1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Daha çok adamı işten çıkartmak için daha çok adamı işe almamız lazım

Yıllar önce televizyonda “Emret Bakanım” isimli bir dizi vardı.
Dizi, İngiltere’de yayınlanan “Emret Başbakanım” yani “Yes minister” ismiyle yayınlanan dizinin adeta Türkçe versiyonuydu.
İşte o dizideki bir bölüm hiç aklımızdan çıkmaz…
Bakan bir televizyon programına katılır.
Programı yapan televizyoncu bakan’a başlar sorularını sormaya;
-“Efendim bakanlık görevine geldiğiniz ilk gün yaptığınız açıklamada tasarrufa önem vereceğinizi ve bakanlığın şişirilen kadrolarından kurtulacağınızı söylemiştiniz. Ama gelin görün ki sizin bakanlık yaptığınız süre içinde bakanlık personel sayısı yüzde 10 artmış. Buna ne diyeceksiniz?”
Bakan-“Bu kesinlikle yalan. Personel sayısı bu kadar artmadı.”
Televizyoncu- “peki ne kadar arttı?”
Bakan-“Tam olarak yüzde 9.97”
Televizyoncu-“İyi de sonuçta artmış işte! Bu durumda siz verdiğiniz tasarruf sözünü ve bakanlığın şişen kadrolarını indirme sözünü nasıl yerine getireceksiniz?”
Bakan-“Efendim! Kadroyu indirmek için daha çok adam işe almamız lazım”
Televizyoncu-“Nasıl olur efendim! Bu nasıl bir yöntem?”
Bakan-“Şöyle: Daha çok hasta bakmak için daha çok doktor almak lazım. Daha çok yangın söndürmek için de daha çok itfaiyeciyi işe almamız lazım değil mi? İşte! Daha çok adamı işten çıkartmak için de daha çok adamı işe almamız gerekiyor. O artış o yüzden.”
Bu cevapla birlikte efekte bir gülme sesi ve programı yapanın yüzünde anlamsız bir ifade…
üzerinden yıllar geçmesine rağmen b dizinin bu bölümünü hiç unutmadık…
çünkü…
Ne zaman “Şu bakanlığa şu kadar eleman alınacak, bu bakanlık bu kadar eleman alacak” haberi duyduğumuzda hep bu dizinin bu bölümü geliyordu aklımıza…
Tıpkı şu sıralar olduğu gibi…


.....


Halbuki İşi gücü ile meşgul, kenara çekilmiş, öyle oturuyordu…


Dört yılı aşkın süre il başkanlığı yaptı…
Bu süre içinde seçimler, referandumlar ve darbe girişiminden adeta nefes alamadı.
24 Haziran seçimlerinde görevinden ayrılıp, milletvekili aday adayı oldu.
Dördüncü sırayı uygun gördüler kendisine…
Pek çok kişi gibi kendisi de bu sırayı hak etmediğine inanıyordu.
Herhangi bir tepki vermedi.
çıkıp “bu bana yapılır mı?” falan da demedi.
Partisi 5 bin civarında oy alabilseydi milletvekili olacaktı.
Ama olamadı…
Yeniden il başkanlığı görevine gelmeyi de istemedi…
İşine gücüne döndü…
Aktif siyasetin dışında kaldı.
Anlayacağınız, öyle kenarda köşede oturuyordu ki, Milletvekili Günay’ın kendisini ve yönetimini suçlayıcı sözleriyle yeniden çıkıverdi ortaya…
Zehir zemberek bir açıklama yaptı.
önceki gün Milletvekili Karacan ile birlikte Muttalip’e gitmiş Muttalipli Dündar ünlü…
Kahvesinde oturmuş, esnafı gezmiş, yolda karşılaştıklarıyla uzun uzadıya sohbet etmiş…
Dedik ya “İşi gücü ile meşgul, kenara çekilmiş, öyle oturuyordu” diye…
Partisinin vekili tarafından yapılan suçlayıcı bir açıklama, anlaşılan o ki Dündar ünlü’yü oturduğu yerden fena kaldırmış…
Yeniden köşesine çekilecek gibi de gözükmüyor sanki…


.....


 


Demek ki bir tek biz ciddiye almışız…


NASA Kar Uzmanı olarak görev yapan  Dr. Thomas Painter, Türkiye’yi ilgilendiren kötü bir haber vermişti 2018 yılının başında.

Küresel ısınma nedeniyle Türkiye’ye bundan böyle az kar, çok yağmur yağacağını söylemişti.

Sera gazlarının da etkisiyle bozulan iklim dengesi ve kürsel ısınma nedeniyle “Türkiye’de daha çok sel yaşayacaksınız.” demişti çok iyi hatırlıyoruz…

Bu yeni ikim durumuna hazır olmak için bir de öneride bulunup:”ülkenin bazı yerlerine çok yağmur yağacak. Bu yüzden ülke olarak altyapıya yatırım yapın. Bazı yerler ise ciddi kuraklık çekecek. Buna hazır olmak için de temiz su temini için baraj inşa edin!” uyarısında bulunmuş.
Haberi okur okumaz ne yalan söyleyelim Eskişehir gelmişti aklımıza.
-“Acaba bu haber üzerine Eskişehir’de altyapı seferberliği başlar mı?”, “Kurulması düşünülen Termik Santral’den vazgeçilir mi?, “Var olan Gölet ve baraj sayıları arttırılır mı?” diye düşünmüştük kendi kendimize…
O haberin çıktığı tarihten bu güne 9 ay geçti…
Ortada hiçbir şey olmadığına göre, demek ki o haberi bir tek biz ciddiye almışız…


.....


Enteresan bir durum…


özel kreşleri söylemiyoruz bile…
özel Anaokullarında fiyat 20 Bin lira civarında…
En az 2 yıl Anaokuluna gitmek durumunda çocuk…
özel İlk ve orta öğretimde ise fiyat yıllık 30 bin lirayı buluyor…
Liseye gelindiğinde özel lise fiyatları 40 bin liraya dayanmış…
özel üniversiteler tercih edilir ya da tercih edilmek durumunda kalındığında yıllık fiyat üniversitesine göre 50 ila 90 bin arasında değişiyor…
Anaokulundan üniversite bitimine kadar geçen yılları ve bu yıllar içinde özel okullara eğitim için verilen parayı topladığınızda, karşınıza en az 500 bin liralık bir harcama çıkıyor…
Bu kadar para harcanarak üniversiteden mezun olan genç, şanslıysa ayda 5 Bin lira maaşla iş buluyor.
Yaklaşık 10 yıl çalıştığında ise kendisinin eğitimi için harcanan parayı ancak amorti ediyor…
Son derece enteresan bir durum…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi