1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Hem kafamıza hem çevreye ediliyor...

 


 


Bütün gün bağıra çağıra şehrin cadde ve sokaklarını dolaşan seçim araçlarının bir faydası var mı sizce?


Bana göre yok…


Zira…


Hangi parti olursa olsun önümden son ses müziği  açık bağıra çağıra geçen tüm parti seçim araçlarının arkasından sövüldüğüne bizzat şahit olmuşluğum var…


Her köşe başında önünüzü kesen partililerin elinize tutuşturmuş olduğu seçim broşürlerinin bir faydası var mı sizce?


Bana göre yok.


Zira…


İnsanların ellerine zorla tutuşturulan o broşürleri en fazla 20 adım sonra ya yere ya da buldukları ilk çöp kutusuna attıklarına şahit olmuşluğum da var…


Partilerin ya da adayların seçim müziklerini dinleyip “Bunun müziği güzelmiş. Oyumu bu partiye vereyim” diyen bir seçmen var mıdır acaba?


Ya da…


“çok güzel broşür bastırmış.” Diye oy veren?


Şehirdeki bütün bilboardları donattığı için, bol bol araç giydirdiği için, adım başı seçim bürosu açtığı için, sırf bu sebeple oyunu değiştirme ihtiyacı duyan var mıdır sizce?


Pekii…


çeşitli isimler altında organize edilen yemekler, yapılan ziyaretler, kahvehanelerde düzenlenen toplantılar, gözün gördüğü her yeri parti bayraklarıyla donatmalar, çarşıda dükkan ve işyerlerini tek tek dolaşmaların bir faydası var mıdır?


Bence hiçbir faydası yok.


Hatta sıfır etkisi var…


Tüm bu anlattıklarımız, partiler ve adayların “Hiçbir şey yapmıyor. çalışmıyor. Para dahi harcamıyor. Bedavadan milletvekili olacak” denilmemesi için yapılan ve ne partiye ne de adaylara oy anlamında zerre kadar faydası dokunmayacak işler…


İnternet üzerinden bir paylaşımın milyonlarca kişi tarafından anında görüldüğü, Kars’daki mitingin diğer 80 ilde milyonlarca kişi tarafından anında izlendiği bir süreci yaşarken, ilkel kalmış seçim yöntemleri ile resmen hem kafamıza hem de çevreye ediliyor…


.....


 


“Seçmen doğru söylemeyerek bizi yanılttı” denecek galiba.


 


Geçtiğimiz Cumartesi günü İYİ Parti Espark önünde bir seçim çalışması düzenledi.


Milletvekili adayları halkla buluştu, gelen soruları cevaplandırdı.


İYİ Parti burada bir anket çalışması da uygulamış.


Kabul eden seçmenlerden, üzerinde sorular olan bir matbu anket kağıdını doldurmalarını istemiş.


İl Başkanı Ramis Tunca ile konuştuk…


Düzenledikleri ankete ilginin tahminlerinden de fazla olduğunu söyledi.


Ancak…


Anket kağıdını dolduranların önemli bir bölümünün, anketin isim kısmına kimliğini yazmak istemediğini de not düştü.


Benzeri bir saptamayı anket firmalarından da sıkça duymaya başladık…


-“İnsanlar yüz yüze ya da telefon aracılığıyla yaptığımız çalışmalarda ya isim vermek istemiyorlar ya da ankete katılmayacaklarını söylüyorlar. 2 Bin kişiyle yapacağımız anket için 12-13 bin kişiyi aradığımız oluyor” diyorlar…


Anketlere katılmama, isim belirtmeme ve gerçekten düşüncülerini açıkça ifade etmeme durumu var seçmende…


Bunun da nedeninin korku olduğu ifade ediliyor…


Bu durum, bugüne kadar yayınlanan anket sonuçlarının doğru sonuçlar vermeyeceğini çıkça ortaya koyuyor.


Hatırlarsanız:


Geçtiğimiz 2-3 seçimin sonuçlarının yanından bile geçemeyen anket firmaları, seçim sonrasında bu durumu “Anket yaptığımız seçmenler oy verecekleri partiyi doğru söylemeyerek bizi yanılttı” diyerek açıklamaya çalışmıştı.


Galiba bu seçimin sonucunda da aynı anket firmaları muhtemelen bu seçim sonucunu da tutturamadıklarında aynı şeyi söyleyecek gibi…


.....


 


“Nasıl yargı bağımsız” diyeceksin?


 


Danıştay üyesi CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile ilgili olumsuz bir paylaşımda bulunuyor.


Kamuoyu bu paylaşıma tepki gösterirken AK Parti cenahından Danıştay üyesinin paylaşımına destek geliyor.


Hâlbuki…


Danıştay’ın kadın üyesinin yapmış olduğu paylaşımı iktidarı da iktidarın söylemlerini de resmen zora sokacak bir paylaşım.


Ne diyordu iktidar partisi:


“Türkiye’de yargı bağımsız ve tarafsız”


Şimdi, yargının en üstünde bulunan kurumlardan birisinin üyesi, böyle siyasi bir paylaşımda bulunduğunda, bu paylaşımına da İktidar Partisi’nden destek geldiğinde, aynı iktidar partisi Türkiye’deki yargının bağımsız ve tarafsız olduğunu nasıl iddia edecek?


Aksini söyleyenlerin bu örneği önüne koymaları sonrasında ne diyecek?


.....


 


Oyumu vereceğim ama…


 


-AK Partiliyim. Cumhurbaşkanlığı seçiminde oyumu kesinlikle Erdoğan’a vereceğim. Ancak Milletvekili seçiminde kendimce bazı nedenlerden dolayı (Genelde aday listesine olan tepki)AK Parti’ye oy vermeyi düşünmüyorum.


-CHP’liyim. Cumhurbaşkanlığı seçiminde oyun kesinlikle Muharrem İnce’ye gidecek. Ancak Milletvekili seçiminde kendimce bazı nedenlerden dolayı (Genelde aday listesine duyulan tepki ve HDP’nin barajı aşması meselesi) CHP’ye oy vermeyi düşünmüyorum.


-MHP’liyim ama Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a oy vermeyi düşünmüyorum. Milletvekili seçiminde oyum kesinlikle partim MHP’ye gidecek.


-İYİ partiliyim ama cumhurbaşkanlığı seçiminde oyum Akşener’e, milletvekili seçiminde ise başka bir partiye gidecek oyum.


Yaklaşık bir aylık süreç içinde yukarıda yer verdiğimiz düşüncelerin seslendirildiğine bizzat şahit olduk.


Bu düşüncelerin sandığa yansıması şu anlama geliyor:


Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan, AK parti’den daha çok oy alacak.


Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, CHP’den çok çok daha fazla oy alacak.


Cumhurbaşkanı Meral Akşener, İYİ parti’den daha fazla oy alacak…


Bunun yanı sıra…


Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, partisi HDP’nin altında oy alacak.


MHP’liler oylarının tamamını partilerine verirken, ittifakın Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’a aynı oranda oy gitmeyecek…


 


 


 


 


 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi