4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ÖĞRETMENLER GÜNÜ

            Bugün,24 Kasım öğretmenler Günü.


           24 Kasım 1928 aynı zamanda, Mustafa Kemal Atatürk’ün, Millet Mekteplerinin, başöğretmeni olmasının, yıl dönümüdür.


          Bize ve çocuklarımıza, büyük emekleri olan öğretmenlerimiz bu özel günde tebrik edilerek hatırlanacak, mesleğin sorunları da gündeme gelecektir.


           öğretmenler Günü’nde, öğretmenin, toplum içindeki yeri, değeri anlatılır ve öğretmen sorunları tartışılır. Eğitime, öğretime hizmet etmiş, saygınlık kazanmış emekli öğretmenler anılır. Mesleğe, yeni giren öğretmenler, 24 Kasımda, öğretmen Andı içerek, göreve başlar.


           Aslında 1994 senesinden beri, UNESCO’nun da önerisi ile 5 Ekim tarihinde kutlanan öğretmenler Günü, ülkemiz de Millet Mektepleri'nin açılışı ve Atatürk'ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan, 24 Kasım günü, 1981 yılından itibaren, öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır.


          öğretmenler, ülkemiz ve insanlarımızın sorumluğunu taşıyan insanlarımızdır.        


           Nitekim Eğitimci Rahmetli Rauf İNAN, " öğretmen, kendi varlığında, yalnız kendi kendisine karşı sorumluluk taşıyan, bir adam değildir. O gelecek nesillerin, şöyle veya böyle, şu veya bu vasıflarda olmasının, şu veya bu meziyetler veya kusurlar almasının sorumluluğunu da yani, bir kısım vatandaşların, hatta milletin alın yazısının sorumluluğunu, millet ve tarihi önünde, taşıyan, bir adamdır.". demiştir


              Bir ülkenin, geleceğinin mimarı, öğretmenlerdir. Yine toplumların doktorunu, avukatını, öğretmenini, Mühendisini, polisi askerini, toplumun, her kesiminde hizmet veren, insan gücünü yetiştirenler öğretmenlerdir.


              öğretmenlerimize, duyulan, saygı, sevgi ve şükranları, dile getirmek ve öğretmenlik mesleğinin, önemini belirtmek için, öğretmenler günü bir vesiledir.


              Bu günde, emekli veya görevde olan, öğretmenleri, hatırlamak, ziyaret etmek, ya da bir telefon, kart veya mektupla, hatırlarını sormak, onlar için, en büyük ve en değerli armağan olacaktır.


            öğretmen, insanların kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayan, yaşamları boyunca kendilerine gerekebilecek bilgileri, kazanmalarına yardımcı olan ve topluma arkasını dönmeden, toplumun sürekli önünde giden bir gönül eridir.


          Ayrıca insanları, eğiten, doğru ve faydalı işleri öğreten, çocuk ve gençlerin, kişilik olgusunun olumlu yönde gelişmesini sağlayan, değerli kimsedir. Ancak günümüzde, öğretmenlik mesleğinin de sorunları var.
           öğretmenlerin, en önemli sorunlarından biri de Eğitim sitemidir. çünkü AKP döneminde, 14 kez eğitim sistemi, 7 kez Milli Eğitim Bakanı değişti.  Orta öğretimde geçileceği açıklanan, yeni sistemle 18 yıldaki 15'inci değişikliği gerçekleştirecek.


              öğretmenlerin, diğer bir sorunu da öğretmen evleridir. öğretmen evine o gün itibariyle başvurmuşsa, yer bulması imkânsızdır. çünkü kalanların, büyük çoğunluğu öğretmen olmayan kişilerden oluşuyor.


             Oysa öğretmen evleri, öğretmenlerin asli olarak kalabilecekleri yerlerdir.


            Ayrıca emekli öğretmenlerimiz, öğretmenler günün de resmi törenlerde yeri olmadığı gibi, hatırlamazlar da,


            Halbuki emekli öğretmenlerimiz, ülkemiz şartlarının en mahrum bölgelerinde görev yapan, tek meslek gurubyudu. Aynı zamanda emekli öğretmenler, Vatanın en ücra şehrinin, en uzak dağ başı köyünde, yollarının karla beraber kapandığı, elektriğinin kesildiği, sinema, tiyatro, bir tarafa çay veya şeker bittiğinde, alınması için, bir bakkalı bile olmayan yerlerde, görev yapmışlardır.


           Bugün ise ne hastalığından, ne de ölümünden haberimiz olmaz. Oysa  emekli öğretmenlerimiz, ilgiller hatırlamasa da beraber çalıştığı arkadaşlarına, son görevimizi yapmak isterler.


             Yıllardır, her gelen öğretmen Evi Müdüründen, Ayrıca da köşemizde, emekli öğretmenlerin, ölümünde, bir telefon zinciri çıkartılmasını istedik.   Söz verildiği ve düşünelim dendiği halde, bugüne kadar, bu yönde tek adım atılmadı.


          Oysa 21 Şubat 1993 tarihinde, yürürlüğe konan, özellikle de sosyal konuları kapsayan, öğretmen Evleri, "UYGULAMA YöNERGESİ" ile getirilen, hizmet modelinde, öğretmenler, "EMEKLİ öĞRETMENLER" ve bakanlık mensuplarının, "öLüM","HASTALIK" ve emeklilik hallerinde, yapılacak sosyal yardımların ve kurulacak sosyal ilişkilerin, merkezi olacaktı.
           ölen personel ve emekli öğretmenin, ailesi ve yakınları ile birlikte, cenazenin resmi ve dini töreni ve defnedilmesi, öğretmen evleri yönetimlerinin, aktif katılımı ve yardımları sağlanacaktı.
            Hepsi vaat ve sözde kaldı. Bir telefon zinciri bile esirgendi. O koca çınarlar, arkadaşlarının, haberi olmadan, ebediyete sessizce göç ediyorlar.


            Bu ilgisizlik, Cumhuriyet çınarlarına, " VEFASIZLIK" değil de nedir?


            Ayrıca Türk Bayrağının dalgalandığı, her yerde, görev yaparım düşüncesi ile mezun olan, vatanın, en ücra köşesinde, meslek onuru ve bilinci ile hizmet yapan, “ EMEKLİ öĞRETMENLERİMİZE” verilecek değer oranında, öğretmelik mesleği toplumda, itibar görecek, insanımızın da tercih ettiği, meslek olacaktır.


              Unutulmamalıdır ki, bugün, devleti yöneten yetkililer, toplumdaki etki kişiler, çok zor şartlar ve sıkıntılar içinde, geçim mücadelesi veren, emekli öğretmenlerin, yetiştirdiği kişilerdir.


              öğretmenler günü kutlu olsun….


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi