1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

CHP'de bu defa da bir sürpriz çıkmasın!

 CHP’de, 2014 mahalli seçimler öncesinde yaşanan olayları hatırlayanlar mutlaka vardır…
Partinin büyükşehir ve Tepebaşı Belediye Başkanları belliydi.
Parti, belediye başkanlığı yapan Büyükerşen ve Ataç’ı yeniden aday gösterilmişti.
Adayı belli olmayan tek yer Odunpazarı ilçesiydi.
Tam 5 tane belediye başkan aday adayı çıktı…
Ayhan Kavas, Erman Gölet, Erdal Caferoğlu, Jale Nur Süllü ve Ali Ulu…
Odunpazarı belediye başkan adayının bu isimler arasında yapılacak olan anketle belirleneceği açıklandı.
Büyükerşen’e sordular “Odunpazarı aday adaylarından hangi isme destek veriyorsun? Hangi ismin aday olmasını istiyorsun” diye…
-“Benim adayım diye bir şey yok. Sorarlarsa kimlerin aday yapılmaması gerektiğini, nedenleriyle birlikte söylerim ama ‘şunu aday yapın. Ben bunu istiyorum’ falan diye birini işaret etmem” dedi önce…
Ardından da aday adaylarının kendi aralarında anlaşması gerektiğini söyleyip “5 Aday adayı var. Bu böyle olmaz. Kendi aralarında anlaşıp tek isim belirlemeli. Bunu yapamazlarsa bu işten kendileri zararlı çıkabilir” demişti…
HHH
Sonuçta, bu 5 aday adayından hiçbiri aday yapılmadı.
CHP, sürpriz bir şekilde, milletvekilliğinden istifa ettirdiği Kazım Kurt’u Odunpazarı’nda belediye başkan adayı gösterdi.
Kazım Kurt’un sürpriz şekilde aday gösterilmesi Büyükerşen’in kararı olarak yorumlansa da Büyükerşen bunu ısrarla  üstlenmedi…
-“Keşke o 5 isim uyarılarımı dinleyip, kendi asında ve tek bir isimde uzlaşabilseydi” demekle yetindi.
HHH

Şimdi gelelim bu güne…
CHP hafta sonu il kongresi yapacak…
Şu anda 5 tane isim il başkan aday adayı…
61 delege imzasını hepsi bulabilirse,  kongre 5 aday arasında geçecek.
Büyükerşen geçtiğimiz günlerde, il kongresi sürecine yönelik,  tıpkı 2014 seçimleri öncesinde olduğu gibi bir çıkış yaptı.
Tek isim üzerinde uzlaşma olmasını isteyerek “23 Şubat 2020 tarihinde yapılacak CHP İl Kongresi’nin Genel Merkezimizin de temennisi doğrultusunda, partimizin tüm kademelerinde bir uzlaşı kültürüyle tek aday ile yapılması benim de tercihimdir" dedi…
HHH
Sonuç olarak…
2014 seçimleri öncesinde 5 tane belediye başkan aday adayı vardı…
Büyükerşen “Aranızda uzlaşın. Tek isim belirleyin” dedi.
Bu olmayınca 5 aday adayından hiçbiri aday yapılmadı.
Büyükerşen “Keşke aralarında uzlaşabilselerdi” dedi.
Şimdi il kongresi ve yine 5 tane il başkan adayı var…
Büyükerşen yine “Aranızda uzlaşın. Tek isim belirleyin” diyor.
Bu pek mümkün görünmüyor…
İster misiniz tıpkı 2014 seçimleri öncesinde olduğu gibi, bir sürpriz olsun ve bu 5 ismin dışında bir isim son gün aday olup,  il başkanlığı koltuğuna otursun?
Büyükerşen de çıkıp “Keşke aralarında uzlaşabilselerdi” desin?
Olur, mu olur!
CHP’de bugüne kadar ne “olmazların” olduğuna tanık olmadık mı?


.....


Oğlum sen ne
ayaksın?


çok sık duyardık, zaman zaman da kullanırdık bu sözü...
özellikle gençlik yıllarımızın banko sözlerinden biriydi…
Hal ve hareketlerinden hoşlanmadığımız birilerini gördüğümüzde...
Tavırlarını garipsediğimiz insanlarla karşılaştığımızda...
Giyim tarzından hoşlanmadığımız birileri rast geldiğinde söylerdik bu sözü.
Aslında, içinde bir soruyu barındırıyor olsa da, küçükseme, yadırgama hatta yargılama vardı bu sözün içinde…
Abartılı söylemleri olanlarla karşılaştığımızda, istemsiz olarak çıkardı bu söz ağzımızdan.
 "Ne ayaksın? O ne ayak? Bu ne ayak?" sözü adeta, durumda bir gariplik sezinleme halinin dile gelmesiydi...
Şaşkınlığın, merakın, gayrı ahlaki bir durumdan rahatsızlığın ifadesi, kötü şeylerin imasıydı.
Aslında herkes herkesin ne ayak olduğunu biliyordu ama yine de soruyordu “ne ayaksın?” diye…
Tıpkı bugün de bildiği gibi!


.....


“Hadi ordan” derler adama!


İYİ Parti’den istifa eden Milletvekilleri var…
Uzun uzadıya gerekçelerini sıralıyorlar…
-“biz böyle zannettik ama geldik gördük ki böyle değilmiş” gibi istifa nedenlerini anlatıyorlar uzun uzadıya…
Söyledikleri her şeyde haklı olabilirler ama…
İşte o “ama” var ya o “ama”
Kendinden önce gelen tüm sözleri başa çıkartır cinsten…
Milletvekili adayı olmak için 9 takla atıp, milletvekili olduktan ve vekilliğin tüm nimetlerini garanti altına aldıktan sonra çıkıp partiye rest çekmek ve istifa etmek kolay.
Milletvekilliğinden de istifa edebiliyor musun? Bütün mesele burada!
Sen kalk partiden istifa et ama istifa ettiğin parti sayesinde geldiğin milletvekilliği koltuğunda oturmaya devam et…
İstifa ettiğin partini yerden yere vur ama o parti sayesinde kazandığın vekilliğin tüm imkânlarını sonuna kadar kullan…
Partiden istifa ederken 4-5 sayfa gerekçe sırala ama iş milletvekilliğinden de istifa etmeye geldiğinde, istifa etmeme gerekçeni “Niye edeyim? Beni halk seçti” diye iki kelimeye sığdır…
Merhum Erbakan’ın tabiriyle “Hadi oradan” derler adama…


....


çok güzel bir
 uygulama…


Kanada’da enteresan bir uygulama başlamış…
ülkedeki Huzurevleri ile yetimhaneler birleştirilmiş…
Yapılan bu uygulama ile yaşlılar torun sahibi olup yalnızlık ve terk edilmişlik duygusundan kurtulmuş…
öte yandan…
Yetimler ise bir süre sonra dede ve nine sahibi olup aile kavramını öğrenmeye başlamışlar…
çocuklarla yaşlıların birbirlerine öğretecek çok fazla şeyi olduğunu dile getiren yetkililer “Bu onları gerçekten çok mutlu etti. Moralleri değişti ve huzurevine hayat geldi” demiş…
Son derece güzel bir uygulama gibi geldi bize…
Umarız ülkemizde de uygulanır…


.....


Biraz da gülmek lazım


Bir karı-koca çok kötü bir kaza geçirirler.
Kadının yüzü tamamen yanar. Plastik cerrahlar kadının yüzünü eski haline getirebilmek için deriye gerek olduğunu ama kadından deri alamayacaklarını söyleyince kocası deri vermeye gönüllü olur.
Fakat kocasından alınacak deri popo bölgesinden alınacaktır..
Adam bu bilginin karısına söylenmemesini ister çünkü moralinin bozulacağından çekinmektedir.
Ameliyat tamamlandıktan sonra kadın eskisinden de güzel görünür.
Her gören bu muhteşem güzellik karsısında hayrete düşmektedir.
Bir gün kadın kocası ile baş başa kaldığında ;
- "Hayatım çok teşekkür ederim. Benim bu halim senin Sayende. Sana nasıl teşekkür etsem?"
...deyince kocası cevap verir :
- "Teşekküre gerek yok hayatim. Annen seni her öptüğünde ben gerekli mutluluğu duymaktayım zaten"…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi