1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Herkes komşudaki kavgadan medet umuyor ama...

Adam evinde aile fertlerine yapmadığını bırakmaz…


Evde kırmadık kapı pencere, dağıtmadık eşya bırakmaz.


Gece gündüz evin içinden bağırış-çağırış eksik olmaz.


Fakat…


Komşu evinde bir tıkırtı bir tartışma duysa hayretler içinde kalır.


Biran önce bu durumu birilerine anlatmak için adeta yanar tutuşur.


Kendi pisliklerinden kaçış yoludur bu onun için…


Kendisinin ne konumda olduğunu unutması için büyük bir fırsattır komşudaki kavga.


Sonuç olarak…


Komşuda başlayan kavganın kendi itibarını yükselttiğini zannedip, öyle bir psikolojiyi yaşamaya başlarlar.


Nasıl davrandıkları, ne yapmak ve nereye varmak istedikleri herkes tarafından bilinmesine rağmen, içinde bulundukları durumdan çıkışı, komşu kavgasına bel bağlayarak geçirirler…


İşte! Eskişehir’deki siyasette de böylesi bir durum yaşanıyor şu günlerde.


Mahalli seçimlerin Eskişehir’de bulunan her iki tarafında da, yani AK parti ve CHP’de böyle bir psikoloji yaşanıyor…


Hangi AK partiyle konuşsak, mahalli seçimlerin çantada keklik olduğunu söyleyip, hemen ardından “Baksana? CHP’nin içi kavga-gürültüden geçilmiyor” derken, hangi CHP’liyle konuşsak, seçimleri kazanacaklarını söyleyip “AK Parti zaten kendi içinde darmadağın” demeyi ihmal etmiyor…


Her iki taraf da kendi içlerinde yaşadığı kavga-gürültüyü tamamen unutmuş, karşı taraftaki partinin iç kavgalarından medet umar hale gelmiş.


Karşı partide yaşanan iç kavganın kendi partisini zafere ulaştıracağını düşünüyor hayalsizce…


Kendi partisi içindeki kırılan kapı-pencereleri görmüyor…


Kendi partisi içindeki aile içi şiddeti adeta unutuyor.


Kendi partisi içinden yükselen feryatları asla işitmiyor…


Kendi partisinde yaşanan bu olumsuzlukların karşı partiye bir avantaj sağlayacağı hiç aklına gelmiyor ama diğer partide yaşanan benzeri olumsuzlukların ne hikmetse kendi partisine avantaj getireceğini düşünüyor…


Sonuç olarak…


Eskişehir’deki seçimlerde yarışacak olan her iki partinin de içi huzurlu değil.
Her iki partinin de içinde kavga yaşanıyor.


Ne hikmetse…


Her iki parti de seçim galibiyetini karşı partideki kavgaya endekslemiş…


Ne diyelim ki?


Madem her iki taraf da “Bir şey yapmamıza gerek yok. Karşı tarafta zaten kavga gürültü var” diyerek bu işten medet umar hale gelmiş, o zaman bizde  “Seçimleri daha az kavga eden taraf kazansın” mı desek?


Bilemedim şimdi!


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


 


AK parti’nin adayı…


 


AK parti’de, belediye başkan adayı olabilecek isimler konusunda tam bir bölünmüşlük yaşanıyor…


Nabi Avcı’nin, Harun Karacan’ın, Burhan Sakallı’nın ve hatta Dündar ünlü’nün Büyükşehir adayı olmasını isteyenler var…


İşin kötü tarafı…
Bu isimlerden birinin olmasını ısrarla isteyenler, diğer isimlerin aday gösterilmesini kesinlikle istemiyor ve karşı çıkıyor.


Mesele öyle bir hal almış durumda ki, istediği ismin aday yapılmaması halinde oy vermeyi düşünmeyenler bile var partide…


İsmi adaylık için geçenler bile aday olmayı bu isteyenler kadar istemiyor desek yeri…


Demek ki geleceklerini bir şekilde aday olmasını istedikleri isimlere bağlamışlar…


Kendi kurtuluşlarını o ismin önce aday olması, ardından belediye başkanlığı koltuğuna oturmasında buluyorlar.


Bu durum bir parti açısından son derece kötü sonuçlar doğurabilecek bir durumdur…


Zira bu durum…


Aday kim olursa olsun, parti içinde bir kesimin gösterilen adayın arkasında durmayacağının ya da partisi ve adayına karşı tam tersi bir çalışma sergileyeceğinin göstergesidir


Zira…


Bu durum, aday kim olursa olsun, diğer isimlerin aday gösterilmemesinin yarattığı bir tepkiye neden olup, oluşacak bu tepki yüzünden başa baş bir seçimin kaybedilmesine yol açabilecek bir durumdur…


***


 


Size de geldi mi böyle bir mesaj?


 


Bana gelmedi ama tanıdığım birçok kişinin cep telefonuna şöyle bir mesaj gelmiş:


“2019 Yerel seçimlerinde ESKİŞEHİR ilimizde kimi Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görmek istersiniz?”


Altında da şöyle bir not var mesajın: BU MESAJI SAAT 21:00'A KADAR üCRETSİZ CEVAPLAYARAK ANKETE KATILABİLİRSİNİZ. SİYASAL ARAŞTIRMA B001


öncelikle şunu söyleyelim ki, bu bugüne kadar herhangi bir seçimde kullanılmış bir yöntem değil…


İkincisi: Anketi kim yaptırıyorsa, yani bu kimin uygulamaya koyduğu bir fikir ise, amaç anket sonucu elde etmek falan da değil. Zira bunun altında, parti ve isim üzerinden oluşturulmak istenen bir kamuoyu algısı olduğu açıkça görülüyor…


üçüncüsü de, bu işe kalkışan kişinin kısa süre içinde zaten deşifre olacağı ve kendi partisi içinde sorgulanmaya başlayarak, zarar göreceğidir.


Sonuç olarak…


Herkesin cep telefon numarasına atılan “2019 Yerel seçimlerinde ESKİŞEHİR ilimizde kimi Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görmek istersiniz?”mesajın sahibinin, bu anketin sonucunda ortaya çıkartılıp kamuoyuna sunulacak kişiyle aynı isim olacağıdır…


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


BİRAZ DAGüLMEK LAZIM



çok alımlı bir sarışın kucağındaki bebekle eczaneye girer:
- Bebeği tartmak istiyorum, deyince eczacı:
- Efendim bebek tartımız bozuk. Onun için anneler bebeklerini kucaklarına alıp büyük tartısına çıkıyorlar. Sonra ben bebeği kucağıma alıp anneyi bir daha tartıyorum. Aradaki farktan da bebeğin ağırlığını buluyoruz…
Canı bir hayli... sıkılan kadın:
- Hay aksi şeytan! deyip, kapıya doğru yönelir. Olanlara bir anlam veremeyen eczacı merak eder:
- Ne oldu hanfendi?
Sarışın:
- Ben bu bebeğin annesi değilim ki, teyzesiyim. Bunca yolu boşuna yürümüşüz demek ki!! Gidip bebeğin annesini getireyim bari!


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi