ı kuruyacaktır.
                Kuzey Yarımkürenin, en büyük buz kütlesi olan Grönland adası, küresel ısınma nedeniyle eriyor. Grönland kütlesinin erimesi, düşük seviyedeki sahil şeridinde bulunan yerleşim yerlerinin sular altında kalmasına neden olacak.  Dünyamızın akciğeri olan Amazon ormanları ise günden güne yok oluyor 
                Bilim adamlarına göre, küresel ısınma önlenemediği takdirde, Türkiye, 100 yıl içinde Kuzey Afrika’ya dönecek. Yağışlar azalacak, başta GAP bölgesi olmak üzere, tüm nehirlerin taşıdığı su miktarı düşecek. Baraj göllerinde, su seviyesi azalacak, hidroelektrik enerji üretimi ciddi oranda aksayacaktır.
            Yüksek basınç kuşağının kuzeye kaymasıyla, ülkemizde hâkim olabilecek tropikale benzer bir iklim; düzensiz, ani ve şiddetli yağışlar, seller, hortum, kasırga, heyelan ve erozyona yol açacak. Kasırga ve fırtınaların tetikleyeceği seller, can ve mal kaybına neden olacaktır.
            Küresel ısınmayla birlikte, denizlerimizdeki sıcaklık rejimleri değişecek. Balıkların göç yolları bozulacak. Karadeniz’ de Hamsi kalmayacak,  sıcaklıklarla birlikte orman yangınları ile tarımsal hastalık ve tarım zararlılarında büyük artışlar görülecektir.                 
               Ankara Ticaret Odası’nın hazırladığı “Küresel Isınma Kıskacında Türkiye” raporuna göre, Türkiye iklim değişikliğinin olumsuz etkileri açısından “risk grubundaki ülkeler” arasında yer alıyor. Türkiye’de kuraklaşma, seller hızla artıyor, içme suları ise azalıyor. Son 70 yılda 70 istasyonda kaydedilen sıcaklık verilerine göre, Türkiye’nin, yıllık ortalama sıcaklıkları artma eğiliminde.
               Küresel ısınma, Akdeniz yerine, Karadeniz’i öne çıkaracak. Kar yağışı, giderek azalacak. Hatta kış mevsimi ortadan kalkacak. İklim değişiklikleri, göçlere neden olacaktır. Türkiye’de yaşayanlar, kuzeye yerleşmeye çalışacak. Araştırmalara göre, 2030’da Türkiye’nin büyük bir kısmı oldukça kuru ve sıcak bir iklimin etkisine girecek, sıcaklıklar 2-3 derece artacaktır.
                   Elbette küresel ısınmadan, Eskişehir’ de etkilenecek. Bu etkinin yaratacağı zarar, il bazında yapılacak, ağaçlandırma ve erozyon çalışmaları yanında,  İlimizdeki ormanların ve su havzalarının, özellikle de yeraltı sularının korunması ile de orantılı olacaktır. Bu alanlarda kentin stratejileri belirlenmeli, sürekli ve kalıcı bir şekilde gündemde tutulmalıdır.

               

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi