-“Büyükerşen’in bu defa işi zor. Bu defa seçilemeyebilir. çoğu CHP’li bile vermeyecek”

Kim diyor bunu?

Büyükerşen’e ve CHP’ye oy vermeyen ve vermeyi de düşünmeyenler…

-“Burhan Sakallı’nın işi çok zor. Seçilmesi mümkün değil. AK Partililer bile oy vermeyi düşünmüyor”

Kim diyor bunu?

Burhan AK Partiye ve Sakallı’ya oy vermeyecek olanlar…

Aynı durum Odunpazarı ve Tepebaşı bölgeleri için de geçerli…

Kazım Kurt ve Ahmet Ataç ile  CHP’ye oy vermeyecek olanlar , öte yandan  Volkan Doğan ve Hasan Tuç ile AK parti’ye oy vermeyecek olanlar da aynı şeyi söylüyor: “İşi çok zor. Seçilmesi mümkün değil”

Bugüne kadar “Büyükerşen, Kurt ve Ataç’a oy vermeyeceğim” diyen bir CHP’liye ya da “Sakallı, Doğan ve Tuç’a oy vermeyeceğim” diyen bir AK Partiliye rastlamadım…

Eğer  “Benim çok iyi tanıdığım ve CHP’li olduğunu bildiğim biri var. CHP adaylarına oy vermeyeceğine yemin ediyor” ya da “benim yakından bildiğim bir AK Partili var ve bu seçimde AK Parti adaylarına oy vermeyeceğini her ortamda söylüyor” diyorsanız, muhtemelen o insanlar her ne kadar CHP’li ya da AK partili olarak biliniyor olsa da, önceki seçimlerde de partilerine oy vermemiştir…

Bunu ispat edemeyiz ama iyi biliyoruz…

Ver-me-miş-ler-dir…

Sonuç olarak şu bir gerçek ki: hangi aday hakkında olursa olsun,  “Bu defa onun  işi zor” diye başlayan sözler, partisinden ve partisinin adaylarından intikam almayı planlayanların sözleridir…

.....

Seçimi kim kazanır?

Bugün için en çok merak edilen konuların başında, mahalli seçim sonuçlarının ne olacağı geliyor.
Yani…
Mart ayı sonunda yapılacak olan seçimleri Eskişehir’de hangi partinin kazanacağı…
Mahalli seçimlerde özellikle de gözler Büyükşehir belediyesine çevrilmiş durumda.
Her seçim öncesi olduğu gibi bu seçim öncesinde de mahalli seçimleri kimin kazanacağına ilişkin karşılıklı tahminler var.
örneğin:
-"Büyükerşen yine kazanır ve Beşinci  kez Büyükşehir Belediye Başkanı olur" diyorlar.
Buna karşın…
-"Bu kez Ak parti kazanır" diyenler de bir hayli fazla.
Elbette herkesin tahmin yaparken bu tahminlerini destekleyecek gerekçeler de öne sürülüyor sürülmesine ama…
Sonuç itibarıyla karşılıklı sunulan gerekçeler seçimi kimin kazanacağına ilişkin somut birer gerekçe olmaktan çok uzak kalıyor.
Aslına bakarsanız merak edilen bu konu bize de en çok sorulan soruların başında geliyor.
-"Büyükşehir’i kim kazanır?" diye soruyor yolda çeviren herkes.
Bu yönde sorulan her soruya verdiğimiz cevap hemen hemen aynı.
Son yapılan mahalli seçimlerden bu yana 5 yıla yakın bir sürecin geride kaldığını söylüyoruz önce.
Ardından da…
-"Bu süre zarfında mevcut belediye Başkanı yeniden seçilecek ne yaptı?. Bunun yanı sıra, geçen 5 yıl zarfında iktidar partisi Eskişehir’de Büyükşehir belediyesini kazanacak ne yaptı?" sorusunu kendilerine sormasını istiyoruz.
Bir anlamda…
Soruya soru ile cevap veriyoruz…
Aslında bu sorunun cevabının kafalarda cevap bulması, mahalli seçilerde Büyükşehir belediyesini kimin kazanacağının da ipuçlarını veriyor.
Düşünün geride kalan 5 yılı…
Mevcut Büyükşehir belediye Başkanı yeniden seçilmesini sağlayacak neleri yapmış?
Ya da…
Mevcut iktidar partisi bu 5 yılda Büyükşehir belediyesini kazanmayı sağlayacak neleri gerçekleştirmiş?
Bulursanız bu soruların cevaplarını kafanızda…
Büyükşehir’i kimin kazanacağı da aşağı yukarı ortaya çıkacaktır.
....

CHP’liler gündemi kaptırıyor galiba…

Eskişehir’de gündemi CHP’li belediye başkanları belirlerdi.

Seçim öncesi bu durum sanki değişiyor.
Bakın sosyal medya ve gazetelere…

AK parti adayları bir şey yapıyor, CHP’liler cevap yetiştireceğiz diye telef oluyor.

AK partili adaylar bir şey söylüyor, CHP’liler bu söylenenin yalan olduğunu anlatmak için 9 takla atıyor.

Sanki gündem kaptırılıyor.
Bugüne kadar gündemi belirleyen CHP, adeta yaratılan gündemin arkasından koşmaya başlıyor…

Bu durum önemli bulunur ya da bulunmaz bilemiyoruz.
Ancak…

Şu da bir gerçek ki, gündem kimin elindeyse seçim onun kontrolünde gidiyordur…

.....

Bu normal mi sizce?

Normalde…

Seçimlere 70 günden daha az bir süre kala kamuoyu araştırmaları havalarda uçuşması gerekirdi.

Geçtiğimiz seçimlerin öncesini hatırlıyoruz da…

Aylar öncesinden başlardı kamuoyu araştırmalarının ilan edilmesi.

Şirketler adeta birbiri ardına anketler yayınlardı.

Yukarıda da söylediğimiz gibi seçimlere 70 günden daha az bir süre kaldı…

Ortada kamuoyu araştırması yok.

Ya yapılmıyor ya da yapıldığı halde ilan edilmiyor.

Zira…

Şu anda herhangi bir kamuoyu sonucu okuyamıyoruz.

Şimdi diyeceksiniz ki “Daha adayların bazıları belli bile değil. Nasıl kamuoyu araştırması yapılsın?”

İyi de, geçtiğimiz seçimler öncesinde de adaylar belli olmadan kamuoyu araştırmaları çarşaf çarşaf yayınlanırdı…

Diyeceksiniz ki “Daha doğru dürüst seçim çalışmaları ve mitingler başlamadı. Nasıl olsun bu dediğin?”

İyi de, önceki seçimlerde de bunlar olmadan yapılır ve kamuoyuna açıklanırdı kamuoyu yoklama sonuçları…

Hatta…

Neredeyse haftalık yayınlanır, sonuçlardaki değişim, nedenleriyle birlikte açıklanırdı.

Bu seçim öncesi bu yapılmıyor.

Ortada kamuoyu araştırmaları dolaşmıyor…

Bunun nedeni nedir bilemiyoruz ama bir nedeni mutlaka olmalı…

çünkü bu normal değil…