2021 yılının, UNESCO tarfından yunus Emre Yılı ilan edilemsinden sonra,Yunus Emre’ nin, ulusal ve uluslararası alanda tanıtlması amacıyla, Mihalıççık İlçesi Belediye Başkanı, Sayın Haydar ÇORUM’ un,  daveti üzerine, Yunus Emre ile ilgili, birçok dalda eserler vermiş ve halen de Yunus Emre ile ilgili çalışmalarını sürdüren, sanatçı ve akademisyenlerle birlikte, Eskişehir’e geldiler.
             O günkü bir yazımda,”    Ziyarette bulunan sanatçı ve akademisyenlerle,  bir Otelde ve MİYAD’ da, tanışma fırsatı bulduk. Toplantı da tanıştığımız, sanatçı ve akademisyenler, Yunus Emre ile ilgili çalışmalarıyla, dikkat çeken insanlarımızdır. Etkinlikler, iyi organize edilirse, 2021 yılında düzenlenecek, Yunus Emre etkinliklerine, ciddi katkıda bulunacaklardır.” demiştik.
         Bugüne kadar da toplantıya katılan sanatçıların, herhangi bir ekinliğine tanık olmadık.
          AyrıcaYunus Emre’nin, vefatının 700. yıl dönümü münasebetiyle, Eskişehir’de Yunus Emre’ye yakışır bir etkinlik düzenlenmedi. Yunus Emre ile Anma Etkinlikleri Eskişehir Valilik Meydanında gerçekleştirilen, çok az ekinlik gerçekleştiriliyor.
            Oysa Yunus Emre’ nin, doğduğu topraklar olan Eskişehir’ de, Yunus Emre ile ilgili etkinlikler, ulusal ve uluslararası alanda ses getirecek nitelikte olmalıydı. Çünkü Yunus Emre Eskişehir, Mihalıççık ilçesine bağlı Sarıköy’de,  1238 dolaylarında doğduğu, 1320 dolaylarında öldü
         Gerçi Anadolu’nun, pek çok yöresinde, Yunus Emre’nin, mezarı ve türbesi vardır. Ancak   Mihalıccık İlcesi Sarıköy’deki mezarında, yapılan araştırmalar sonucu, Eskişehir de doğduğu ve öldüğü kesinlik kazanmıştır. 
             Türk tasavvufunun, dilde ve şiirde kurucusu olan Yunus Emre’nin şiirlerinde, ahlak, hikmet, din, aşk gibi konuların, hemen hepsi tasavvuftan çıkar ve tasavvuf görüşü çerçevesinde, bir yere oturtulur. Yunus Emre, "gönül kırmamak" konusuna, ayrı bir önem verir ve şiirlerinde bu konuyu özenle işler.
            Şiirlerinde, işlediği konuları ve telkinleri hayatının ta kendisidir. Ayrıca Yunus Emre,  İslam’ da sabır, kanaat, hoşgörürlük, cömertlik, iyilik, fazilet değerlerini, en iyi şekilde işleyen bir halk şairidir
              Yunus Emre’ye göre insanlar, din, mezhep, ırk, millet, renk, mevki, sınıf farkı gözetilmeksizin, sevilmeyi hak etmektedirler. Şiirlerinde, en fazla işlenmiş temalar; İlahi aşk, din, ahlak, gurbet, tabiat, ölüm ve faniliktir.  
               Yunus Emre’nin şiirlerinde, anlatım dili Türkçe’dir. Bu Türkçe, Yunus Emre’nin yaşadığı çevrede konuşulan Türkçe’dir. O, genellikle bir kavramı ifade eden tek kelime kullanmak yerine, bu kavramı karşılayan değişik kelimeleri, uygun gördüğü yerlerde kullanmıştır
                Hülasa Yunus Emre, Müslümanlığı ve Türk toplumunu, özellikle de “Ahlak” ve “ Sevgi” konusunu,  şiirleriyle, en iyi şekilde anlatmış büyük bir halk şairidir. O’ nu, yerel, ulusal ve evrensel alanda her kesime tanıtmak, insanlığa çok şey kazandıracaktır. Özellikle de doğduğu topraklar olan Eskişehir’de, Yunusemre’ nin daha bir özenle tanıtılması şarttır.
                Bu amaçla yıllardır, Yunus Emre’ nin, okullarda daha bilinçli bir şekilde tanıtılması için, örgün eğitim kurum/kuruluşlarının, her kademesinde,  öğrencilerin seviyelerine uygun üniteler hazırlanarak, Yunusemre Kültür ve Sanat Haftası’ nda, çocuklarımıza aktarılmasını,  hem toplantılarda, hem de köşemizde önerdik.
           Ancak bu isteğimiz arzu ediel boyutta  gerçekleştirmedi ama Yunusemre etkinliklerine, katılımın az olması da hep şikâyet konusu yapıldı. Bunun neden/nedenleri de araştırılmadı. Hülasa Yunusemre’ yi, ne anladık ne de anlatabildik..   
                Yunusemre ile ilgili çalışmalarda, üç üniversitemize de önemli görevler düşmektedir. Osmangazi Üniversitesi, az veya çok bu katkıyı yapıyor. Aynı duyarlılığı diğer iki üniversitemizde de görmek isteriz. 
            İsteriz ki her üç üniversitemizde kentin,  bünyesinden yetişmiş Yunusemre gibi insanlarımızı, araştırma konusu yapsınlar, elde ettikleri bilgileri de kamuoyu ile paylaşsınlar. Aslında bu üniversitelerimiz için, bu bir görevdir.                  
             Şu bir gerçek ki Eskişehir’ deki kurum/kuruluşlar ve halkımız Yunus Emre Haftası’ na gereken değeri ve ilgiyi arzu edilen boyutta göstermiyor.  Bu nedenle de Eskişehir’de, Yunusemre ile ilgili çalışmalar, her yıl erozyona uğradı. Özellikle de Sivil iradenin, Yunusemre Haftası’na katkısı yok denecek kadar azaldı,
           Diğer yandan Yunusemre ile ilgili çalışmalar, sürekli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve belli kesimlerden bekleniyor. Sivil irade, özellikle de ildeki YUNUSEMRE KÜLTÜR SANAT VE TURİZM VAKFI” ise etkinliklere yateri kadar sahip çıkmadığı gibi,, yeterli caba ve gayreti de göstermiyor.
              Oysa etkinliklere ve Yunus Emre’ ye, toplumun tüm kesimleri sahip çıkmak, O’ nu tanımak ve tanıtmak zorundadır.  Çünkü çocuklarımız, sevgi, hoşgörü, doğruluk, dürüstlük, cesaret, fedakârlık, yardımseverlik, sorumluluk, vefa, sabır, azim, hak ve hukuk, vatan sevgisi, gibi çeşitli vasıfları, Yunus Emre gibi, mümtaz insanlarımızdan öğrenecektir.
              Ayrıca Yunusemre ve düzenlenecek etkinliklerle ilgili olarak, çok şey söyleniyor çok güzel kararlar alıyor, geçmiş yıllarda görkemli etkinlikler de düzenliyordu ama bu etkinlik ve çalışmalar, sürekli ve kalıcı olmuyor. Yapılan vaatlerin, çoğu da sözde kalıyor.
             Artık gerçekleri görelim, Yunusemre gibi düşünürler, manevi dünyamızda sürekli, kalıcı ve sonuç alıcı bir şekilde yer bulmak zorundadır. Bu insanlarımızı, göz ardı etmek veya başkan yerlerde ve insanlarda, manevi huzur aramak, kutsal değerlerimize yapılacak en büyük yanlışlık olacaktır.
                Ne mutlu Yunus Emre’ yi tanıyanlara ve tanıtanlars,,,,



           
.