1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Keşke! Ah keşke...!

Net sayısını bilmiyoruz ama Eskişehir’de koronavirüs taraması pozitif çıkan hastaların olduğunu biliyoruz.
Net sayısını bilmiyoruz ama yapılan testlerde pozitif çıkan hastaların arasında ciddi şekilde tedavisi sürenlerin olduğunu da biliyoruz.
Yine net sayısını bilmiyoruz ama Eskişehir’de yapılan testler sonucunda pozitif çıkan hastaların çoğunluğunu, yurtdışı-ilçe ile İstanbul bağlantılı olduğunu da tahmin ediyoruz,
Sonuç olarak…
Eskişehir’deki vaklara bu virüsün, yurtdışından önce ilçeye, ardından şehre gelenler ile özellikle İstanbul’dan şehrimize gelen insanlar tarafından taşındığı aşikar.

***

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu “İstanbul’dan taşraya gidenler virüsü ülkenin her yerine yaymaya başladı” diye bir açıklama yaptı önceki gün.
Diğer şehirleri bilemeyiz ama bakanın söylediği tespit en azından Eskişehir için geçerli bir tespit.
Zira…
Yukarıda da söylediğimiz üzere Eskişehir’de var olduğunu bildiğimiz vakaların önemli bir bölümü İstanbul’dan şehre taşınan vakalar.
İşte bu durum karşısında insan ister istemez şöyle düşünüyor;
-Keşke bu virüs belası ilk çıktığı günlerde ülkemiz bu işi daha sıkı tutsaydı.
-Keşke virüsün adı duyulur duyulmaz yurtdışı girişlerde gerekli önlem alınsaydı.
-Keşke daha ilk günlerde şehir merkezi ve ilçelerde bu iş daha ciddiye alınsaydı.
-Keşke şehirlerarası yolculuk sınırlama kararı  bugün için değil de, virüsün yayılma sürecinin başladığı ilk günlerde alınmış olsaydı.
-Keşke ilgili bakanlar bugün için  “İstanbul’dan taşraya gidenler virüsü yayıyor” demek yerine, “İstanbul’dan taşraya gidenler virüs yayabilir” diyerek, gerekli önlemlerin alınmasını sağlasaydı…


.....


Tarihe geçebiliriz...


Virüs salgını nedeniyle insanlar endişe duyuyor.
Duyduğu endişe çerçevesinde daha fazla ve etkili önlemler alınmasını istiyor.
Hatta.
ülkede biran önce sokağa çıkma yasağının ilan edilmesini istiyor.
Bu nedenle insanlar hemen her gün "Sağlık Bakanı ya da Cumhurbaşkanı açıklama yapacak" anonsunu duyduğunda televizyon karşısında yerini alıyor.
Ancak...
Bir türlü sokağa çıkma yasağı ile ilgili kararın haberini duyamıyor.
-"Ha bu gün, ha yarın ilan edilecek" isteği ve beklentisi bir türlü çıkmıyor.
Yönetenler, alınabilecek her türlü tedbiri alıyor ve titizlikle uyguluyor uygulamasına ama asıl sokağa çıkma kararı nedense bir türlü alınmıyor.
Ne diyelim?
Halkın ısrarla  "sokağa çıkma yasağı" istediği, devletin ise bunu ısrarla kabul etmediği tek ülke olarak tarihe geçebiliriz...


.....


Bankalar da sınav veriyor aslında…


“Krizi fırsata çevirmeye çalışan bankalar, TEFECİLERİ geçmiş durumda.
öteleme, Erteleme ;
ülkenin en çok ihtiyacı olan kelimeler bunlarken, beklenen açıklama Berat Albayrak’tan geldi ve herkes bir “oh” dedi.
Bankaya gidenlerse karşılaştıkları senaryo karşısında bence büyük bir şok yaşadı!
440.000 TL lik bir kredinin, ötelemesi için 18.000 TL faiz, kar payı isteyen Banka kredilerimi ötelemek yerine beni ödemeye mecbur etti.
Durum diğer bankalarda da bundan farklı değil.
Sayın Bakanın duruma acil müdahale etmesi gerekli.
Bankaların anlamadığı bir şey var;
Kredi skoru bozulmasın diye düzenli ödeme yapanların ellerinden skor hedeflerini alırsanız, zaten patladım diyerek hiç ödeme yapmayacaklar ve sizlerde bu işten zararlı çıkacaksınız.
3 aylık faizi bana rücu ettikten sonra sen tamamlanmış satışa yeni bir satış daha yapıyorsun OH NE GüZEL DüNYA
Şahsi düşüncem siz kafayı yemiş ve sonunuzu hazırlıyorsunuz.
Değişen dünyada asla yeriniz olmayacak göreceksiniz...!
Ben bu kriz sonrası, hangi banka vatandaşının yanında durduysa, krizi kim fırsata çevirmediyse hesaplarımı o bankaya taşıyacağım.
Eminim ki birçok insan benim gibi düşüyordur.”
Bu sözler bir ticaret adamının sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşım.
Yaşadığımız şu süreçte bankaların da nasıl bir sınava tabii tutulduğunu açıkça gözler önüne seriyor.
Evet… salgın sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Galiba buna bankalar da dahil!


.....


Du bakalım ne olacak?


Herhangi bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için 21 günlük bir süre gerekiyormuş.
Bu, birbiri ardına yapılan araştırmalarla defalarca kanıtlanmış.
Yine araştırmalarla sabit olan bir başka konu ise, davranışların kendiliğinden sürdürülebilmesi için ise 60 günlük bir süre yeterli oluyormuş.
Yani...
21 gün boyunca aynı davranışlar içinde olursanız bu davranışınız alışkanlığa dönüyor.
Alışkanlık 60 gün boyunca devam ederse, söz konusu alışkanlık kendiliğinden sürüyor ve kalıcı oluyor.
Şu sıralar virüs salgını nedeniyle eve kapanmaktan, evden çalışmaya, kişisel hijyenden sosyal mesafeye kadar bir çok alışık olmadığımız kadar davranışlar içindeyiz.
Bu sürecin sonunda bakalım hangi davranışlarımız alışkanlığa, hangi alışkanlıklarımız kalıcı şekle dönüşecek?


.....


Biraz da gülmek lazım


Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır.
Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına e-mail atmaya karar verir.
Fakat yazdığı mesajı farkında olmadan yanlış bir adrese gönderir….
Tam bu sırada farklı bir yerde kadın, kocasının cenaze töreninden evine yeni dönmüştür ve bilgisayarındaki maili görür, arkadaşlarından geldiğini düşündüğü maili okuyunca olduğu yere yığılıp kalır.
Odaya giren annesi yerde yatan kızını ve ekrandaki mesajı görür.
-Kime : Sevgili karıma
Konu : Yeni ulaştım.
Tarih : 16 Mayıs 2004 Benden haber aldığına şaşıracağından eminim. Burada bilgisayar var ve sevdiklerimize e-mail gönderebiliyoruz. Buraya yeni ulaştım ve kaydımı yaptırdım. Her şey yarın senin buraya geleceğini düşünülerek hazırlanmış. Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum. Umarım benim gibi sorunsuz bir yolculuk geçirirsin.
Not : Burası çok sıcak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi