Öğrenme performansının güçlü ve zayıf olmasını belirleyen temelde 3 ana nörogelişimsel fonksiyon olduğundan bahsetmiştim ve geçen yazımda dikkat konusuna değinmiştim. Şimdi ise bir diğer bileşen olan “HAFIZA” konusundan bahsetmek istiyorum.

Hafıza dediğimiz olgunun ne kadar önemli olduğuna az çok hepimiz şahit olmuşuzdur. Sürekli yapması gereken işleri unutan, ödevlerini yapmayı unutan, sorumluluklarını unutan ve bunlar sonucunda kendisini çok mahcup hisseden bir insan ya olduk ya da böyle bir insan hayatımızda oldu. Özellikle son zamanlarda araştırmalar gösteriyor ki, covid-19 salgınının bir başka yan etkisi de beyindeki gri madde ve doku kaybına sebebiyet veriyor olması.  Araştırmalar gri madde kaybının uzun vade de bunama geliştirme riskini arttırabileceğini de öne sürüyor. Bu da yine gösteriyor ki hafıza bizim hayatımıza çok önemli bir durumda.

Peki, hafızayı arttırabilmek mümkün mü? Demans hastası olmak konusunda önlemler alabilir miyiz? Yoksa böyle geldi böyle gider diye mi düşünüyoruz?

Evet, hafızayı arttırabilmek ve eksik olduğumuz bu durumu geliştirebilmek mümkün. Son 10 yılda yapılan araştırmalar beyni bir plastiğe benzetip geliştirilebilir olduğunu gösterdi. O zaman biz hafıza dediğimiz bu fonksiyondaki eksiklikleri de giderebiliriz. Rekabetin yoğun olduğu günümüzde diğer insanlara fark yaratan bir beyine sahip olarak daha başarılı olmak için hafızayı geliştirmeye yönelik egzersizler yapmak önemli bir karardır.

Son zamanlarda giderek artan Alzheimer hastası olmak konusunda hepimiz risk altındayız. Bu hastalığın bir tedavisi veya bu hastalığı ortadan kaldırıcı bir etken ne yazık ki gübümüzde bulunmamakta. Fakat bizler geliştirdiğimiz hafıza teknikleri ile bu durumu geciktirebilir veya önleyebiliriz. Tıpkı bunu gelecekte yaşayabileceğiniz probleme yönelik bir sigorta olarak düşünebiliriz.

Bu yöntemleri sadece Alzheimer konusunda da değil eğitim konusunda da aktif olarak kullanabiliriz. Çocuğunuz okuldan geldiğinde öğretmenin hangi konuyu anlattığını hatırlamakta, ödevlerini hatırlamakta ve yarın okula giderken götüreceği materyalleri hazırlamayı hatırlamakta zorlanabilir. Bunlar ilk zamanlar normal gelse de sınava hazırlık aşamasında ki bir çocuk için fazlasıyla sinir bozucu ve yıpratıcı etkiler gösterebilmektedir. “o kadar çalıştım sınavda çalıştığım şeyler aklıma gelmedi” tarzında cümleleri son zamanlarda oldukça sık duymaya başladık.

Son olarak toparlamak gerekirse dikkat bir bilgiyi görüp ona yeterince zaman ayırmak konusunda önemliyken hafıza o bilginin beyinde tutulması ve gerektiği zaman geri çağrılarak kullanılması konusunda oldukça önemli bir paya sahiptir.

Diğer yazımda da hafızadan çağırılan bilginin doğru yorumlanması kısmına değineceğim. Sizlerden aldığım mailler doğrultusunda sorulan soruları da detaylı olarak cevaplamaya çalışıyorum.

Yoğun ilginize teşekkür ederim…