1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Biz bir de en zeki 2 nci şehiriz yani...

Zeka Testi Merkezi 2014 yılında bir araştırma yapmış ve bu araştırma sonuçlarını da yayınlamıştı.
Yapılan bu araştırma ile Türkiye'nin en zeki illerinin sıralaması yayınlanmıştı hatırlarsanız.
276 binin üzerinde insanla görüşülerek alınan veriler sonucunda Ankara en zeki il olarak ilan edilirken, çok az bir farkla Eskişehir'in en zeki iller arasında 2 nci sırada olduğu açıklanmıştı.

Böylece...
Eskişehir'in, Türkiye'nin en zeki 2 nci ili olduğu bir anlamda tescillenmişti.
Yapılan araştırmanın doğruluğunu ya da yanlışlığını elbette tartışmayacağız.
Ancak...
Zeki olmanın en büyük özelliği anlatılırken hatta zekiliğin tanımı yapılırken genelde şu söyleniyor:
-"Zeki insanlar karşılaştıkları her problemi, her zorluğu kolayca halletmesini bilen insanlardır"
İşte yapılan bu tanım bizi ister istemez Eskişehir'in zeki bir kent olması konusunda şüpheye düşürüyor.
Zeki insanlar karşılaştıkları her problemi, her zorluğu kolayca halletmesini bilen insanlarsa, zeki insanların yaşamış olduğu bir şehirde sorun ve problem olmaması gerekir değil mi?
Var olan sorun ve problemler de zeki insanların yaşadığı bir şehirde kolayca halledilmesi gerekmez mi?
Eğer biz araştırma sonucunda ilan edildiği gibi şehir olarak zeki olsaydık, devleti yönetenler Alpu sınırları içinde bulunan koskoca bir araziyi korumak için önce "Tarım koruma alanı" ilan edip, üzerine "Raylı Sistemler test Merkezi" projesini koyup, onun da üzerine termik santral yapmaya karar verebilir miydi?
Eğer biz şehir olarak gerçekten zeki olsaydık, bizi yönetenler bizim zekamızla bu kadar dalga geçme, alay etme cesaretini bulabilir miydi?
O yüzden ya bu araştırma sonucu yanlış...
Ya da zekiliğimiz kişisel.
Kısacası bu şehirde, kişilerin var olan zekası birleşip de, şehrin zekası olarak bir türlü ortaya çıkmıyor, çıkamıyor.
Not- Zeki olmanın diğer önemli bir özelliği de yaptıkları işte inat etmeleriymiş. Eskişehir'de stadyumun yerinden tutun da, Hatboyu düzenlemesine, yeni Gar binası yerine ve hatta Termik santrale kadar olup bitenlere baktığınızda, inat edenlerin biz değil bunları yaptıranlar olduğu ortaya çıkıyor. Bu durumda zeki olanın da biz değil onlar olduğu zaten anlaşılıyor.
Öyle değil mi?

......
Adın Reşit. Kendin söyle kendin işit...
-"Esnafın biri, dükkânının önü kapanmasın diye dubalar koyup araç parkını yasaklıyor."
-"Aynı esnaf, yayalar yürüsün diye yapılan kaldırımın üzerine ne kadar buzdolabı ve stant varsa koyuyor.?"
-"-İnşaat yapan bir müteahhit, inşaatına beton dökmek için, hem de günün en hareketli saatlerinde koskoca sokağı kapatıyor."
-"Fırıncı, dışı artık çamur bağlamış kasalarla ekmek taşıyor."
-"Trafiğin en yoğun olduğu caddelerde ticari araçlar mal indirip, trafiği felç ediyor"
-"Tramvay güzergâhında araçlar fink atıyor"
-"Şehir merkezinden kaldırılan resmi Kurum binaları götürülüp yine şehir merkezine konuluyor"
-"Şehrin uzağına taşınan Resmi Kurumların boşalttığı binaya başka bir Resmi kurum getirilip oturtuluyor"
-"Zaten sıkışan kent merkezinde ki 5 km lik alana 5 Otel 3 Alışveriş merkezi sıkıştırılıyor"
-"Odunpazarı ve İstasyon meydanlarını otoparka çevirip, sonra da meydan yapabilmek için uğraş veriliyor"
-"Demiryolunun yer altına alınmasıyla üzerinde oluşan bulvar son derece çirkin düzenleniyor?"
-"Havacılığın merkezi olan bir kentte Uçak seferleri neden olmuyor"
Diye soruyoruz ya...
Bu sorunların Eskişehir'deki yaşamı her geçen gün daha da olumsuz hale getireceğini ifade ediyoruz ya...
Bu sorular cevap bulmadan şehirdeki yaşamın düzene girmeyeceğini söyleyip geziyoruz ya...
Nafile uğraşıyoruz.
Çünkü...
-"Adın Reşit, kendin söyle kendin işit" misali, kendimiz söyleyip kendimiz işitiyoruz.


.....
CHP'yi zorla
sevdirecekler bu gidişle...
-Orman ve Su işleri Bakanı, 23 yıldır İstanbul'u kimlerin yönettiği ortadayken çıkıp "İstanbul'da ağaçları CHP kuruttu" açıklaması yapıyor.
-Çalışma Bakanı, SGK'nın 21 milyar lira açığı olduğunu söyledikten sonra, bunun suçlusunun Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu söylüyor.
-Bakanların neredeyse tamamı, CHP'nin Fetö ile birlikte olduğunu dile getiriyor.
-Hükümet sözcüsü ve milletvekillerinin tamamı çözüm süreci sanki hiç yaşanmamış gibi "CHP ile terör örgütü kol kola" açıklaması yapıyor.
Örnekleri çoğaltmak mümkün...
60 yılı aşkın iktidar yüzü görmeyen CHP neredeyse tüm olumsuzlukların sırtına yüklendiği bir günah keçisi olmaya devam ediyor.
Yapılamayan her şey, ortaya çıkan her olumsuzluğu CHP'nin sırtına yükleme alışkanlığı, bir yere kadar ve belli bir kesimi inandırıyor olabilir belki ama ülkede ne olup bittiği konusunda az da olsa bilgisi olanlar, bu alışkanlık karşısında "bu kadar da olmaz!" diyor.

......
Bizde olsa döverler...
Haberlerde de çıktı, internet üzerinde de sürekli dolaşımı yapılıyor.
Japonya'da tren kalkış zamanından 20 saniye sonra hareket etmiş.
Bunun üzerine Demiryolu şirketi tüm yolculardan özür dileyen bir açıklama yapmış.
20 saniyelik erken harekete, treni kullanan görevlilerin saatlerinin yanlış olduğunun neden olduğunu açıklamış.
Ne diyelim?
Ülkemizde böyle bir özür dileyeni "Sen bizimle dalga mı geçiyorsun" diye döverler vallahi...

......
Biraz da gülmek lazım
Üç mahkûm cezaevi yolundadır. Her birine, hapiste geçirecekleri günler için
bir eşya getirmelerine izin verilmiştir. Otobüste, biri diğerine döner ve sorar:
- Eeee sen ne getirdin?
Diğer mahkûm bir boya kutusu çıkarır ve
- Bununla her şeyi boyayabileceğim der.
İkinci mahkûm bir deste iskambil kağıdı çıkarır.
- Bunlarla poker oynayabilir, fal bakabilir veya herhangi bir kağıt oyunu oynayabilirim.
üçüncü mahkuma merakla sorarlar:
- Sen ne getirdin?
Adi Temel olan üçüncü mahkûm bir kutu çıkarır ve gülerek:
- Bu orkideleri getirdim der. Diğer iki mahkûmun kafası karışmıştır.
Merakla sorarlar:
- Bunlarla ne yapabilirsin ki?
Temel sırıtır ve elindeki kutuyu göstererek,
- Kutuda yazdığına göre, bunlarla ata binebilir, yüzmeye gidebilir, hatta paten kayabilirmişim...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi