4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

MADENLER MİLLİ SERVETTİR

24 Haziran’ da, yapılacak olan, genel seçimler dolayısıyla, Eskişehir’ de, partilerin adayları, açılışlarla, esnaf ve belde ziyaretleri ile puan kazanmak istiyorlar. Oysa Eskişehir’in, her alanda, ciddi sorunları vardır. Bu sorunlar ve çözümleri üzerinde, fikir ve çözüm üretseler, hem kendileri kamuoyunda,avantaj sağlayacaklar,  hem de Eskişehir kazanacaktır.
özellikle Eskişehir’ de, istihdam  sağlayacak, tarım  ve madenler  üzerinde, yeteri kadar proje üretilmiyor.. Oysa Eskişehir, madenler ve tarım imkanları açısından, ülkemizin, önde gelen kentleri arasındadır. Ayrıca  Eskişehir, maden bakımından, zengin bir ilimiz. Ancak  madenlerin, yerel safi hasılaya ve milli ekonomiye, katkısı yok denecek kadar az.
Nitekim Maden Mühendisleri Odası Başkanı Sayın Mehmet Torun, “Türkiye, madenlerini hammadde olarak ihraç ediyor. üretiyoruz, hamallığını yapıyoruz, çıkarıyoruz ve hammadde olarak, çok ucuz fiyatlarla madenlerimizi yurtdışına satıyoruz.” ifadesini kullandı.
Oysa  Eskişehir’ deki madenler, sanayimizin motoru haline getirilmiş olsa idi, Bugün Eskişehir ekonomisi ve sanayisi, çok iyi yerde olacaktı.
Aslında ESO Başkanlarından, Rahmetli Mümtaz Zeytinoğlu döneminde, İldeki madenlerin ve tarımın, sanayinin motoru olması hususunda, girişimler oldu. Hatta bazı kararda alındı ama daha sonra gelen, ESO yönetimleri, aynı duyarlılığı göstermedi.
Ayrıca sanayinin gelişmesinde, lokomotif bir sektör olan madencilik, ülkelerin kalkınmasında, sürükleyici bir rol oynar. Madencilik, sanayinin itici gücü, katma değeri en yüksek olan ve kaynak yaratan önemli bir sektördür. Ayrıca madencilik sektörü, istihdam ağırlıklı bir sanayi dalıdır. Bu yönden kısmen de olsa, işsizliği giderme özelliği taşımaktadır
Eskişehir’ de madenlerle ilgili  her gelişmeler, Kaymaz Altın Maden Yatağı ile ilgili, mücadelemizi sürekli hatırlattı.
Kaymaz Altın Maden Yatağı, mücadelemizde gördük ki,  Türkiye’de, siyasetçiler gibi, girişicilerimiz, madenlerin işletilmesi hususunda istekli değiller. Nitekim Kaymaz Altın Maden Yatağını İşletecek olan, TUPRAĞ Şirketi Yöneticilerine, neden Türk ortaklarla bu işi yapmadıklarını sormuştuk. Beni dikkatle dinledikten sonra, “Biz madenin işletilmesi için, Koç ve Ezacıbaşı’ na teklif götürdük. Ancak, kabul görmedi. Mecburen yabancı ortakla, iş yapmak zorunda kaldık” demişti.
öte yandan Türkiye ve Eskişehir, jeolojik konumu, madenler yönünden oldukça olumlu potansiyele sahiptir. Ancak madenlerimizin, genel ve yerel safi hasılaya katkısı arzu edilen seviyede olmadığı gibi, yasalar ise, ülke menfaatlerini gözetecek nitelikte değildir. madenlerle ilgili yasalarda, ciddi boşluklar var.
Nitekim Bergama Ovacık’ta, altın çıkartan, Normandy madencilik Şirketi, deneme üretimine başladığı, Mayıs 2001 tarihinden, 2002 tarihine kadar 4 bin 523 kilo cevher üretti. “Dore” adı verilen bu cevher, Türkiye’de, KDV ödememek için, İsveç’e gönderilerek ayrıştırıldı ve 2 ton 113 kilo altın ile 2 ton 415 kilo gümüş elde edildi. Şirket, devlete tek kuruş vermeden 19 milyon doları kasasına indirdi.
Oysa Normandy Madencilik Şirketi, o güne kadar, işçi maaşı elektrik gideri, mal ve hizmet KDV’ si ve harçlar toplamı olarak, 7 milyon dolar harcama yapmıştı.
Elbette Türkiye ve Eskişehir’deki madenler, işletilerek, ülke ekonomisine katkıda bulunmalıdır. Ancak, bu kaynaklarımız, yeteri kadar geliştirilememiş ve ülkemizin  kalkınmasına istenen katkıyı sağlayamamıştır.
Madenlerin, ekonomiye kazandırılmasında, gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmak için, yeni yasalar çıkartarak, madenlerimizi, ülkemiz ekonomisinin motoru yapmamız gerekiyor.           
Ayrıca Kaymaz Altın Maden Yatağındaki mücadelemizde gördük ki  ülkemizde ve Eskişehir’de, modern madenciliğin gereği olmasına rağmen, madenciliğimizi, çevresel boyutu ile değerlendirememekteyiz. En önemli tereddütler ise, yasal boşluklar, temel ilkelerin  ve bağımsız bir arabulucu ve taraflar arasında, yeterli diyalogun olmayışıdır.
Türkiye’de, madencilik, önemli ve ciddi bir iştir. O nedenle de madenciliği, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığın’ dan ayırıp,  “Madencilik Bakanlığı” bünyesinde toplamak yerinde, bir karar olacaktır.
Ancak, madenlerle ilgili devlette , partizanlık rüzgârları esmemelidir. Bakanlık bünyesinde ve bağlı kuruluşlarında, işini gerçekten bilen ve bilgili kişilerden oluşan güçlü kadrolar kurulmalıdır. Lobiler ve çıkarcı gruplar, bakanlıktan uzak tutulmalıdır.
Elbette bu tabloyu yaratmak, kolay olmadığı gibi, zamanda alır. O nedenled e Eskişehir, ya uluslararası,  ya da özel Türk şirketleri ile  ortaklık zemini aramalıdır veya İl bazında  güçlü bir şirket kurarak, madenleri, ülke ve kent  ekonomisine kazandırmalıdır.
Eskişehir’ de, “Maden Kümesi” nin gerçekleştirilmesi, ESO Başkanı, Sayın KESİKBAŞ ve ekibinin, seçimlerde, gündeme getirdiği, “Bor ve Madencilik OSB/Endüstri Bölgesi” projesi, umut vericidir. Ancak madenlerle ilgili, aynı duyarlılığı, siyasilerden  de bekliyoruz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi